Filmlere konu olan bu seri cinayet olayına Hwaseong Seri Cinayetleri ismi veriliyor. 14 kadının canice oldurulduğu, polisin yıllar suren soruşturması, ifadeler, şahitler, komplo teorileri ile Hwaseong Olayı, dunyada eşine rastlanmamış bir olay olarak biliniyor.
Hwaseong Olayı, ilk kez olaya adını da veren Guney Kore ’nin Gyeonggi Eyaleti ’ndeki Hwaseong şehrinde 1986 yılında başladı. 1986 yılında başlayan seri cinayetler 1991 yılına kadar devam etti. Bu beş yıl boyunca yaşananlar, bugun halen Guney Kore ’nin tarihinde kara bir leke ve unutulmayan olaylar arasındadır.
Lee Choon Jae ’nin en masum yılları
Cinayetlerin sorumlusu olarak yıllar sonra ortaya cıkan isim olan Lee Choon Jae, 1963 yılında Hwaseong şehrinde doğdu. Ailesinin sosyoekonomik durumuna rağmen iyi bir eğitim aldıktan sonra Guney Kore Ordusu ’na katıldı ve burada tankcı olarak hizmet verdi. Askerlik gorevinden sonra bir elektrik firmasında işe başlayan Lee, buradaki disiplinsiz davranışlarından oturu işten ayrıldı. Ardından ehliyeti olmamasına rağmen vinc operatorluğu işine girdi.
Zeki bir insan olarak dikkat ceken Lee, yeteneklerinden oturu burada goze girdi ve hayatını bir duzene sokmuş oldu. Ardından sıra evliliğe geldiğinde, iyi para kazanan bir muhasebeci ile evlendi. Bu evlilikten bir cocuğu olan Lee, beklenmedik bir donemde işinden ayrıldı. İşten ayrıldıktan sonra basit bir hırsızlık olayına karıştı ve bir yıl hapis cezası aldı. Eşi, Lee ’nin cocuğuna ve kendisine hem fiziksel hem de psikolojik şiddet uyguladığını ve işinden de alkole olan bağımlılığından oturu ayrıldığından bahsetmiştir.
İlk cinayet: 15 Eylul 1986
Lee, bilinen ilk cinayetini işlediğinde 23 yaşındaydı. İlk işlenen cinayet, zaten kırsal bir şehir olan Hwaseong ’un en kırsal bolgelerinden birinde, 15 Eylul 1986 ’da, mısır ve pirinc tarlalarının yakınında işlenmişti. Oldurulen kişi ise 71 yaşındaki Lee Wan Im adında yaşlı bir kadındı. Lee Wan Im, kızını ziyaret etmek icin evinden cıkmış ve donuş yolunda vahşice oldurulmuştu. Polis yaptığı incelemelerde kadının oldurulmeden ve olduruldukten sonra tecavuze uğradığını tespit etti. Zaten cinayet yerine gelen polislerin de gorduğu ilk şey yaşlı kadının ic camaşırları ile boğulmuş olmasıydı. Bu alışılmışın dışındaki cinayet hemen soruşturulmaya başlandı.
Henuz ilk vaka soruşturulurken 20 Ekim 1986 ’da ikinci bir cinayet daha yaşandı. Erkek arkadaşı ile goruştukten sonra donuş yolunda otobuse binen 25 yaşındaki Park Hyun Sook; daha otobuse binerken Lee tarafından takip edilmiş ve otobusten indikten sonra da yine aynı şekilde; ic camaşırı ile boğularak oldurulmuştu.
Seri cinayetlere karşı ilk onlemler alınıyor
Bu ikinci cinayetten sonra polis bolgeyi cembere aldı. Ozellikle geceleri fazladan polis devriyeleri oluşturuldu, kırsal yerler polis ablukasına alındı. Kadınlar artık tek başına sokağa cıkmaktan korkar olmuştu. Lee ’nin herhangi bir yaş kriteri bulunmuyordu. Biri 71 diğeri 25 yaşındaki iki kurbanın arasında bir kan bağı ya da ortak gecmiş bulunamadı. Katilin kurbanlarını secerken tercih ettiği 3 kriter vardı: Kadın olması, vaktin gece olması ve mekanın kırsal olması.
12 Aralık 1986 ’da evli bir kadın olan 25 yaşındaki Kwon Jung Bon, evinin onunde tecavuze uğramış ve corabı ile boğulmuş halde bulundu. Kwon, evi onunde oldurulen ilk kurbandı. İşte bu olaydan sonra bolgeye giriş cıkışlar tamamen yasaklandı.
Son cinayetten 2 gun sonra 14 Aralık 1986 ’da yine erkek arkadaşıyla buluşmadan donen bir kadın olan 24 yaşındaki Lee Kyo Sook ’un cansız bedenine ulaşıldı. Gariptir ki bu kez kurban, katilin elleriyle boğulmuş ve kurbanın elleri ic camaşırı ile bağlanmıştı. Diğer cinayetlerden farklı olarak bu kez kurbana tecavuz edilmemiş ve vajinal bolgesine bir şemsiye sokulmuştu. Olayı araştıran polis ve savcılar bu olay karşısında dehşete duşmuş, halkın uzerindeki panik ise artmıştı. Bolgeyi tamamen abluka altına almasına rağmen olayı cozemeyen Guney Koreli yetkililer, careyi ABD ve Japonya ’dan ozel yetkili ve alanında uzman kişiler cağırmakta aradılar.
Eşi benzeri gorulmemiş tedbirler
10 Ocak 1987 ’ye kadar Hwaseong sessizliğe gomuldu. Ardından bu sessizlik 19 yaşındaki Hong Jin Young ’ın okul cıkışında oldurulmesi ile bozuldu. Genc kız, tıpkı diğer kurbanlar gibi otobusten indikten sonra bir pirinc tarlası kenarında oldurulmuştu. Hikaye yine benzerdi; ağzına corapları sokularak boğulmuş, elleri ic camaşırları ile bağlanmış ve tecavuz edilmişti. Bu olaydan sonra erkek polisler otobus şoforu kılığında katil avına cıkmaya başladı. Kadın polisler ise katil ozellikle kırmızı elbiseli kadınları sectiği icin kırmızı elbiseler giyerek katili uzerlerine cekmeye calıştılar. Halk bu donemde kız cocuklarını okula gondermeme kararı aldı.
Beşinci cinayetten sonra Hwaseong ’da her 100 metrede bir polis devriye gorevi aldı. Bu gercekten de ciddi ve eşi gorulmemiş bir tedbirdi. Uygulanan sıkı tedbirler sayesinde 2 Mayıs 1987 ’ye kadar hic kadın cinayeti yaşanmadı ve ister istemez denetimlerde bir gevşeme başladı. Cunku polis artık kadınları korumak değil, katili bulmaya yoğunlaşmak istiyordu. İşte tam da bu gevşeme başlarken yine yağmurlu bir akşamda 29 yaşındaki Park Eun Joo olduruldu. Yağmurdan dolayı eşinin iş cıkışında ıslanmasına gonlu razı olmayan Park, eşine şemsiye gotururken cinayete kurban gitti. Diğer cinayetlerden farklı olarak Park ’da tecavuz izlerine rastlanmadı. Elleri iple bağlanmış ve olum şekli elle boğulmaktı.
2 Mayıs 1987 ’deki bu cinayetten sonra bolgede kadınların tek başına dışarı cıkması tamamen yasaklandı. Katil, polislerle resmen dalga geciyor, gozlerinin icine baka baka suc işlemeye devam ediyordu. Bu surecte bircok şupheli isim belirlenmiş olsa da dordu haric hepsi masumiyetini ispatladı. Dort şupheli ise; polisler tarafından sorgu esnasında cok yoğun şiddet gordu. Hatta bu şiddetin tacize kadar ilerlediği bile ifade ediliyor. Daha sonra polis raporlarına bu dort şuphelinin de intihar ettiği yazıldı. Zor bir surecten gecen Guney Kore ’de kimse bu dort şuphelinin olumu ile ilgilenmedi.
Radyoda calınan istek parca, yağmurlu hava, kırmızı elbise...
7 Eylul 1987 tarihine kadar bolgede alınan sıkı onlemler işe yaramış ve 4 ay boyunca tek bir kadına bile zarar gelmemişti. Bu esrarengiz cinayetler doneminde halkın kendi kendine bulduğu ipucları bile vardı. Tesaduf bu ya, tum cinayetler yağmurlu akşamlarda işlenmişti. Kadınlar genelde kırmızı elbiseliydi ve cinayetlerin işlendiği akşamlarda radyolarda calan bir şarkı vardı. Rivayete gore katil kurbanını oldurmeden once ya da sonrasında radyodan şarkı isteğinde bulunuyordu. Polis bu olayın da uzerine gitti, radyolardan bu şarkıyı isteyen kişilerin kayıtlarını istedi. Ama ne yazık ki şarkıyı her seferinde başka isimler istemişti. Polisin elinde halen net bir şey yoktu.
Yine de polisler bu dort aylık surecte yağmur yağan her akşam ve malum şarkının caldığı her gece sivil polisleri yem olarak kullanmış fakat katil bu yemlerin hicbirine duşmemişti. Belli ki katil kurbanlarını ozenle seciyordu ama polis kurbanlar arasında asla bir ilişki kuramadı. 7 Eylul ’de yağmurlu bir akşamda otobusten inen 54 yaşındaki Ahn Gi de diğer kadınlarla aynı kaderi paylaştı. Diğer kadınlardan farklı olarak corapları olmasına rağmen cebindeki mendil ile boğulan Ahn Gi ’nin vajinal bolgesine dilimlenmiş şeftali parcaları bırakılmıştı. Polis bu şeftali parcalarının ardındaki sırrı asla cozemedi.
En sonunda işe yarar bir ipucu
7 Eylul 1987 ’deki cinayetten sonra polis en nihayetinde işe yarar bir sonuca ulaştı. Polise gelen ihbar sonucunda bir otobus şoforu ve muavinin ifadesine başvuruldu. İfadelere gore aynı gece otobuse telaşlı ve ayakları camurlu bir erkek binmişti. İfadeler eşliğinde şuphelinin robot resmi cizildi. Cizilen bu resim halk ile paylaşıldı, her yere asıldı ama kimseden tek bir ihbar bile gelmedi. Neyse ki o gunden sonra Lee de korkmuş olacak ki kadın cinayetleri durdu. Polis de yeniden katili aramak yerine kadınları koruma pozisyonunu aldı ve ihbar beklemeye başladı.
Bir yıl suren sessizlik, 16 Eylul 1988 ’de sona erdi. Bolge halkı ve polisler katilin artık pes ettiğini ya da belki olmuş olabileceğini duşundu. Kimsenin aklına katilin 1 yıllık bir ara verebileceği gelmemişti. İşte tam da bu donemde sıradaki kurban Park Sang Hee oldu. 14 yaşındaki genc kız okulundaki yatağında olu olarak bulunmuştu. Polis, kurbanın uzerindeki bir kıl orneğinden oturu Yoon Sung Yeo adındaki bir adamı katil olarak ilan etti fakat ortada somut bir kanıt bulunamadı. Polis sorgusundaki ikna cabaları (!) sonucunda Yoon Sung Yeo bu ve diğer tum cinayetleri ustlendi. Polisler de bu sayede uzerlerindeki sorumluluktan kurtulup rahatladılar.
Hwaseong sakinlerine huzur haram
Yoon Sung Yeo muebbet hapis cezası aldıktan sonra Hwaseong ’da her şey normale donmeye başladı. Guney Koreli polisler hak ettikleri (!) kahraman unvanına kavuşurken bolge halkı da ozgurluğune kavuştu. Tabii bu ozgurluk sadece 2 yıl surdu. 15 Kasım 1990 tarihinde bu kez yağmursuz sisli bir gecede 14 yaşındaki Kim Mi Jung ’un cesedi bulundu. Genc kız okuldan eve donerken; elleri ve ayakları ic camaşırlarıyla bağlanıp, cantasındaki okul materyallerince sutyenine tuhaf cizikler atılmış ve tecavuz edilmiş halde bulundu. Bu cinayetten sonra bolgedeki genel kanı cezasını cekmekte olan Yoon Sung Yeo ’nun masum olduğu yonundedir ve polisler tekrar topa tutulmuştur. Bolge bu cinayetle birlikte yeniden korumaya alındı.
3 Nisan 1991 tarihinde ise Hwaseong ’daki son kadın cinayeti işlendi. 69 yaşındaki Kwon Soon Sang otobusten indikten sonra, tecavuze uğrayıp boğularak oldurulmuş olarak bulundu. Diğer cinayetlerden farklı olarak olay yerinde katilin ayak izlerine ve kan orneklerine rastlandı. Katilin kan grubu B RH (+) olarak acıklandı. Nedendir bilinmez bu cinayet gunduz vakti işlenmişti. Coğu kişi bu durumu katilin govde gosterisi olarak yorumladı. Cunku bu donemde polisler katilin korkak biri olduğunu, bu yuzden sadece kadınları oldurduğunu ve geceleri sectiğini acıklamıştı.
Yıllar suren sessizlik ve yeniden doğuş
3 Nisan 1991 ’deki cinayetten sonra Lee bir daha hic ortaya cıkmadı. Polisler de olayı bir şekilde Yoon Sung Yeo ’ya havale etmişti ve dosyayı kapattılar. Son iki cinayeti de kopya cinayet olarak değerlendirip Hwaseong Dosyası ’na almadılar.
Yoon Sung Yeo ’nun hukum giymesi bircok kişiyi rahatsız etti. Yargı ve guvenlik mensupları dışında da hic kimse gercek katilin yakalandığına inanmadı. İnanmayanlardan biri de Oscar odullu yonetmen Bong Joon Ho ’dur. Bong, 2003 yılında Memories of Murder adlı bir film cekti ve bu filmin sonunda da katilin bulunamadığını gosterdi. Guney Kore başta olmak uzere dunya genelinde epey ilgi goren bu filmden sonra kamuoyu baskısı oluştu. Guney Kore ’nin etkin partilerinden URI Partisi ’nin de girişimleri ile dava tekrar incelenmeye başlandı. Aradan yıllar gecmiş ve DNA teknolojisi artık daha gelişmişti. Kurbanlardan alınan dna ve sperm ornekleri incelendi ve en sonunda alınan ornekler cezaevinde bulunan bir mahkumun ornekleri ile uyuştu.
Lee Choon Jae yakayı ele veriyor
O gun Lee ’nin cezaevinde bulunma sebebi, 13 Ocak 1994 ’de uvey kardeşine tecavuz edip oldurmekti. Yani Hwaseong ’daki sessizliğin sebebi katilin cezaevinde bulunmasıydı. Lee uvey kardeşini oldurduğu icin once olum cezasına carptırılsa da temiz sicilinden oturu affedilmiş ve cezası 20 yıl sonra şartlı tahliye olabileceği şekilde muebbet hapis cezasına cevrilmişti.
Lee ’nin asıl suclu olarak ortaya cıkmasının ardından URI Partisi, Guney Kore ’deki davalarda zaman aşımı suresini 15 yıldan 30 yıla cıkarmak istemiştir. Cunku Lee her ne kadar 10 kişiyi oldurmuş olsa da, sucluluğu 2019 yılında yani son cinayetten 28 yıl sonra ispat edildiği icin dava coktan zaman aşımına uğramıştı. Lee, 10 kadın cinayeti ve Hwaseong ’da yaşattığı trajediden oturu 1 gun bile ceza almadı.
Lee Choon Jae ’nin dikkat ceken ifadesi
Guney Koreli yetkililer Lee ’nin olayla ilgili paylaştığı bilgileri duyunca tam bir şaşkına dondu. Hwaseong Olayları kapsamında Lee, bilinenin aksine 10 değil 14 cinayet işlemişti. Polisin diğer dort kadın cinayetinden haberi bile olmamıştı. Ayrıca Lee sadece 14 cinayet işlemekle kalmamış, 30 kadına da tecavuz girişiminde bulunmuştu. Dort kurbanın ve diğer 30 kadının isimlerinin Lee ile yapılan iş birliği cercevesinde tespit edildiği ama kadınların ailelerinin rızası alınamadığı icin isimlerinin gizli tutulacağı acıklandı. Lee, ifadesinin devamında polislerden ozellikle saklanmadığını, o donemde ifadesi alınan 22 bin kişiden biri olduğu ve bu ifadeye kurbanlardan birinin saatini takarak gittiğini acıkladı. Polisler bu detayı bile farketmemişti cunku Lee ’ye polisler sorgu sırasında sadece bazı kişiler hakkında bilgiler sormuş yani polisler sadece birkac kişiye odaklanmıştı. Lee, polislerin sıradan bir katil değil de olağanustu bir katilin peşinde olduğu icin kendisini yakalayamadıklarını soyledi. "Polisler eğer basit duşunmuş olsaydı coktan yakalanırdım cunku saklanmıyordum" dedi.
Yoon Sung Yeo ’nun masumluğu ispatlandı, artık ozgur
Hwaseong Olayları ’nda masum olmasına rağmen haksız yere hapis cezası ceken Yoon ise coktan ozgurluğune kavuştu. Yoon olay icin; “Polisler buldukları kıl orneğini adli raporlarda hile yaparak benimmiş gibi gosterdiler. Ardından sorgu sırasında işkence uygulayarak benim olmayan bir ifadeyi imzalattırdılar. Kendimi ispat etmem icin fırsat vermediler." dedi.
Lee verdiği ifade sırasında Yoon ’un yıllarca haksız yere cektiği cezadan oturu uzgun olduğunu belirtip ozur diledi. Lee ’nin ayrıca ozellikle ifade verdiği basınla paylaşılan tek cinayet Yoon ’un ceza almasına sebep olan 14 yaşındaki Park Sang Hee cinayeti oldu. Bu cinayet hakkında konuşan Lee; “aileleri icin uzgunum ama o gece oraya oldurmek amacıyla gitmemiştim, olaylar bir anda gercekleşti ve boyle bir sonla bitti” dedi.
Lee ’nin ozel hayatı hakkında Gunumuzde 77 yaşında olan Lee ’nin annesi, 2019 yılında verdiği roportajda oğlu icin; Oğlum iyi bir eğitim aldı, cevresindeki insanlar ile iyi iletişim kuran bir insandı, ta ki cok duşkun olduğu kız kardeşinin denizde boğulduğu gune kadar. O gun kız kardeşini kaybetmenin verdiği acı ile bir travma gecirdi ve bir daha asla eski Lee gibi olamadı. Ama yine de oğlumun Hwaseong Olayları ’ndaki katil olduğuna inanamıyorum." dedi.
Lee ’nin ifadesinden sonra yapılan acıklamada; ice donuk ve pısırık bir insan olduğu, askerlik doneminde orduya katılması ile oz guven kazandığı ve askerlikten sonra tekrar oz guvenini kaybetmemek icin bu sucları işlediği acıklandı. Ayrıca Lee ’nin empati sorunu yaşadığı ve bu sebeple cinayetleri işlerken zorlanmadığı, hatta rahatlıkla olay yerinde gezindiği bile acıklanmıştır.
Hwaseong Olayı ’nı bitirirken...
Bong Joon Ho verdiği bir roportajda; Gerceğin ortaya cıkmasından oturu cok memnun olduğunu ve bunda filminin de payı olmasından memnuniyet duyduğunu acıklamıştır. Hwaseong Olayı ’nı cozmek icin toplamda 2 milyon polis ve 180 bin dedektifin calıştığı acıklanmıştır. Adli kayıtlara gore Hwaseong Davası kapsamında 21 bin 280 kişinin ifadesine başvuruldu ve 40 bin kişinin parmak izi orneği alınmış fakat hicbir netice alınamamıştı. Guney Koreli yetkiler konuyu zamanında cozemedikleri ve yanlış suclamalardan oturu ozur dilemişlerdir. Lee 1995 yılında uvey kardeşini oldurduğu icin aldığı cezadan oturu 20 yıl sonra şartlı tahliye olabilecek şekilde muebbet hapis cezası almıştı. Yani Lee bugun şartlı tahliye hakkı bulunan bir mahkumdur fakat Lee verdiği ifadede kotu şohretinden ve halkın tepkisinden cekindiği icin hicbir zaman şartlı tahliye talebinde bulunmayacağını acıkladı.