Tiyatro Oyuncularında Performans Geliştirme ve EMDR
Oyunculuk, en sade anlamıyla psiko-fiziksel bir eylemdir. Oyuncunun psikolojik yapısında var olan his, duygu, heyecan ve duşuncelerin sahne uzerindeki fiziksel yansımaları, bu psiko–fiziksel eylemleri oluşturur. Oyuncu sahne uzerinde bir karakter ya da bir durumu var edebilmek icin, metnin ve yonetmenin kendisine sunduğu koşulları psiko-fiziksel eylemler butunune donuşturur. Oyuncu, metnin ve yonetmenin kendisine sunduğu koşulları analiz ederek oynayacağı karakterin sahnede uzerindeki yaşamı ile ilgili elde ettiği bilgileri icselleştirir. Bu durum oyuncunun sahne uzerindeki performansını belirler.
Performans kısaca işlerin ve gorevlerin yapılması olarak tanımlanır. Performans geliştirme ise yapılan işlerin daha iyi yapılmasını duzenlemektir. Performans gosteren kişi “ elinden gelen her şeyi yapan” kişidir. Buradan hareketle oyuncunun yapacağı ilk şey, rol kişisi ile kendi kişiliği arasında benzerlikler bulmaktır. Oyuncu, ancak kendi karakterinde var olan duygu ve duşunceleri yansıtabilir. Bu noktada oyuncular icin en onemli etken olan duygu belleği devreye girer. Konstantin Stanislavskiy, duygu belleğini, “Bir zamanlar ceşitli etkilerle duyduğunuz heyecanların yeniden size yaşatılmasını sağlayan bellek” olarak tanımlamaktadır.
Her insanın yaşamında etkilendiği, unutamadığı bircok an vardır. Ansızın ileri surulen kışkırtıcı bir neden, bir duşunce, bildik bir nesne, butun canlılıkları ile bu anların yeniden gozlerimizin onunde canlanmasına neden olur. Bu yonuyle değerlendirildiğinde “duyu belleği” ile EMDR arasında benzerlikler olduğu gorulur. Aynı zamanda EMDR oyuncuların kişisel cabalarına yardımcı olarak performans endişesini ve yaratıcılığın onundeki engelleri ortadan kaldırır. Duyguların yontemli bir bicimde sahnede kullanılabilmesi oyuncular acısından buyuk rahatlık sağlar. Sahnede topluluk onunde performans sergilemek “uygun veya yaratıcı bir şekilde disosiye olmayı gerektirir. Bu sayede, oyuncu seyirci karşısında sahnede başka bir kişiliğe burunebilmektedir. Ancak uygun ve yaratıcı disosiyasyon patolojik disosiyasyona donuştuğunde problemler ortaya cıkar. Bu tetiklenme, yakında bir tehlike algılanmasına, zihinsel ve fiziksel olarak aşırı faaliyete, kasların gerilmesine, refleks olarak donmaya ve kacma durtusune neden olur.
Coğu zaman kontrol edilemeyen performans kaygısının, engellenmenin ve normalde basit olan şeylerin acıklanamayan bir şekilde yapılamamasının altında genelde erken donem travmaları yatmaktadır. EMDR temelde yatan sebeplere hızla ulaşır danışanın /oyuncunun gecmiş olaylar ile şu an yaşadığı performans problemleri arasındaki paralellikleri keşfetmesine yardımcı olur.
Uzm. Psikolog Tulin CİZER
Cizer Psikolojik Danışmanlık Merkezi
İnsan Kaynakları Performans Araştırma ve Geliştirme Merkezi
www.tulincizer.com

[h=2]Kocaeli Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]