Bir ruya gordum sanki…Cok uzak bir ulkenin kış mevsimi yaşayan bir deniz kıyısında minik bir evde oturuyorum.Hayat gec kalmış bir bakışlı suratıma haykırıyor icindeki sisleri.Derin bir yalnızlık hissi hakim havada.Ağır bir kasırgadan yeni cıkmış derecede esaret halinde hissediyorum kendimi,icimdeki bedenimi.Duvarlarıma carpan koyu mavi dalgalar bana cok kızgın.Geri cekercesine bakışlarımı,huzunleniyorum ve akıyor parmaklarımın arasından goz yaşlarım.Her şey icin gec kalmışım…Zaman yok bu koyde.Minik bir kurtuluş hayaliyle birlikte gelmişim buraya.İsmim calımlı umutlarımın fiyakalı gulumseyişlerden cok uzak!Tıpkı bir fırtınanın kolları arasından savrulan hayat sarsıntıları gibi…Doğa sessiz.Yaşayacak o kadar cok anım varken,hepsi ertelenmiş benim yaşam sayfamın aralarından.Ve anlıyorum ki her şey icin cok gec.Eskimiş,uğruna sevdalar yazdığım cocukca gunluklerim.Rafların arasından sarkan tozların gozleri yaşlı.Parlak bir esinti fikri bile gecmiyor evimin yanından.Unutulmuşum sanki…Zaman bile unutmuş beni buralarda.Gec kalmışım!Her daim gec kalmış zaman burada!