
Milliyet’e konuşan ceza hukuku uzmanlarının görüşleri şöyle:
‘KATALOG SUÇ KAPSAMINDA’
Eski Cumhuriyet Savcısı Avukat Bülent Yücetürk:
‘‘Suçun cezasının alt sınırı 27 yıldan başlıyor. Ceza usul yasamıza göre tutuklama için katalog suç dediğimiz suçlar var. Bu suçlar da katalog suç kapsamında. Kaçma şüphesi kural olarak var kabul ediliyor. Burada hem katalog suç olması hem cezanın en alt sınırdan yüksek olması hem de delillerin hepsinin toplanmamış olması söz konusu. Bu olaydaki en önemli delil mağdur ve tanık anlatımları. Ancak sanıklar dışarıda. Sanıkların, tarikat ve diğer güçlerini kullanarak, mağdurun ve tanıkların ifadesini değiştirme ve üzerlerinde baskı kurma ihtimali var. Vakıf yöneticilerinin ve babanın açıklamalarına baktığımızda da delillerin karartılma ihtimali görülüyor. Eğer sanıklar tutuklu olmuş olsaydı mağdurun kardeşleri bu şekilde rahat bir beyanda bulunmazlardı. Bu çocukların baskı altında bu beyanlarda bulunmuş olma ihtimali var. Bu nedenle bu tip suçlarda tutuklanma kararının verilmesi orantılı bir tedbirdir. Çünkü, bu olay Türkiye’de bir bir toplumsal infiale yol açtı. Siyasi görüşü ne olursa olsun, toplumun her kesiminden büyük bir tepki ile karşılaştı ve böyle bir olayda hiçbir şey yokmuş gibi davranmak toplumun değer yargılarına daha çok zarar veriyor. Yargının bu konuda tedbir alması sanıkları tutuklaması gerekiyor.”
Türkiye lanetledi! ‘Kabul edilemez, affedilemez’‘AĞIR SUÇ SÖZ KONUSU’
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timur Demirbaş:
‘‘Bu olay yargının içine düştüğü durumu gözler önüne seriyor. Bu şahısların kesinlikle tutuklanması gerekiyordu. Cinsel istismar gibi çok ağır bir suç söz konusu. Kaldı ki bu suç katalog suçlardan biri. Katalog suçlarda, kaçma ve delilleri karatma şüphesi var. Ceza Mahkemesi’nin 100. maddesi de diyor ki, ‘Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir’. Bu olayda da deliler mevcut. Bunların tutuksuz yargılanması demek delilerin etkilenmesi demek. Bakın kardeşleri çıkıp, mağdur ifadelerinin tam aksini söyleyebiliyor.”
‘VİCDANI DERİNDEN YARALADI’
Avukat Dr. Rezan Epözdemir:
‘‘Kamuoyuna yansıdığı kadarıyla deliler de ortada. Duruşma gününün bu kadar ileri bir tarihe verilmesi bir kere, adil yargılanmayı da ihlal eder. Bu süreci sürüncemede bırakmak, kamuoyunda böyle bir algı oluşturmak doğru değil. Herkes bir an önce, maddi gerçeğin ortaya çıkmasını istiyor. Deliller ortaydayken bunca delillere rağmen tutuklanma tedbirine hükmedilmemesi de oldukça manidar ve düşündürücü.”
‘Neyini konuşalım gereği yapılmalı’‘KABUL EDİLEMEZ’
İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği koordinatörü avukat Nazan Moroğlu:
‘‘6 yaşındaki kız çocuğuna yıllarca süren zincirleme cinsel istismar suçuna ilişkin iddianame yazılmışken, şüpheliler hakkında yargının tutuklama kararı vermemiş olması kabul edilemez. Üstelik katalog bir suç olan TCK 103. maddesine dayanan bir iddianame var ortada ve sanıkların kaçması ya da delil kararması söz konusu.’’
‘NEFES ALAMIYORUM’
6 yaşında dini nikâhının kıyıldığı ve yıllarca zincirleme istismar ve tecavüze uğrayan H.K.G. dava dosyasında genç kızın tecavüzü kanıtlamak için aldığı ses kayıtlarının dökümü de yer aldı. Kayıtlarda, sanık Kadir İstekli’yle tecavüze uğradığı ilk yılları konuşan H.K.G.’nin, “Yani kes?ke beklenseydi. I?lis?ki olmasaydı o zaman. O zaman bi sorun olmazdı ki. 6 yas?ında ilis?kiye girmeseydik. Ama bunu du?s?u?nememek de c?ok garip hocam. Yani sen o zaman 28 yas?ındasın. 6 yas?ında bi c?ocug?un ilis?kiyi kaldırıp, kaldıramayacag?ını, nasıl du?s?u?nemiyorsun? Hadi sen du?s?u?nemedin, babam nasıl du?s?u?nemiyor?” ifadesine, Kadir İstekli şöye yanıt vermiş:
Alıntı Metni‘UNUTMAM MÜMKÜN DEĞİL’
H.K.G., konuşmanın bir bölümünde de Kadir İstekli’ye “Gec?mis?i unutmam mu?mku?n deg?il ve gerc?ekten de dedikleri gibi olmuyor is?te. Yıllardan beri yazık gu?nah, hem sana hem bana. Go?rmu?yor musun hocam halimi. Nereye kadar bunalıyorum, nefes alamıyorum. Darlanıyorum” diyor.
KARDEŞİNE DE YAŞLI MÜRİT
Ses kaydında ayrıca Kadir İstekli, H.K.G.’nin kız kardeşini de cemaatten yaşlı bir adama teklif ettiğini itiraf ediyor. O bölüm şöyle:
Kadir İstekli: Anladım. Ben seni kendi yanımda mutlu go?ru?nce, ne bileyim senin de benim yanımda mutlu oldug?unu zannediyordum demek ki. Garip bir olay is?te H.K. Hani izahı yok. Yani izahı olacak bi s?ey deg?il is?te ya. Ben Adem C.’ye teklif ettim A.H.’yi. Bacanak olalım diye, ‘Yok’ dedi. ‘Ben yapamam’ dedi. Benim sac?ım beyazlamıs? cart curt. I?yi ki ‘Yok’ demis?. S?u an Adem C., A.H.’yi bekliyor olsaydı, ne olacaktı H.K., dedesi yas?ında adamla olcaktı ya. A.’yı nasıl verecektin ona? Hani ben bi nebze. Benim sac? sakal sonradan ag?ardı. Ben hic? yas?ımı go?stermiyordum ki. Normal seninle kars?ı kars?ıya geldig?imiz zaman aramızda yas? farkı go?zu?kmu?yor.
‘YAŞINI BÜYÜTMESEK...’
H.K.G.: Karakol olayı. Orada yas?ımı bu?yu?tmu?s?tu?k değil mi?
Kadir İstekli: Yas?ını bu?yu?ttu?k. Yoksa ben giriyordum ic?eri. 3 sene 4 sene yatacaktık. Onu affetmiyor ki devlet ona bakmıyor yani.
H.K.G.: Orada nasıl benim yerime bas?kası girmis?ti?
Kadir İstekli: Bas?kası girdi.
'6 yaşındaki çocuğa istismar' açıklaması: Müfettiş görevlendirildi'Kim olursa olsun kabul edilemez'İstismar zanlıları için 111 yıl istemi