
Bu karar istifa eden aday memurun donuşunu engelliyor mu? İstifa eden akademik personelin memuriyet kadrolarına atanmaları icin mulga Kamu Personeli Genel Tebliği (Devlet Memurluğuna Alınma) (Seri No:1)'ndeki hukumlerle ilgili Danıştay İdari Dava Daireleri yeni bir karar verdi. Kararda kendi kanunlarında adaylık/deneme suresi ongorulmemiş ise diğer personel kanunlarına tabi calışırken memur kadrolarına atanacaklar icin "sure" kaydı getirilemeyeceğine hukmetti.
Kararda dikkat ceken bir husus ise 657 sayılı Kanunun 92. Maddesinin acıklaması oldu. Kararda şu ifadeler yer almaktadır: 657 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen 92. maddesinin "Memurluktan Cekilenlerin Yeniden Atanmaları" şeklindeki başlığından da anlaşılacağı uzere, maddede esas olarak memur statusunde iken memuriyetten cekilen veya cekilmiş sayılanların (acıktan) tekrar memur olarak atanmalarının duzenlendiği, Kanun'un 92/1. maddesi ile aday memurluk konusunu duzenleyen 54 ila 58. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, ozellikle 55. maddede memur adaylarının eğitim ve staja tabi tutularak sonucuna gore Devlet memurluğuna atanmalarının ongorulmuş olması karşısında, anılan Kanun'da memur kavramıyla, adaylık surecini başarıyla tamamlayıp "asli memur" statusune girmiş kişilerin kastedildiği, kişilerin 92. madde uyarınca yeniden atanabilmeleri icin asli memur iken cekilmiş veya cekilmiş sayılmaları gerektiği sonucuna ulaşılmıştır
Bu karar aday memur iken istifa edenlerin donuşleri icin yeni bir donum noktası olabilir. Bu durumda iken istifa eden bir memurun atanmaması ve mahkemeye başvurması neticesinde idare mahkemesi bu kararı gerekce gostererek red kararı vermesi durumunda kurumlar atama yapma noktasında tereddut yaşayacaklardır.
Not: Devlet Personel Başkanlığı istifa eden aday memurun istifa ettiği kuruma donebileceğine ilişkin goruş vermiş ve bu goruş yerleşik hale gelmiştir.
28/07/2009 tarihli ve 27302 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Personeli Genel Tebliği (Devlet Memurluğuna Alınma) (Seri No:1)'nin 6. Diğer Personel Kanunlarına Tabi Olanların Devlet Memurluğuna Alınmaları bolumunde akademik personel icin getirilen "en az iki yıl gorev yapma" şartı, Danıştay 12. Dairesinin 10/02/2012 tarihli ve E:2010/8348 sayılı kararıyla yurutulmesi durdurulmuş, bilahare 2010/8348, K:2014/836 sayılı karar ile iptal edilmiş; 24/05/2013 tarihli ve 28656 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4 Seri No'lu Kamu Personeli Genel 268 Acıklamalı 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu Tebliği ile 1 Seri No'lu Kamu Personeli Genel Tebliği yururlukten kaldırılmış; yeni Tebliğde, diğer personel kanunlarına tabi olanların Devlet memurluğuna alınmalarına ilişkin herhangi bir ozel şarta yer verilmemiştir.
Ancak, Danıştay İdari Dava Dairlerinin E:2017/126, K:2014/3996 sayılı ve 19/01/2017 tarihli kararı ile Danıştay 12. Dairesinin 10/02/2012 tarihli ve E:2010/8348, K:2014/836 sayılı kararı bozulmuştur. Kararda şoyle denilmiştir: "Bakılan davada, Hacettepe Universitesinde 1 yıl, 8 ay, 11 gun araştırma gorevlisi olarak gorev yaptıktan sonra kendi isteği ile gorevden ayrılan davacının, Milli Savunma Bakanlığında istihdam edilmek uzere 657 sayılı Kanunun 92. maddesi uyarınca acıktan atamasının yapılması talebinde bulunduğu, talebin yukarıda hukmu yazılı Kamu Personeli Genel Tebliği'nin 6. maddesinin (B) fıkrasında yer alan "iki yıl calışmış olmak" koşulunu taşımadığı gerekcesiyle reddedildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davacının Hacettepe Universitesinde araştırma gorevlisi iken kendi isteği ile gorevinden ayrıldıktan sonra yeniden atanma talebiyle başvuruda bulunduğu, talebinin Milli Savunma Bakanlığınca Kamu Personeli Genel Tebliği'nin 6. maddesinin (B) fıkrasında yer alan "iki yıl calışmış olmak" koşulunu taşımadığı gerekcesiyle reddedildiği ve dava dilekcesinde acıkca anılan tebliğin 6. maddesinin (B) fıkrasının iptalinin istenildiği dikkate alındığında, 1 Seri Nolu Kamu Personeli Gene! Tebliği'nin yukarıda aktarılan, dava konusu edilme- yen 6. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "en az 2 yıl" ibaresi ile buna dayalı olarak tesis edildiği iddiasıyla bireysel işlemi iptal eden Daire kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır."
Bunun uzerine Danıştay 12. Dairesi, E:2017/1011, K:2018/2834 sayılı ve 26/06/2018 tarihli kararı ile Danıştay İdari Dava Dairleri kararına uygun karar vermiştir. Karada şu ifadelere yer verilmiştir: "Yukarıda acık metinlerine yer verilen mevzuat hukumleri bir butun halinde değerlendirildiğinde; 657 sayılı Kanun'un 92. maddesinin "Memurluktan cekilenlerin yeniden atanmaları" kenar başlığından da anlaşılacağı uzere, maddede esas olarak "memur statusunde iken" memuriyetten cekilen veya cekilmiş sayılanların (acıktan) yeniden memur olarak atanmalarına ilişkin hususların duzenlendiği; aynı Kanun'un 92/1. maddesi ile aday memurluk konusunu duzenleyen 54-58. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, ozellikle 55. maddede memur adaylarının eğitim ve staja tabi tutularak sonucuna gore "Devlet memurluğuna atanmaları" ongorulmuş olması karşısında, anılan Kanunda "memur" kavramıyla adaylık surecini başarıyla tamamlayıp "asli memur" statusune girmiş kişilerin kastedildi- ği, aday memurların asli memurlara tanınmış olan haklardan yararlanabilmeleri icin adaylıklarının başarıyla sonuclanarak "asli memur" statusune gecmeleri gerektiği ve bu kapsamda 92. madde uyarınca yeniden atana- bilmeleri icin asli memur iken cekilmiş veya cekilmiş sayılmaları gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Yukarıda anılan 92. maddenin 3. fıkrasında ise; 657 sayılı Kanuna tabi olmayan ancak 657 sayılı Kanun kapsamındaki Devlet memurları gibi asli ve surekli kamu gorevlerini yuruten ve kendi ozel Personel Kanunlarına tabi olan diğer kamu gorevlilerinden kendi istekleri ile gorevinden cekilmiş olanların, 657 sayılı Kanun uyarınca idarenin takdir yetkisi icerisinde ve acıktan atama koşulları cercevesinde Devlet memurluğuna atanabilmelerine olanak sağlandığı gorulmektedir.
Bu acıklamalar kapsamında, 657 sayılı Kanuna tabi personel ve kendi ozel Personel Kanunlarına tabi diğer kamu gorevlisi ayrımının onem taşıdığı acık olup, kendi ozel Personel Kanunlarına tabi olan kamu gorevlilerinin 657 sayılı Kanuna tabi kadrolara sınavsız atanmaları aşamasında, kanunda belirtilen sınav sicil gibi şartları tamamlayarak asli memurluğa atanmalarının soz konusu olmadığı, 28.07.2009 tarihli ve 27302 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren 1 Seri Nolu Kamu Personeli Genel Tebliği'nin 6. maddesinin B fıkrasında yer alan "en az iki yıl" ibaresi ile memuriyete girişte eşitlik, liyakat ilkeleri dikkate alınarak bir duzenleme getirilmek suretiyle 657 sayılı Kanuna tabi kadrolarda calışacak personelin seciminde objektif kriterlerin esas alındığı anlaşıldığından soz konusu duzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı sonuc ve kanaatine varılmıştır."
Danıştay İdari Dava Daireleri 24.10.2019 tarihli ve E:2018/2941, K:2019/4965 sayılı kararıyla karar tekrar bozulmuş; Danıştay 12. Dairesinin gerekcesi kabul edilmekle birlikte "2 yıl calışma şartı taşımadığı" gerekcesi ile davanın red kısmına ilişkin kararı bozulmuştur. Kararda şoyle denilmiştir; "657 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen 92. maddesinin "Memurluktan Cekilenlerin Yeniden Atanmaları" şeklindeki başlığından da anlaşılacağı uzere, maddede esas olarak memur statusunde iken memuriyetten cekilen veya cekilmiş sayılanların (acıktan) tekrar memur olarak atanmalarının duzenlendiği, Kanun'un 92/1. maddesi ile aday memurluk konusunu duzenleyen 54 ila 58. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, ozellikle 55. maddede memur adaylarının eğitim ve staja tabi tutularak sonucuna gore Devlet memurluğuna atanmalarının ongorulmuş olması karşısında, anılan Kanun'da memur kavramıyla, adaylık surecini başarıyla tamamlayıp "asli memur" statusune girmiş kişilerin kastedildiği, kişilerin 92. madde uyarınca yeniden atanabilmeleri icin asli memur iken cekilmiş veya cekilmiş sayılmaları gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
657 sayılı Kanun'un 92. maddesinin 3. fıkrasında ise; 657 sayılı Kanun'a tabi olmayan ancak 657 sayılı Kanun kapsamındaki Devlet memurları gibi asli ve surekli kamu gorevlerini yuruten ve kendi ozel personel kanunlarına tabi olan diğer kamu gorevlilerinden (subay/astsubay, hakim/savcı, yuksekoğretim personeli gibi) kendi istekleri ile gorevinden cekilmiş olanların, 657 sayılı Kanun uyarınca idarenin takdir yetkisi dahilinde ve acıktan atama koşulları cercevesinde Devlet memurluğuna atanabilmelerine olanak sağlandığı gorulmektedir.
Uyuşmazlıkta; 657 sayılı Kanun'un 92. maddesinin başlığı ve metni bir butun olarak değerlendirildiğinde, madde kapsamında acıktan memurluğa atanacakların, memuriyetten cekilme veya cekilmiş sayıldıkları tarih itibarıyla adaylıklarının kaldırılmış olması, bir diğer ifadeyle "asli memur" konumunda olmaları gerektiği hususunda tereddut bulunmamaktadır.
Bu bağlamda, 92. maddenin 3. fıkrası kapsamında kendi ozel personel kanununa tabi iken gorevden cekilen veya cekilmiş sayılan kamu gorevlilerinin de kendi kurumlarında adaylık/deneme devresini gecirmiş ve "asli kamu gorevlisi" statusune girmiş bulunmalarının zorunlu olduğu, asli kamu gorevlisi olup olmadıklarının ise, kendi ozel mevzuatına gore tayin edilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
KAPAT [X]
Dava konusu Tebliğin 6/B maddesinde, 657 sayılı Kanun'un 54/2. maddesinde yer alan adaylık suresinin bir yıldan az, iki yıldan cok olamayacağı yolundaki hukumden hareketle, ilgililerin kurumlarında en az iki yıl calışmış olmaları koşulu getirilmiş ise de, adaylığın bir yıl sonunda da kaldırılabileceği, kaldı ki, her kurumun kendine ozgu koşulları ve adaylık/deneme sureci olabileceği goz onune alındığında; "asli kamu gorevlisi" iken gorevden cekilmiş veya cekilmiş sayılma kriteri yerine, afaki olarak "en az iki yıl calışmış olma" koşulu getirilmesinde, hukuka ve ust hukuk normlarına uyarlık gorulmemiştir.
Bireysel işleme ilişkin kısmına gelince; Davacının, Hacettepe Universitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakultesi Uluslararası İlişkiler Bolumunde oğretim gorevlisi olarak 04/12/199815/08/2000 tarihleri arasında 1 yıl, 8 ay, 11 gun gorev yaptıktan sonra, kendi isteğiyle istifa ettiği, 04/12/1998 tarihinden itibaren (asıl olarak) gorevine başladığı, akademik personelde adaylık soz konusu olmadığından, asalet tasdik işleminin de tesis edilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, hukuka ve mevzuata aykırı olduğu sonucuna varılan Tebliğ hukmu dayanak alınarak tesis edilen bireysel işlemde, akademik personel icin adaylık surecinin bulunmaması ve davacının 04/12/1998 tarihinden itibaren "asıl" olarak gorevine başladığı hususu da goz onunde bulundurulduğunda, hukuka uyarlık bulunmamaktadır."