

'HER AİLENİN EN AZ ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNDE GELİRİ OLACAK'
Seçilmesi halinde vaatlerini sıralayan Kılıçdaroğlu, "Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediğini aile destekleri sigortasıyla göreceksiniz. Aile destekleri sigortasıyla hiçbir ailede 'benim gelirim yoktur' feryadını duymayacaksınız. Her ailenin en az asgari ücret düzeyinde geliri olacak. Bu gelir, kadının banka hesabına yatacak. Yoksul kadın her ay düzenli bankadan parasını çekecek, çoluk çocuğun rızkını sağlayacak. Onun fakir olduğunu, yoksul olduğunu sosyal devletten başka kimse bilmeyecek. Çünkü benim inancım şunu söylüyor; sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Bu topraklarda hiç kimse 'fakirim, yoksulum' diye yardım istemeyecek. Sosyal devlet, her türlü yardımı beklemeden verecek. Bu topraklara baharı getireceğim. Huzuru getireceğim. Hiçbir yoksul ailenin elektriği, suyu asla kesilmeyecek" dedi.

'HERKESİN ÜRETTİĞİ MODELİ İNŞA EDECEĞİZ'
100 bin öğretmen atama sözü veren Kılıçdaroğlu, "Bütün köy okullarını açacağım ve öğrencilerimiz kendi köylerinde okullara gidecekler. 100 bin öğretmenin atamasını Cumhuriyetin 100'üncü yılında yapacağız, göreceksiniz. Ferhat ile Şirin'in buluştuğu gibi öğretmenle öğrenciyi de buluşturacağız. Hiç endişe etmeyin. Köylerde sadece öğretmen, imam değil; ziraat teknisyeni de ziraat mühendisi de veteriner hekim de olacak. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladığımda göreceksiniz. Orta Anadolu'yu demir yollarıyla Mersin ve İskenderun Limanı'na ve Karadeniz'e bağlayacağız. Buradaki fabrikalar, ihracat yaptığı zaman demir yoluyla taşıdıklarında, bütün lojistik masraflarını devlet olarak karşılayacağız. Böylece fabrikanın Mersin'de, Adana'da olması çok cazip olmayacak. Kırşehir'de, Kayseri'de, Aksaray'da olması; çok daha cazip olacak. Böylece herkesin kazandığı ve ürettiği bir modeli inşallah inşa edeceğiz. Göreceksiniz; Türkiye için çalışacağız, 5'li çeteler için değil. Sizin için çalışacağız" diye konuştu.
'2 YIL İÇİN BÜTÜN SURİYELİ KARDEŞLERİMİZİ UĞURLAYACAĞIZ'
Mülteci konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, "Türkiye, yol geçen hanına döndü. Bütün sınırlarımız delik deşik. 3 milyon 600 bin Suriyeli var. Söz verdim. En geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye'ye uğurlayacağız. Benim evladım işsiz. Sizin evladınız işsiz. Onlar asgari ücretin yarısıyla çalışıyorlar. Onlar da mağdur oluyor. Onları kendi ülkelerine götüreceğiz. Avrupa Birliği'nden aldığımız ve alacağımız fonlarla, onların yollarını, köprülerini, okullarını, hastanelerini bizim müteahhitler yapacak. Can ve mal güvenliklerini sağlayacağız. Onları en geç 2 yıl içinde kendi ülkelerine uğurlayacağız ve göndereceğiz. Emek sömürüsünün karşısındayız. İnsan, insandır. Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır. Onun döktüğü alın terinin karşılığının ödenmesi gerekiyor. Bunu yapacağım. Afganlar da var. Onları da kendi ülkelerine Allah nasip ederse uğurlayacağız. Göreceksiniz" diye konuştu.
'85 MİLYONUN CUMHURBAŞKANI OLARAK GÖREV YAPACAĞIM'
Ülkesini sevdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Ülkem için hizmet etmek, benim boynumun borcudur. Yaşlısı, genci, kadını, erkeği, bu coğrafyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın; her insanın mutlu ve huzurlu olmasını istiyorum. Bizi kavga ettiriyorlar ama o kavgaya girmeyeceğiz. Bir sürü şeyler söylüyorlar. Onlara da inanmayın lütfen. Benim ağzımdan çıkana inanın. Bu millete doğruları söylemeye yemin ettim. Doğruları söyleyeceğim. Doğruların arkasından gideceğim. Çok kamplaştık, çok kutuplaştık. Neredeyse birbirimizi düşman gibi görmeye başladık. Türkiye'yi buradan çıkaracağım. 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağım. Bir grubun değil; 85 milyonun cumhurbaşkanı olarak görev yapacağım. Buna göreceksiniz. Buna inanmanızı istiyorum. Çünkü beraber olursak güçlü oluruz, birlikte olursak güçlü oluruz. Adaleti getirirsek, güçlü oluruz. Adaletin gelmesinin yollarından birisi de gelir dağılımının hakça bölüşülmesidir." (DHA)