
TBMM Başkanı Kurtulmuş, mezuniyet töreninde olmasının kendisi için de bir onur ve ayrıcalık olduğunu söyleyerek, "İbn Haldun Üniversitesi hem eğitim alanında bir başarı öyküsü, hem de Türkiye'nin geldiği seviyeyi göstermesi bakımından önemli, örnek, numune bir projedir. Başından itibaren büyük destekleriyle projenin gerçekleştirilmesine vesile olan başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, mütevelli heyeti üyesi, değerli hayırseverler ve buraya omuz veren bütün değerli bilim insanlarına, sizler adına yürekten teşekkür ediyorum" diye konuştu.

"Bugün dünyada bilgi adına her şeyin var olduğu bilgi üretiminin de en üst seviyede olduğu tarihsel dönemlerden birisindeyiz"
Bir iftihar ve başarı öyküsünü hep beraber izlediklerini belirten Kurtulmuş, "Dünyanın fevkalade önemli bir süreçten geçtiğini biliyoruz. Bilginin, bilimin her şeyden daha önemli olduğu, yeryüzünü ve yeryüzünün ötesindekileri anlamanın insanlık için önemli bir uğraş haline geldiği bir dönemden geçiyoruz. Bilgiye sahip olanlar, bilgiye sahip olmanın ötesine bilgiyi stratejik olarak yorumlayabilenlerin dünyada çok etkili bir hale geldiğini de fevkalade ciddi bir şekilde gözlemliyoruz. Bugün dünyada bilgi adına her şeyin var olduğu bilgi üretiminin de en üst seviyede olduğu tarihsel dönemlerden birisindeyiz. Bu bilgi birikiminin bilgideki gelişimden maalesef tam tersine bir istikamette insanların mutsuz, huzursuz ve gerçekten sorunlu bir alanda yaşadıklarını görüyoruz. Bunun esas meselesi bir medeniyet perspektifi içerisinde bilginin analiz edilememesidir" şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Sadece bilmek, insanın kendisine ve çevresine, kainata ilişkin bilgiye sahip olmasından ibaret değildir. Bu esastır, bu olmazsa olmazdır ama bunun üstünde ikinci adımda hikmet dediğimiz, yani bilginin insanoğlunun, bütün yaratılanların hayrına olacak şekilde işlenmesi, kullanılmasını sağlamak hikmet dediğimiz alanı oluşturur. Hikmete sahip olmayan bilgi, sadece kitabi bir bilgidir. Hikmetle donanmamış bir bilgi, insanlığa faydalı olmayan bir bilgidir. Sadece hikmet de yetmez. Üçüncü aşamada ise bu hikmeti taçlandıran alan, irfan dediğimiz alandır. Yani insanın ne biliyor olursa olsun bilimde hangi derinliklere ulaşırsa ulaşsın bildiklerinin rabbinin bilgisi karşısında ezeli ve ebedi bilginin karşısında sadece okyanusta bir damla mesafesinde olduğunu bilerek bir sorumluluk hissetmesidir."
Bugün dünyadaki gelişmeleri sadece siyasi olarak ele almanın yeterli olmadığını bildiklerini dile getiren Kurtulmuş, "Bu siyasi, toplumsal, sosyolojik gelişmelere de reçete üretebilecek, onlara karşı çözüm sunabilecek olan şeyin esas işin bir medeniyet perspektifiyle insanlığın tamamının hayrına olacak. Sadece Türkiye'deki 85 milyonun, İslam dünyasındaki 2 milyar insanın değil, aynı zamanda 8,5 milyar insanın tamamının hayrına olacak fikirleri üretebilmek, bilgiyi ortaya koyabilmek, medeniyet yürüyüşünü gerçekleştirebilmektir" ifadelerini kullandı.