
Hakkında taksirli suctan HAGB kararı verilen kişi polis, asker, bekci olabilir mi? Cok uzun zamandır araştırdığım ve halen net bir cevap alamadığım bir sorum var. Taksirli olume sebebiyet olma durumundan bir sene sekiz ay ceza aldım ve hukmun acıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildi. Ben asker, polis, bekci gibi mesleklere başvuru da bulunmak istiyorum ve bu talihsiz olay onume cıkacak diye korkuyorum. Bu durum ilgili kadrolara atanmaya engel midir?
Turk Silahlı Kuvvetleri ile Emniyet Genel Mudurluğunun subay, astsubay, polis ve bekci alımlarında aranacak şartlar kendi mevzuatlarında ozel olarak belirlenmiştir. Guvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanununa gore soz konusu mesleklere personel alımlarında ayrıca hem arşiv araştırması hem de guvenlik soruşturması yapılması zorunludur.
Hem Polis Meslek Yuksekokulları Giriş Yonetmeliği hem de Polis Meslek Eğitim Merkezleri Giriş Yonetmeliğinde mahkumiyet şartıyla ilgili olarak; "26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Turk Ceza Kanununun 53 uncu maddesinde belirtilen sureler gecmiş olsa bile, adayın kendisinin ve evli ise eşinin;
1) Kasten işlenen bir suctan dolayı hukmun acıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa dahi bir yıl veya daha fazla sureyle hapis cezasına mahkum olmamak,
2) Affa uğramış veya hukmun acıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa bile devletin guvenliğine karşı suclar, Anayasal duzene ve bu duzenin işleyişine karşı suclar, zimmet, irtikap, ruşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, guveni kotuye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suctan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kacakcılık veya cinsel dokunulmazlığa karşı suclardan dolayı mahkum olmamak veya bu suclardan dolayı devam etmekte olan bir soruşturma veya kovuşturma bulunmamak veya kovuşturması uzlaşma ile neticelenmemiş olmak" hukumleri yer almaktadır.
Bekciler bakımından ise bekciliğe alım şartları 7245 sayılı Carşı ve Mahalle Bekcileri Kanunu ile Carşı ve Mahalle Bekciliğine Giriş Sınavı Yonetmeliğinde duzenlenmiştir. Kanunun 3. maddesinde carşı ve mahalle bekcisi olarak istihdam edileceklerde; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İcişleri Bakanlığınca cıkarılan yonetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi ozel şartlar aranacağı hukme bağlanmıştır.
657 sayılı Kanunun 48. maddesinde kasten işlenen bir suctan dolayı 1 yıl ve uzeri mahkumiyet memurluğa engel olmakla birlikte Yonetmelik ağır hapis veya altı aydan fazla hapis cezasını bekci olarak atanmaya engel kabul etmiştir. Mahkumiyet koşulu dışında polisliğe girişte olduğu gibi alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi gormuş veya goruyor olmak da bekci olmaya engeldir. Yonetmelik ile getirilen ilave şartların 7245 sayılı Kanunda verilen yetkinin dışına cıktığı, bu yonuyle Yonetmelik hukmunun, dayanağı olan Kanuna aykırı olduğunu değerlendirmekteyiz.
Goruleceği uzere hem polis, hem de bekci alımlarında mahkumiyet koşulu olarak kasten işlenen suclardan alınan mahkumiyetler dikkate alınmış olup, taksirli suclar kapsam dışında tutulmuştur. Buna gore taksirli suclardan mahkumiyet alınmış olması polis ve bekci olmaya engel oluşturmamaktadır.
Turk Silahlı Kuvvetleri bunyesinde subay ve astsubay olarak gorev almak isteyenlerde aranacak şartlar ise Kurumun internet sitesinde yer almakta olup, buna gore adayların taksirli suclar haric olmak uzere; affa veya zamanaşımına uğramış yahut para cezasına cevrilmiş veya ertelenmiş, hukumluluklerine ilişkin kayıtları adli sicilden cıkartılmış olsa bile, bir curumden hukumlu bulunmaması veya soruşturma altında olmaması gerekmektedir. Bu kapsamda taksirle işlenen suclar sebebiyle alınan mahkumiyet subay ve astsubaylığa başvuru icin engel değildir.
657 sayılı Kanunun 48. maddesinde de mahkumiyet hukmunun memur olarak atanmaya engel teşkil edebilmesi icin temel ayrım mahkumiyetin kasten işlenen bir suc sebebiyle alınmış olmasıdır. Taksirle işlenen suclar sebebiyle alınan hurriyeti bağlayıcı cezalar memur olarak atanmaya engel değildir.
Diğer taraftan, 7315 sayılı Guvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanununa gore subay, astsubay, polis ve bekci olarak atanmada guvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının birlikte yapılması gerekmekte olup, kişinin adli sicil kaydı ile kişi hakkındaki kesinleşmiş mahkeme kararları, kamu davasının acılmasının ertelenmesine ve hukmun acıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar ve kişi hakkında devam eden veya sonuclanmış olan soruşturma ya da kovuşturma kapsamındaki olgular guvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında tespit edilecektir. Bu şekilde elde edilen ve yorum icermeyen olgusal veriler, guvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla gorevli birimlerce ilgili kurum ve kuruluş bunyesinde kurulan Değerlendirme Komisyonuna iletilecek, Değerlendirme Komisyonu kendisine iletilen verilere ilişkin nesnel ve gerekceli değerlendirmelerini yazılı olarak atamaya yetkili amire sunacaktır.
Sonuc olarak taksirle işlenen suclar sebebiyle alınan mahkumiyet hukmunun subay, astsubay, bekci ve polis alımlarına başvuruya engel olmadığını, bu durumdakilerin guvenlik soruşturması ve arşiv araştırmalarının da olumlu sonuclanması halinde ilgili gorevlere atanabileceklerini değerlendirmekteyiz.