SOSYAL FOBİ - SOSYAL ANKSİYETE – UTANGACLIK - SOSYAL SIKINTI
Sıklıkla ergenlik doneminde başlayan ve kucuk duşeceği ya da aşağılanacağı, eleştirileceği korkusuyla sosyal ortamlardan ya da performans gerektirecek ortamlardan kacınmayla seyreden bir durum olarak tanımlanabilir. Kişi surekli olarak bu ortamlardan kacınır ya da sıkıntı ile bu duruma katlanır (carpıntı, ses titremesi yuz kızarması, el titremesi, terleme, vs)
Genelde sadece sosyal ortamlarla sınırlı olan bu durum daha kucuk yaşlarda ortaya cıkmışsa ve cok yaygınsa bu duruma cekingen kişilik bozukluğu adı verilmektedir.
Sosyal fobi belirtileri / Sosyal fobide en sık gorulen korkular;
Toplulukta konuşma-seminer verme, başkalarına tanıştırılma, yetkili kişilerle tanışma, telefonda konuşma, misafir kabulu, izlenme(imza vs), kusma korkusu, altına kacırma, kızarma korkusu, titreme korkusu, yemek yeme, alışveriş gibi daha bir cok durumda ortaya cıkabilir.
Sosyal fobi sonucları:
Akademik ve mesleki kayıplar, sosyal cevre kaybı, maddi bağımlılık, bedensel şikayetler, depresyon, intihar riski ve coğunlukla rahatlamak icin başlanan alkol ve madde bağımlılığı.
Sosyal fobi tedavisi (sosyal fobinin kesin tedavisi var mı?) Sosyal fobi duzelirmi?
Sosyal sıkıntısı olanlar icin asıl korku kucuk duşmek, suclanmak olduğundan, başka birinden yardım almak oldukca guctur. Diğer bir grup ise bu durumu bir “zayıflık” gibi gorduğunden bunun bir hastalık olduğunu duşunmez ve yardım aramaz.
Bu hastalık kesinlikle tedavisi olan, birkac seansta kişilerin oldukca rahatlayabildikleri bir durumdur. Onerim hemen bir danışma alarak bu kişilerin hak ettikleri mutluluğa kavuşmalarıdır.
Bir başlangıc olarak sosyal sıkıntılı insanlara bazı rahatlatıcı haklarını hatırlatmak isterim.
Sosyal fobiklerin kullanmaları gereken hakları:
1-Davranışını izah etmek ya da mazeret gostermek zorunda olmama hakkı
2-Diğer kişilerin sorunlarına cozum arama ya da aramama hakkı
3-Kişisel goruşunu değiştirme hakkı
4-Hata yapma hakkı
5-Bilmiyorum deme hakkı
6-Mantıksız karar verme hakkı
7-Anlamadım deme hakkı
8-Beni ilgilendirmiyor ya da sana ne deme hakkı
9-Sosyalleşmek kendini sevdirmek uğruna caba gostermeme hakkı.
10-Derin nefes alma hakkı
11-Ofkelenebilme / sınır koyma hakkı
12-Sıradan olma hakkı
COK ONEMLİ**********************
Bunlara ek olarak tedavide kişiye kendisinin aslında ne kadar yargılayıcı ve suclayıcı olduğu ve bunu nasıl yansıttığı gosterilir. Kişiye doğru nefes almayla birlikte merkez kavramı farkettirilir. Yani merkezinde guvendesin ancak merkezin başkalarıyla olan ilişkilerin ise sallanır, korkar, suclu hissedersin. Başka bir deyişle okyanusun dibi her zaman dingindir. Yuzeydeki dalgaları yaşamın ozu gibi algılamaktan vazgectiğinde zaten huzur ve guven kendiliğinden oluşur.
Psikoterapist - Psikiyatrist Mehmet Levent soylu




[h=2]İstanbul Psikiyatri uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]