

‘TECRÜBELİ, CESUR, BAŞARILI BİR KAPTAN LAZIM’
Türkiye’nin coğrafi konumuna dikkat çeken Varank, 14 Mayıs’ı işaret ederek şöyle konuştu:
“Türkiye çok zor bir coğrafyada yaşıyor. Etrafımız ateş çemberi. Dünya bir türbülanstan geçiyor. Her gün bir kriz ortaya çıkıyor. Dalgalı bir denizdeyiz. Fırtınalı bir deniz. Ama Türkiye gemisini rotasında tutmamız lazım. Onun için de tecrübeli, cesur, başarılı bir kaptan lazım. Ancak o kaptanla bu Türkiye gemisi yüzebilir. Ancak o kaptanla Türkiye gemisi evlatlarımız için yeni ufuklara açılabilir. Onun yolu da işte o kaptan da Sayın Cumhurbaşkanımız. Ve inşallah 14 Mayıs'ta sizlerin güçlü desteğiyle biz Sayın Cumhurbaşkanımızı tekrar o kaptan köşküne oturtacağız. Tabii Cumhurbaşkanımıza oy vermemiz önemli. Ama sizlerin onun ekibini de desteklemesi lazım. Onun takım arkadaşlarını da desteklemeniz lazım. Desteklemeniz lazım ki Sayın Cumhurbaşkanımız yalnız kalmasın. Onun için ben sizlerden bir söz daha almak istiyorum. Aynı şekilde Cumhur İttifakı'nı da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde büyük bir çoğunlukla tekrar iktidara getirmeye var mıyız? Bu kadrolara oy vermeye var mıyız?”
‘TERÖRLE MÜCADELEMİZDEN RAHATSIZ OLANLAR 7’Lİ KOALİSYONLA PAZARLIK HALİNDE’
Bakan Varank, hükümetin terörle mücadele politikası üzerinden Millet İttifakı’nı eleştirerek şunları söyledi:
“Bir yandan dünyadaki krizlerle mücadele ederken, bir yandan dünyadaki bu fırtınayla mücadele ederken, maalesef aynı şekilde Türkiye'de de kökü dışarıda olan bu ülkenin hayrını istemeyen terör örgütleriyle mücadele etmek zorundayız. Bakınız bu ülke 40 yıldır terörden çok çekti. Milletimizi, aziz evlatlarımızı, 40 bin vatandaşımızı teröre şehit verdik. Ve son dönemde biz hamdolsun bu terörün kökünü kurutmayı başardık. Artık yurt içinde öyle teröristlerin kol gezdiği, teröristlerin elini kolunu sallayarak gezdiği, Türkiye sınırlarından girip karakollarımıza ateş ettiği, saatlerce ateş altında tutup bir tane bile helikopter kaldıramadığımız zamanlar, onlar geride kaldı. Şimdi Türkiye terörle mücadelesini sınırlarının dışında veriyor. Terörist neredeyse ininde buluyor, cezasını kesiyor. İşte bu terörle mücadeleyi beğenmeyenler var. Bunlardan rahatsız olanlar var. Ve bu bizim terörle mücadelemizden rahatsız olanlar, şu anda bu yedili koalisyonla pazarlık halinde. Eskiden biliyorsunuz kirli pazarlıkların koalisyonları vardı. İşte bu 7’li koalisyon var ya gözü o kadar karartmış ki şu anda o terör örgütleriyle, bu koalisyon dönemlerini geri getirmek için pazarlık yapıyor. PKK'nın Kandil'deki yöneticileri her gün açıklama yapıyor. Ne diyor? ‘Eğer 14 Mayıs'ta Recep Tayyip Erdoğan gelirse biz Kandil'de biteriz, mahvoluruz’ diyor. ‘Eğer 14 Mayıs'ta Kemal Kılıçdaroğlu gelirse, biz İmralı'nın kapılarını kıracağız’ diyor. ‘Teröristleri hapishanelerden çıkaracağız’ diyor. ’14 Mayıs'ta biz özerkliği getireceğiz’ diyor. Bu cesareti nereden alıyorlar? Kemal Kılıçdaroğlu'ndan alıyorlar. Peki sadece PKK'yla mı pazarlık yapıyorlar? Şu anda başka bir terör örgütü FETÖ'cüler de her gün açıklama yapıyor. Diyorlar ki, ’14 Mayıs'tan sonra Türkiye'ye geri döneceğiz. Polisin, askerin, adliyenin içerisindeki Fethullah'ın teröristlerini, KHK'lıları tekrar görevlerine iade edeceğiz’. Bunlar cesareti nereden alıyor? Kılıçdaroğlu'ndan alıyor. Değerli kardeşlerim bizim akıllı olmamız lazım. Çok dikkatli olmamız lazım. Terör örgütlerini bu ülkede sesinin çıkmasına müsaade etmememiz lazım. Terör örgütlerinin bu ülkenin altını oymasına müsaade etmememiz lazım. İşte onu başarırsak Türkiye'nin ufku böyle aydınlık olacak. Türkiye çok farklı bir yüzyıla kapılarını aralayacak. Türkiye Yüzyılı’nı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hep beraber inşallah inşa edeceğiz."