
‘Dünyaya pazarlayalım’
“Good Food Türkiye” (GT Anadolu) adıyla Türk ürünlerini tüm dünyaya pazarlamak için Hepsiburada gibi e-ticaret platformları ile iş birliklerine gittiklerini belirten Boztepe, “Komisyon oranlarını yüzde 1’e indirerek Anadolu insanının geleneksel ürünlerini dünyaya pazarlayacağız. Dünyada gastronominin markalaşmasındaki en büyük konu üründür. İnsanların Türk ürünlerini marketlerde bulması lazım. Paketlenip gönderilebilecek her Türk ürünü kapsamda olacak. Humus da olacak, terlik de olacak. Buradaki püf nokta; el emeği olması ve Anadolu insanın yapması” diye konuştu.
Boztepe, Türk mutfağının, yurt dışında daha fazla tanıtılması gerektiğini de belirterek, “Antakya günleri yapıyoruz, yine Antakyalı’ya yapıyoruz. Yabancıya yapılması lazım. Yurt dışındaki tüm büyükelçilikler ve ticaret ataşelerinin görevi Türk ürününü satmak ve Türk mutfağını tanıtmak. Daha fazla devreye girmeliler. Uçak menülerinde dahi stratejik davranmak zorundayız. Balıkesir peyniri ve Gemlik zeytini uçaklarda yer almalı. Bu kurumların bir gastronomi stratejisi olmalı” değerlendirmesinde bulundu.
‘SOKAĞI OTELLERE TAŞIYALIM’ ÇAĞRISI
Boztepe, “her şey dahil” konseptinin de yavaş yavaş değişime uğradığını söyleyerek Bodrum Otelciler Birliği ile başlayan değişimin Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ile devam ettiğini ve otellere artık geleneksel mutfakların daha çok girdiğini dile getirdi. Boztepe, “Kent mutfakları artırılmaya başlandı. Örneğin Kayseri, Bursa, Gaziantep mutfakları açılıyor ama burada şart Antepli, Kayserili usta olacak. Bu şekilde farklı restoranlar açılacak. ‘Turisti sokağa çıkartamıyorsak, sokağı otelin içine taşıyalım’ dedik. Buralardan da ilave gelirler elde edilecek” ifadesini kullandı.