Kendi icinde cok değişik şekilleri ve ceşitli ozellikleri bulunan şelpe tekniğinde, elin butun tellere yukarıdan aşağı ve aşağıdan yukarı vurulması gibi iki temel fonksiyon vardır. Vuruş şekli, ifade ve tını olarak farklı anlayışta olan bu iki fonksiyon, kendi icinde de ceşitli ozellikler gostermektedir.
Yukarıdan aşağı yapılan vuruşlar genellikle iki turludur. Bunlardan biri; başparmak haric, diğer dort parmakla yukarıdan aşağı butun tellere vurulmasıdır. Bunyesinde bir cok ozelliği barındıran bu vuruş da kendi icinde ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan biri, butun tellere başparmak haric diğer dort parmakla bir butun halinde vurulmasıdır.
Diğeri ise başparmak haric serce parmak, yuzuk parmağı, orta parmak ve işaret parmağının sırasıyla butun tellere taramalı olarak hızla vurulmasıdır.
Bu vuruşlar ezginin ilk darpları olmaları nedeniyle onemlidir. Cok yumuşak uygulanabildiği gibi genellikle belli bir şiddetten cok kuvvetliye kadar değişik sertlik derecelerinde yapılmaktadır. Boylece ezginin yapısına ve karakterine gore usulun cok değişik zamanlamalarına gelebilen bu vuruşların, kesik kesik ve kuvvetli uygulanmasıyla da ezginin ruhunda dirilik ve coşku yaratılmış olmaktadır. Genellikle usullerin başında,, ortasında veya hem başında hem de ortasında yer alabilen bu tanforlar, kimi zaman usulun cok değişik yerlerine gelebilmektedirler. Bu da monotonluktan uzaklaşmada ve havanın değişmesinde etkili olmaktadır.
Genellikle yalın ve kucuk ezgileri belli bir ritim kalıbı temeline oturtup, uzun bir zaman dilimi icinde calıp soyleyen Doğu Bolgesi Alevi-Bektaşilerinde tanfor anlayışının en ince orneklerini gormek mumkundur. Oyle ki, zaman zaman inanclarında onemli bir yeri olan Allah, Muhammet, Ali uclemesini ifade eden uc tanforu, peş peşe getirerek ezginin ceşitli yerlerinde ustalıkla kullanabilmektedirler. Bunun yanında Anadolu genelinde tanforlarla şekillenmiş cok ceşitli ezgi ve ritim kalıpları meydana gelmiştir. Bir eserin tumu zaman zaman bu tarz şekillenmiş ezgi ve ritim kalıplarının birleşmesinden oluşabilmektedir. Teke bolgesinde sıkca rastlanılan bu uygulamaya Avşar Beyleri adlı ezgi iyi bir ornektir. Bu tarz uygulamalara Doğu bolgelerimizde de rastlanılmaktadır. Orneğin Aşık Nesimi Cimen; kendi anlayışına gore oluşturduğu tanforlardaki 7/8'lik usul kalıbını farklı usuldeki ezgilerin bitişinde dahi kullanmaktadır. Bu uygulamayı cokca benimsemiş olan Cimen'in uzun hava tarzı acışlarında ozellikle tanforlarla suslediği hızlı ezgilerle karar sesine varması dikkat cekicidir. Anadolu'nun genelinde sağ elin yukardan aşağı vuruluşunda dikkat edilecek bir husus da tırnak ve el hışırtısının cıkan tınıya katılması ve bunun bir zevke donuşmuş olmasıdır. Ozellikle Doğu Anadolu Alevi-Bektaşi'leri icin tırnak hışırtısı vazgecilmez bir alışkanlık durumundadır.
Anadolu'da sağ elin yukardan aşağı vuruluşuna ait genelde gorulen bir diğer ozellikte, tellerle birlikte aynı zamanda goğse de sert bir darp vurarak ses cıkarılmasıdır. Bu uygulama Doğu yorelerimizde de gorulmesine rağmen genellikle Teke Bolgesi Yorukleri ile karakterize olmuştur. Ozellikle zeybek havalarında karşılaşılan değişik kullanımları vardır. Teke bolgesi Yoruklerinde "fiske, fıska, tıska ve tokatlama" gibi adlar alan bu vuruşta once sağ el başparmağı işaret ve orta parmağın ortasına gelecek şekilde yumruk yapılır. Bunu takiben once orta parmak sonrada işaret parmağı olmak uzere, iki parmak peşpeşe ve hızla goğse vurularak el aşağıda acık konuma getirilir.
Bu vuruşta işaret ve yuzuk parmağı da goğse değiyor gibi gorunse de asıl işlevi orta ve işaret parmağı yapmaktadır. Zeybeklerde bu ifade adeta, zeybek oynayan cok sayıdaki kişinin ayak seslerini tasvir etmektedir. Bu darplar genellikle duzenli olarak tek yapıldığı gibi, istenildiğinde ust uste iki defada uygulanabilmektedir ( Omek Ağır Zeybek ve Fethiye Zeybeği). Bunun yanında piano ve forte olmak uzere değişik şiddetlerde gorulen bu vuruşların, bir ezgi icinde cok aralıklı olarak uygulandığı da gorulur. Goğse parmaklarla darp vurularak ses cıkarılması ve bu sesin muziğin icinde kullanılması fikri, kopuzun tarihinde cok eskilere dayanmaktadır. Asya Turklerinde de bu uygulamaya sıkca rastlanılmaktadır. El ile calmanın cok eski donemlerinden beri suregelen bu vuruş, mızrap kavramıyla birlikte devam ettirilmiştir. Gunumuzde hala surdurulen bu ifade ile ezginin istenilen herhangi bir yerinde goğse bir ya da peşpeşe iki darp vurularak renk katılmaktadır.
Goğse darp vurarak ses cıkarılmasında Anadolu'da karşılaştığımız ikinci şekil, yalnızca orta parmağın goğse vurularak ses cıkarılmasıdır. Genellikle doğu bolgelerimizde adeta ezgiye dem tutarcasına kullanılan bu ifadede de, daha cok işaret parmağı ile ezgi calınırken orta parmakla goğse vuruşlar yapılmaktadır. Bu uygulama da mızraplı bağlamaya gecmiştir Mızraplı bağlamada da alışkanlığa gore, orta veya yuzuk parmağı goğse darplar vurmak suretiyle ezgiye eşlik etmektedir.
Sağ el şelpe tekniği ifadelerinden bir diğeri de, yalnızca işaret parmağı ile butun tellere yukarıdan aşağı vurmadır. Bu vuruşta diğer uc parmak hafifce kapatılarak işaret parmağının hareket alanı genişletilir ve yukardan aşağı butun tellere vurulur. Burada da vuruluş şiddetine bağlı olarak tırnak hışırtısı, kesik ifade ve tanfor ozellikleri gercekleştirilebilir. Ancak, bunların hic biri olmadan yumuşak bir vuruş da yapılabilir. El ile calışın gorulduğu hemen her yorede rastlanılan bu vuruş, saz boyunun buyukce olması dolayısıyla doğu bolgelerimizde daha rahat ve ozgur bir yapıdadır. Teke bolgesinde ise, uctelli bağlamaların kucuk boyda olmaları nedeniyle bu vuruş, daha kucuk hareketlerle yapılmaktadır.
Şelpe tekniğinin temel fonksiyonlarından bir diğeri de, aşağıdan yukarıya yapılan vuruşlardır. Kendi icinde cok değişik şekilleri ve ozellikleri bulunan bu vuruşlar genellikle ezginin işlenmesi, tanforların belirlenmesi, tanforların dışındaki yerlerin doldurulması vb. işlevleri yerine getirmektedir.
Aşağıdan yukarı yapılan vuruş şekillerinden biri. elin aşağıda acık pozisyonda iken yukarı doğru vurulmasıdır. Bu vuruşta ağırlık, İşaret parmağındadır. Diğer parmaklarda hafifce tellere değseler bile, asıl vuruş işaret parmağının ic kısmıyla yapılmaktadır.
Aşağıdan yukarı vuruş şekillerinden bir diğeri orta, yuzuk ve serce parmaklarının hafifce kapatılması ve işaret parmağı ile tellere aşağıdan yukarı doğru vurulmasıdır. Bir onceki vuruşa gore cok daha rahat ve hızlı olabilmesi bakımından, genellikle tercih edilen vuruş budur. Teke yoresinde bu vuruşa ''tekli''de denmektedir. Bu yorede bir ikinci tekli vuruş ceşidi de orta parmakla yapılandır. İşaret parmağı ve orta parmakla yapılan tekli vuruşların, bir butun halinde duşunulup peşpeşe uygulanmaları ile oluşan vuruşa Teke yoresinde genellikle ''ikili'' ya da ''iki parmak'' denilmektedir. İkili vuruşta işaret parmağı, biraz orta parmağın hizasına kaydırılarak parmaklar arasında bir paralellik sağlanır. Yuzuk ve serce parmaklarının hafifce kapatılması ile rahatlayan bu iki parmakla tellere kısa aralıklarla hızla vurulur. Parmakların tellere peşpeşe vurulması nedeniyle hızlı bir senkop oluşturan bu vuruşun, Doğu bolgelerinde ozel bir adı olmamakla birlikte ozellikle "Aşıklama" denilen tavırda kullanılmaktadır. Arguvan Emirler yoresinde cokca rastlanılan bu kullanımın yanında, aşıklama ifadesinin bilinen en yaygın vuruş şekli, alttan yukarı başparmak ve işaret parmağının hızla vurulması ile yapılandır.
Şelpe tekniği alttan yukarı vuruşlarından, Teke yoresinde olup da, doğu bolgelerimizde gorulmeyen onemli bir ifade, adına genellikle "tarama'' denilen vuruş şeklidir. Alttan yukarı sırasıyla yuzuk, orta ve işaret parmaklarının peşpeşe, hızla vurulmalarıyla oluşan bu ifade, Teke yoresinin karakteristik ve temel bir vuruşudur. İlgili parmakların bukulmek suretiyle uygulandığı bu vuruş, Teke yoresinde adeta bir kalıp haline donuşmuştur. Genellikle aşağıdan yukarıya parmaklar hızla, peşpeşe vurulur. Ancak ezgiye gore parmak hareketlerinin yavaş ve tek tek uygulandığı da gorulmektedir.
Anadolu el ile bağlama calma geleneği şelpe tekniği, ustten ve alttan vuruşlarının birlikte uygulanışında iki olgu goze carpmaktadır. Birincisi, ezgiye gore ustten ve alttan yapılan vuruş ceşitlerinden birinin veya bir kacının duzensiz olarak uygulanmasıdır. Ceşitli vuruşların birleşiminden oluşan bu kalıpların, zaman zaman bir ezginin hemen butunu boyunca devam ettiği gorulebilir. Teke yoresinin Avşar Beyleri adlı uzun havası buna iyi bir ornektir. Dikkat edilecek olursa, ustten tek vuruş ve iki kez tekrarlanan alttan uc parmak tarama vuruşunun birleşiminden oluşan kalıp eserin butununde uygulanmaktadır. Bunun gibi, daha fazla sayıda ustten ve alttan vuruşların birleşiminden oluşup ezgi butununde tekrarlanan geniş vuruş kalıpları da vardır. Ezgi boyunca genel bir icra temasının oturtulduğu bu anlayışa, değişik şekilleriyle Teke ve doğu yorelerimizde rastlanılmaktadır. Bir ucuncu şekilde bu iki olgunun birlikte uygulanmasıdır. Bir ezgi butununde ustten ve alttan serbest yapılan vuruşların yanında duzenli vuruş kalıplarının da kullanıldığı bu uygulamaya Teke ve doğu yorelerimizde rastlanılmaktadır.
Şelpe tekniğinin yurt genelinde bağlamada asıl uygulanma :.eri goğuste, sap birleşimine yakın bir noktadadır. Ancak, Teke yoresinde sap uzerinde calınan parmak vurma tekniği ile beraber sap uzerinde de uygulanabilmektedir. Şelpenin hemen her hareketinin yapılabildiği bu bolgede cıkan şelpe tonu goğustekinden biraz farklıdır.
Bağlamada Şelpe Tekniği
Müzik0 Mesaj
●86 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Dizi - Film - Sanat Forumu
- Müzik
- Bağlamada Şelpe Tekniği