Tukenmişlik sendromu nedir?Tukenmişlik Sendromu
Tukenmişlik sendromu gunumuzun en onemli sorunlarından biridir. Kişinin gunluk hayatını, işlevselliğini ve insan ilişkilerini ciddi oranda etkiler. Zamanla işle ilgili istek, guc, gayret, olumlu duygu ve davranışlarını gittikce azaltarak, kişinin yetersiz kalmasına neden olur.
Bu ilgi ve istek kaybı ile birlikte kişide genel bir enerji kaybı, kendisi ile ilgili olumsuz duygu ve duşunceler, yetersizlik ve başarısızlık hissi gelişir. Bunlara ek olarak, başkalarına karşı da ilgi kaybı, negatif duygu ve davranışlar ortaya cıkar. İşte butun bunlar kişiyi cevreden uzaklaşmaya, kişilerarası ilişkilerde catışmaya veya kendi icine kapanmaya zorlar.
Tukenmişliğin getirdiği bu genel enerji kaybı, kişide fiziksel olarak kronik yorgunluk ve bir takım bedensel yakınmalarla kendini gosterir. Hem duygusal hem de fiziksel kayıplar kişide caresizlik, umitsizlik, ozguven eksikliği oluşturarak duygusal ve zihinsel tukenmeye neden olur. Dolayısıyla kişi sorumlu olduğu gorevleri surduremez hale gelir, insan ilişkileri tamamen bozulabilir.
Tukenmişlik birbiri icine gecmiş 4 evreden oluşan bir surectir:
Birinci evresi mukemmeliyetcilik evresi olarak tanımlanır. Bu evrede kişi yuklendiğini, zorlandığını fark ettikce kendi gucunu daha fazla zorlayarak bu durumdan cıkma cabasına girer. Bu sırada yuksek bir umut ve enerji ile doludur ve bu nedenle kendi gerceğine, kapasitesine ve şartlarına uymayan boyutlarda beklentiler icine girer. Bu evrede kişi icin mesleğini ya da o sıradaki surdurduğu uğraşısı her neyse, onu her şeyin onunde tutarak uykusuzluğa, gergin calışma ortamlarına katlanır. Kendine ayırması gereken zaman ve enerjiden calarak gucunu tamamen bu amac icin harcar. Bunu sağlarken de aşırı bir uyum cabasına girdiğinden ve kendi enerjisini aşırı tukettiğinden habersizdir. Ancak bu surec giderek yorucu olmaya başlar.
İkinci evrede kişi zamanla isteğinin ve umudunun azaldığını hissetmeye başlar. Verdiği cabanın beklentileri karşılamadığını, karşılaştığı gucluklerden, daha once umursamadığı ya da yok saydığı bazı noktalardan giderek rahatsız olmaya başladığını gorerek duygusal olarak cokuş icine girdiğini fark eder.
Engellenme adı alan bu 3. evrede kişi karşılaştığı tum olumsuzlukları değiştirmenin zorluğu karşısında kendisini engellenmiş ve caresiz hisseder. Bu durumda kişi uyum sağlamaya odaklı olarak tum savunma mekanizmalarını harekete gecirse de yetersiz kalır. Ortaya uyum bozucu savunmalar cıkar ve kişinin sorunla başa cıkma gucunu daha da bozarak tukenmişliği daha da belirgin hale getirir. Bu donem gittikce kişinin kacınma davranışı geliştirmesine ve kendini geri cekmesine, kişilik ozelliklerine bağlı olarak değişik davranışsal tepkiler gostermesine neden olur. Ani ofkelenmeler, karşı cıkmalar, umursamama, ya da aşırı tepki gosterme, şuphecilik gibi guven sorunları ile uyku - iştah bozuklukları ve diğer fiziksel hastalık belirtileri, ozellikle de kaygı endişe halinin oluşturduğu solunum ve mide-barsak sistemine ait belirtiler gozlenebilir.
Tum cabaların boşa cıkması ise zamanla kişiyi bir tepkisizliğe goturur ki, işte bu 4. ve son donem olan APATİ evresidir. Bu evrede cevresel olaylara duygusal olarak tepki vermede azalma, donuklaşma ve duyarsızlaşma ortaya cıkar. Belirgin bir umutsuzluk hali ve daha onceden inanılan değerlere karşı derin bir inancsızlık hakim olur. Kişinin mesleki ve toplumsal iletişim performansı tamamen duşebilir. Bu donemde rapor talebi, istifalar, bakım verdiği kişilere karşı ilgisizlik, gorevini yerine getirememe sık gorulur.
Kimler tukenmişlik sendromu acısından daha fazla risk altındadır?
Kronik hastalığı veya fiziksel engeli olanlar, kronik bir hastaya, zihinsel ya da fiziksel bir engelliye ya da yaşlı bakıma muhtac birine bakım verenler, sağlık ve eğitim sektorleri gibi insan ile doğrudan ilgilenen mesleklerde calışanlar, baskı, engellenme, şiddete maruz kalma ve benzeri zorlanma koşulları altında uzun sure yaşamak durumunda kalanlar ve bu sayılan durumlara daha fazla maruz kalmaları nedeni ile de ozellikle kadınlar daha fazla risk altındadırlar.
Kişinin kişilik ozellikleri, yaşı, cinsiyeti, aldığı eğitim, sorunlarla başa cıkma kapasitesi ve yontemleri, medeni hali, sosyal desteği, işinden maddi-manevi doyum durumu, işin riskleri, zorlukları, tehlikeleri, tehdit unsuru olabilecek diğer etkileri ve işverenin yapısı, adaletsizliği, sunduğu imkanlar gibi ozellikler, tukenmenin ortaya cıkıp cıkmayacağını belirleyen etkenlerdir. Evlilik gibi sosyal desteğin varlığı, işinde deneyimin ve sorun cozme becerisinin artışı, calıştığı işe olan ilgi ve sevgisi, iş ya da zorunlu olarak yaptığı eylem dışında kendisi icin yaptığı faaliyetler ise tukenmeyi durdurabilecek ya da riski azaltabilecek ozellikler olarak sıralanabilir.
Onlem alınmazsa nasıl sonuclar doğurabilir?
Tukenmişlik sendromu uygun zamanda fark edilip onlenmediğinde coğunlukla iş kaybı, maddi kayıplar, ailevi sorunlar ve diğer ilişki guclukleri, dolayısıyla yalnız kalma gibi manevi kayıplar, alkol-sigara ve diğer madde kullanım bozuklukları, fizyolojik ve psikolojik belirtilerle giden somatoform bozukluklardan depresyona kadar giden ceşitli psikiyatrik hastalıklarla sonuclanabilir.
Nasıl onlemler alınabilir?
Burada kişiye ve calıştığı kuruma bağlı olarak iki yonden alınacak onlemlerden soz etmek gerekir. Kişinin ozellikle 2. evreden itibaren yuklenme durumunu fark etmeye başlamasıyla birlikte, kendine zaman ayırması, işini eve taşımaması, bir bakım veriyorsa yardımcı edinmesi, iş ya da sorumlu olduğu uğraşı dışındaki ilgi alanına giren keyif verici başka etkinliklere ve sevdiklerine de şans tanıması (sevdiği kişilerle sanatsal etkinlikler, sportif faaliyetler, geziler gibi), gerektiğinde yardım istemeyi bilmesi, zorlanmakta olduğunu ilgili mercilere doğrudan bildirmesi, aralıklı olarak molalar verebilmesi (yıllık izin gibi) ve başa cıkma yontemleri geliştirme konusunda danışmanlık alması gerekebilir.
Kişilerin yuklenme duzeylerinin azaltılması icin iş yerinde de olanak ve kaynakların artırılması, motive edici işlemlerin saptanıp yurutmeye sokulması, var olan sorunların duzeltilmesi, ileride olabilecek sorunların on gorulerek onlemlerinin alınması, işveren olarak belirli aralıklarla calışanların sorunları ve gereksinimlerinin araştırılması, cozumlerinin ivedilikle bulunarak uygulanması, calışanlara onlarla ilgili kararlara katılabilme hakkı tanınması, adaletli ve eşit şartlar uygulayan bir idarenin benimsenmesi gerekmektedir.
Tukenmişlik sendromunu onlemek ya da iyileştirmek icin takım calışması oluşturmak bir başka yararlı yontemdir. İşyerinde sosyal destek amaclı gruplar kurmak ve toplantılar duzenlemek benzer koşullar altında calışanların iş ortamlarının zorlukları ve stresle baş etme yontemleri hakkında karşılıklı fikir alıp vermelerini sağlamak icin uygun bir ortam olabilir. Eğitim icerikli uygulamalar bireysel baş etme yontemlerini geliştirmek amacı ile oluşturulmuş teknikler icermektedir.Tukenmişlik sendromunda yukarıda saydığımız tedbirler dışında, uzman desteği de almak gerekmektedir. Cunku bu sendromda başta depresyon olmak uzere bircok psikiyatrik hastalık tabloya eşlik etmektedir.
Psikiyatrist Dr.Necati Cobanoğlu
[h=2]İzmir Psikiyatri uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Tukenmişlik sendromu nedir?
Sağlık0 Mesaj
●27 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Tukenmişlik sendromu nedir?