Vertigo, toplumda sık gorulen bir rahatsızlıktır. Oncelikle vertigonun bir hastalık olmayıp bir belirti olduğunun bilinmesi gerekir. Vertigo yapan cok ceşitli hastalıklar vardır. Dengeyi sağlayan ic kulak ve santral sinir sistemi ile bunları ikincil olarak etkileyen metabolik ve damarsal sistem hastalıkları vertigo yaratabilir. Vertigolu bir hastaya yaklaşımda butun bu olasılıkları goz onunde bulundurmak gerekir.
Başdonmesi ile başvuran bir hastada hikaye onemle ve dikkatle ele alınmalıdır. Cunku hemen her hastada sonuca goturen ip ucları hikayeden elde etmek mumkundur. İlkin, hasta başdonmesi ile neyi kasdetmektedir, şikayetleri gercek bir vertigo mudur bu araştırılmalıdır. Yaşanılan hissin kesin ve tam tanımı yapılmalıdır. Eğer hasta,başta sersemlik, dengesizlik hissi, goz kararması gibi şikÂyetleri başdonmesi olarak belirtiyorsa bu gercek vertigo değildir. Bu durum ingilizce literaturde "dizziness" olarak tanımlanan bir orientasyon bozukluğudur.
Vertigo ise oldukca farklı bir durum olup, bir hareket hallusinasyonudur. İki sekide olabilir:
Birincisinde kişi kendi sabit dururken cevresindeki eşyaların donduğunu hisseder.
İkincisinde ise, cevre sabitken kendisini onların etrafında donuyor hisseder.
Bu hareket hallusinasyonu sıklıkla bulantı, kusma gibi somatik semptomlarla birliktedir.
Eğer hastanın tarifi gercek vertigoya uyuyorsa, sebebinin periferik mi (kulak veya cevresi oluşumlardan kaynaklanır), yoksa santral mı (santral sinir sisteminden kaynaklanır) olduğunun ayırt edilmesi gerekir. Bu ayırım coğunlukla, hastanın nobetinin başlangıcına dair anlattığı bilgilere dayanılarak yapılabilir. Bunun icin şu soruların sorulması gerekir:
Atak,
— Nobetsel mi?
— Cok şiddetli mi?
— Kısa sureli mi?
— Başın pozisyonu ile ilgisi var mı?
— Kulak cınlaması ile birlikte mi?
— Gelip gecici sağırlık şikÂyeti var mı?
Bu sorulan onaylayan cevaplar vertigonun kaynağının genellikle periferik(kulakla ilgili) olduğunu gosterir.
Eğer cevaplar genellikle olumsuz ise santral kaynaktan şuphelenilmelidir.
Eğer sebep periferik ise, atak sırasında istemsiz goz hareketleri ile beraber terleme ve kusma sıklıkla vardır. Bununla beraber hasta bilincini kaybetmez ve diğer norolojik bulgular genellikle yoktur.
Baş donmesi hastaların doktora başvurma nedenleri arasında on sıralarda gelir. Genel populasyonda sıklığı %20–30 arasında değişmektedir. Acil servise başvuran hastaların %40’ı periferik vestibuler disfonksiyon, %10’u merkezi sinir sistemi lezyonu %15’i psikiyatrik bozukluk, %25’i bayılacak gibi olma, dengesizlik hissi, %10’u spesifik olmayan durumlardan oluşmaktadır.
Baş donmesi hasta acısından cok sıkıntılı ve gurultulu bir tablo olmasının yanında hekim icin de pek cok yol ayrımını icerir.
Şikayetlerin aktif doneminde hastanın değerlendirilmesi her zaman cok daha yol gosterici olacaktır.



[h=2]İstanbul Kulak Burun Boğaz uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]