Problem mevcut durum ile olması gereken durum arasındaki farkın bulunması olarak adlandırılabilir. Kişi tarafından algılanan bu farkın fark edilmesi durumunda bir problemin varlığından bahsetmek mumkun olur. Aksi halde kişiyi rahatsız etmeyen ya da yaşamının işlevselliğini bozmayan farklar bir sorun olarak karşımıza cıkmaz.
Anne-baba- cocuk ilişkisinde genellikle problem, anne ve babalar tarafından davranışın kabul edilebilir veya kabul edilemez oluşu ile ilişkilendirilir. Hangi davranışın kabul edilebilir, hangi davranışın kabul edilemez oluşunu belirleyen tek başına davranışın kendisi değildir. Davranışın sergilendiği ortam, cocuğun yaşı, anne ve babanın o anki duygu durumu da kabul edilemez faktorlerdendir.
İşte bu kabul edilemez davranışlar aslında cocuğun değil anne –babanın problem durumudur. Bir problem esnasında bu durum ‘’kim icin sorun?’’ ya da ‘’kime ait problem?’’ gibi soruları oncelikle kendinize sorarak işe başlayabilirsiniz. Eğer durum sizin icin sorunsa o zaman cocuk cozmek istemicektir. Cunku onun icin problem değil hatta keyif bile alıyor olabilir. Tabi bu demek değil ki sorun cocuğun değilse karışmayalım. Sadece uygun yontem kullanılırsa her cocuk bir şekilde ebeveynin dediğini yapabilir sadece cocuğun kalbini zihninine uygumn yontemi bulmak gerekir. Orneğin cocuk 30dk. tablet oynadı anne oyunu bırakmasını istiyor cocukta devam etmek istiyor. Anne cocuğuna ''Sana oynama dedim hic sozumu dinlemiyosun, ne yaramaz cocuksun'' gibi negatif cumlelerle uyarırsa cocuk tableti bırakmaz. Ama 30dk. tablet oynadın şimdi Sen'inle saklambac oynamak, parmak boyası yapmak veya parka gitmek istermişim? Dediğinde cocuk mutlaka birini secer ama siz oynama dedikten sonra daha eğlenceli bir alternatif sunmazsanız tabiki bırakmaz. Terapiye gelen bircok cocuğun ebeveynlerinin cocuklarıyla oyun oynamadıklarını veya sohbet bile etmediklerini goruyoruz. Ebeveyn “Cok yoğun calışıyorum 8 de eve geliyorum cok yorgun oluyorum ve hic enerjim yok veya ev hanımı tum gun evde” Ben oyun oynamayı sevmem. Nasıl oynamaksa Kendi kendine oynasın .Ben cocukken kendim oynardım “ gibi şeyler soyluyorlar ve ben şaşkınlıkla bakıyorum. Acaba ne icin calışıyoruz temel ihtiyaclar ve giderler ici Eeee ben cocuğumla eşimle keyifli vakit geciremiceksem ne yapacam parayı. Cocuğumun geleceği icin yatırım yapıyorum der ebeveynler. Cocuğa bırakılacak en buyuk yatırım sevginiz onunla gecirdiğiniz keyifli zamanlar ve anılar. Eğer cocuk sevildiğini hissediyorsa evde guvenli Mutlu bir ortam varsa sınırlar belliyse, kendine guvenli sevecen ve ayakları uzerinde duran bir birey olur. Eğer birey olursa bir meslek sahibi olur parasını kazanır ve kendi yarınını yapar. Benim gorduğum bizler cocuğa ev bırakalım araba bırakalım para bırakalım Avrupa'da YOK. Bizde niye var cunku cocukları buyutmuyoruz. 40 yaşında birsuru ana kuzusu insanlar goruruz birey olmamıştır. Bir olmadan nasıl birlikte olunur. Nasıl yuva kurulur? Yapışık bağımlı mutsuz işini sevmeyen bir suru insan var benim etrafımda! Ebeveyn olarak hic duşundunuz mu nasıl bir cocuk yetiştiriyorsunuz?
Bağımlı, icine kapanık, pasif, kendine guvensiz
Prens, prenses,her istediği olan , kuralsız, dikkati dağınık , hareketli
Kendine guvenli kurallara uyan başarılı Mutlu
Hangisi?
Yada nasıl yetiştirmek isterdiniz? Bence bunları duşunmek lazım.
Sorunlu cocuk yoktur! Ebeyn tutumlarından kaynaklı sorun yaşayan cocuk vardır. Bence once ebeveynler eğitilmeli!
Peki sorun cocuğa ait bir sorunsa once ondan problemini tanımlamasını, sonra bu konuda kendisinin ne duşunduğunu ve en son olarak ne hissettiğini paylaşmasını isteyebilirsiniz. Tabi yaşına uygun cumlelerle oğut vermeden,azarlamadan bağırmadan yapıcı bir şekilde.
İşte kilit nokta; once bir durumu saptamak, sonra duşunce oruntusunu ortaya cıkarmak ve bu durumun kişide yarattığı duygulanımı ortaya sermektir. Bu sıra dizimi oldukca onemlidir. Cocuğa yaşanan bir olay sonrasında duygularından once duşuncelerini sormak aslında duyguları yoneten şeyin duşunceler olduğunu fark etmesini sağlar. Ardından bu probleme karşı ne tepki verdiğini ya da ne gibi bir cozum yolu duşunduğunu sizinle paylaşmasını isteyebilirsiniz. Bu probleme karşı başka ne yapabilirsin ya da eylem gercekleşmiş ise bundan başka ne yapabilirdin? şeklinde sorular ile cocuğunuzun duşunme becerisini geliştiren aynı zamanda problemini sahiplenen ve buna uygun cozum yolları geliştiren birey olarak yetiştirmiş olursunuz. Ve en son olarak cocuğunuzun bulduğu yontemin gelecekte etkisinin neler olabileceği uzerinde de konuşmalı ve olası sonucları tahmin ederek ongoru sergileme becerisi kazandırabilirsiniz.
Anne babaya karşı bağlanma problemi yaşayan cocukların genellikle kucuk yaşta anne babası tarafından problemleri sahiplenen bireyler oldukları terapi esnasında aldığımız veriler arasındadır. Bu yuzden cocukta sorumluluk bilinci kazandırmak ve gelecekteki ilişkisinde guvenli bir bağlanma stili oluşturması adına cocuğunuza bu sorumluluğu vermeli ve problemi sizinle paylaşana dek mudahale etmemelisiniz. Orneğin; arkadaşlarıyla tartışırken onu gozlemlediğinizde ‘’Hadi bakalım ozur dile barışın, kavga etmeyin’’ yerine ‘’Problem nedir? Bu durumu her ikinizde uzulmeden başka nasıl cozebilirsiniz?’’ şeklinde yaklaşarak duşunen koltuğa cocuğunuzu oturtmalısınız. İlk cumlede dikkat ederseniz cocuğunuz değil siz duşunuyorsunuz ve siz cozum yolu buluyorsunuz hatta problem size ait değilken sahiplendiniz bile.
Şimdi sizlere problem cozme basamaklarını daha detaylı bir şekli ile paylaşacağım.
1.Adım: Sorunun ne olduğunu tanımlayın.
Ne oldu? Sorun nedir?
2.Adım: Duşunceleri acıklığa kavuşturun?
Ne duşunerek oyle yaptın? Sen boyle yapınca sonuc ne oldu?
(5 yaşından kucuk cocuklara olabildiğince basit ve kısa cumle kurmak daha işlevsel olacaktır)
3. Adım: Duyguları tanımlatın.
Ne hissettin?
4. Adım: Sonuclarla ilgili duyguları acıklığa kavuşturun.
Bu sonuc karşısında sen ne hissettin?
(Orneğin; senin oyuncağını alınca ne hissettin?)

5.Adım: Cocuğu alternatif cozumler uretmeye teşvik edin.
Bu sorunu cozebilmek icin farklı bir cozum yolu duşunebilir misin?
(Her ikinizin de uzulmeyeceği farklı bir yol bulabilirsin. O yol ne olabilir?)
( 5 yaşından kucuk cocukların cozum bulabilmesi icin sizin kucuk yardımlarınıza ihtiyacı olabilir.)

6.Adım: Cocuğu her cozum yolu icin değerlendirmeye teşvik edin.
Bu iyi bir fikir mi?
Eğer iyi bir fikir ise git ve bunu dene.
7. Adım: Cocuğunuzun duşunmuş olmasından ovguyle soz edin.
Cozum işe yararsa ‘’Her şeyi kendin duşundun, tebrik ederim .’’
Eğer cozum işe yaramazsa ‘’Farklı bir şey duşunmelisin. Senin iyi duşunen biri olduğunu biliyorum.‘’ şeklinde yaklaşabilirsiniz.
Cocuğu anlamak en temel şey bence.Onların dunyası, yetişkinlerin dunyasından cok farklı!Bence coook daha masumlar ve yaratıcılar.
Cocukları ne kadar anlıyoruz?
cocuklar gibi duşunmeden,onların dunyasını anlamadan sorunları cozemeyiz.Cocukları anlamak icin o yaşlarınızı hatırlayın. Neler duşunurdunuz? Neler yapardınız? Hangi oyunları oynardınız? Boyle duşunduğunuzde bir cok sorunu cozebilirsiniz.

[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]