Sorunlu ilişkiler, biten aşklar, surekli ayrılıklar...Hayatınızda karşınıza surekli benzer olaylar, durumlar, size benzer şeyler hissettiren insanlar cıkıyorsa bunun mutlaka bir sebebi vardır. Olaylar, durumlar, kişiler aracılığıyla evren size sizinle ilgili birşeyleri aynalamaya calışıyordur. Kendinizle ilgili birşeyleri fark etmenizi ve değiştirmenizi sağlamaya calışıyordur. Başınıza gelen olayın, durumun iceriğine takılırsanız evrenin size sunduğu fırsatı ıskalamış olursunuz.
Ve evren benzer olayları, durumları, insanları gondermeye devam eder. Bunu bir ornekle acıklayalım. İlişkilerinizde iyi niyetinizi surekli kullanan, sizi somuren, kandıran, size yalan soyleyen, bir şekilde sizi aldatan insanlar mı cıkıyor surekli karşınıza? Kendinizi kullanılmış, kandırılmış, terk edilmiş, tercih edilmemiş bir konumda mı buluyorsunuz surekli? "Neden ben?", "Neden hep beni buluyor boyle insanlar?" diye soruyor ve sebebi bulamıyor musunuz bir turlu?
Bu ve bunun gibi tekrar eden dongulerin nihai hedefi oteki insanlarla olan ilişkinizde sizin kendi davranışlarınıza, secimlerinize olan farkındalığınızı arttırmak ve saydığımız ozellikteki insanları ne yaparak, nasıl duşunerek, neye/nelere inanarak kendinize doğru cektiğinizi fark etmenizi sağlamaktır.
Eğer bu farkındalığa sahip olursanız bu gibi insanlar hayatınıza giremez hale gelecektir. Cunku artık size cekici gelmeyeceklerdir. Sizden yayılan enerjiyle onlardan yayılan enerji ortuşmeyecektir. Bu sebeple hayatınızda tekrar eden donguleri iyi takip ve tespit etmeye calışın. Onları başınıza gelen belalar, dertler olarak değil, size kendinizle ilgili birşeyleri gostermek, fark ettirmek, oğretmek icin gelen oğretmenler olarak gorduğunuzde herşey değişecektir. Hayatta kurulan ilk ilişki, ilk bağ anneyle kurulandır.
Bundan sonra kurulacak olan tum ilişkiler bu bağın tekrarı olacaktır. Şimdinin yetişkini cocukken bir sebepten dolayı annesi tarafından terk edilmişse eğer (anne olmuş olabilir, anne-baba boşanmış ve anne cocuğu gormek istemiyor ya da cocuk anneye gosterilemiyor olabilir, annenin doğum sonrası psikolojisi bozulduğu icin cocuğa yeterince ilgi gosteremiyor olabilir, anne eşinden boşanmış, başkasıyla evlenmiş ve ilk evlilikten olan cocuğuyla ilişkisini kesmiş olabilir...) bundan sonraki hayatını o terk edilme travmasının golgesinde yaşayacağını soylemek yanlış olmayacaktır. Bu kişi bir erkekse eğer kendisini terk edebilecek kadınlar kendisine cazip gelecek ve/veya guvenilir bir partner bulduğunda ise ona gosterdiği davranışlarla terk edilmesine zemin hazırlayacaktır.
Bu kişi bir kadınsa eğer kendisini duygusal acıdan manipule eden, kullanan, anlayışsız, bencil ve talepkar erkekleri hayatına cekecek ve bilincdışında en cok korktuğu terk edilmeden kacınmak icin uysal, itiatkar, idare edici bir pozisyonda ilişkiyi yurutmeye calışacaktır. Ya da gecimsiz, aksi, anlayışsız, bencil ve talepkar tutumlarıyla partnerini kendisinden soğutacak ve terk edilmesine zemin hazırlayacaktır. Bir cocuğun kaderi anneyle kurulan ilk ilişkinin, ilk bağın kalitesine gore bicimlenecektir.
Peki kotu bir cocukluğu değiştiremeyeceğimize gore yapılacak hicbirşey yok mudur? Vardır!Yazgımıza meydan okumak icin en onemli silahımız farkındalıktır. Farkındalığımızı arttırarak kaderimize kendimiz yon verebiliriz. Anneyle kurulan ilk ilişkinin esaretinden farkındalığımızı kullanarak kurtulabiliriz. Farkındalığınızı arttırmanın en guvenilir yolu ise psikoterapi surecine girmenizdir. Herkese ozgurluk ve farkındalık diliyorum.
Uzm. PsikologFatma Efe
Not: Serap Sozen'den alıntılar ile desteklenmiştir.
[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Sorunlu ilişkiler, biten aşklar, surekli ayrılıklar...
Sağlıklı Yaşam0 Mesaj
●36 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Sağlık Forumları
- Sağlıklı Yaşam
- Sorunlu ilişkiler, biten aşklar, surekli ayrılıklar...