Cocuklarda ozellikle gelişme cağında daha sık ortaya cıkan omurga eğrilikleri yani skolyoz, tedavi edilmediği durumlarda ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Omuzlar arasındaki yukseklik farkı, omurgada “S” şeklinde kıvrımlar skolyozun ilk işaretleri olabiliyor. Belli bir derecenin uzerine cıkan ve eğriliklerin ilerlediği durumlarda cerrahi tedaviye başvurulurken, erken teşhis edilen skolyoz vakaları fizik tedavi, korse kullanımı ve ozel egzersizlerle duzeltilebiliyor.
Omurga Eğriliği – Skolyoz Nedir?
1. Omurga eğriliği nedir?
Omurga eğriliği yani, skolyoz tanımıyla omurganın tam olarak duzeltilemeyen yana yatışı ifade edilmektedir. Tıpkı bir ağacın gelişimi sırasındaki eğilmesiyle paralel olarak insan omurgası da gelişim evresinde “dış kuvvetler” e acıktır ve bu da ceşitli eğilmelere yol acabilir. Ancak bir omurun sadece diğer omur uzerinde hafifce eğilmiş olması skolyoz olarak tanımlanamaz. Skolyoz olan kişide eğilen bolgedeki omur diğer omur uzerinde sağa veya sola doğru rotasyona uğramış “ yani sağa veya sola donmuştur”.
2. Omurga eğriliği ne tur belirtiler verir?
Kotu postur yani duruş bozukluğuyla karıştırılmaması gereken skolyoz;
• Kurek kemikleri ve omuzlar arasında yukseklik farkı
• Omuz ve kalcanın orantısız goruntusu
• Kalcanın bir tarafının yuksek diğer tarafın alcak gorulmesi.
• Sırtta horguc goruntusu oluşması.
• Kollar yanlara sarkıtıldığında, bir tarafta kolla govde arasında daha fazla boşluk oluşması
• Kafanın izduşumu leğen kemiklerinin ortasına denk gelmemesi gibi vucutta asimetri belirtileri verebilmektedir.
3. Omurga eğriliği neden olur?
Skolyozun cok ceşitli nedenleri olabilir. Sinir ve kas hastalıklarına bağlı skolyoz gelişebilir. Metabolizma rahatsızlıklarına bağlı ya da doğuştan omur ve kaburgaların yanlış gelişimine bağlı skolyoz oluşabilir.
Yapılan araştırmalar sonunda skolyozun en cok gozlenen tipinin “idiopatik” ( latince: kendiliğinden gelişen) olduğu saptanmıştır. Bir ile ikinci yaşlarda ortaya cıkan skolyoz idiopatik infantil skolyoz, dorduncu ve altıncı yaşlarda ortaya cıkan skolyoz juvenil idiopatik skolyoz, on ile ondorduncu yaşlarda ortaya cıkan skolyoz ise idiopatik adolesan skolyozu olarak tanımlanır.
4. Skolyozu onlemek icin neler yapılabilir?
Skolyoz tedavisinde uygulanacak yontemler hastanın yaşına, eğriliğin buyukluğu ve tipine, ilerleme hızına gore değişmektedir. Klasik olarak uc yaklaşım uygulanmaktadır.
İzlem : 25 derecenin altında skolyozu olan hastalar mudahale edilmeden 4-6 ay aralarla takip edilirler.İskelet yapısı tam gelişmiş, buyumesi tamamlanmış kişilerin takibi daha seyrek yapılabilir.
Korse : – 25-30 derece eğrisi olan hala eğriliği artan hastalarda
– 20- 29 derece arasında eğrisi olan ve onunde en az 2 yıl buyume suresi olan hastalarda korse uygulaması tercih edilmektedir.
Egzersiz : Bobath , Vojta, Katharina Schroth teknikleri gibi tekniklerin yanında klasik germe ve guclendirme egzersizleri de uygulanabilir. 15 derecenin uzerinde skolyozu olan cocuklarda 7 yaşından itibaren ve 40 derecenin uzerinde skolyozu olan erişkinlere egzersiz tedavisi verilebilir. Yapılan calışmalarda 60 dereceye kadar olan skolyozlarda egzersiz tedavisinin başarılı olduğu gosterilmiştir.
Cerrahi : 45 derece ve uzerinde eğrisi olan ve eğrisi artan hastalara cerrahi girişimler onerilmektedir.
5. Korse yardımıyla skolyozu tedavi etmek mumkun mu?
Korse kullanımının başarısı iki temel noktaya dayanır. Birinci nokta sorumlu doktor ve ortopedi teknikeri tarafından hastaya en uygun korsenin hazırlanmasıdır. İkinci nokta ise hastanın korseyi kullanma sureleri ve şekillerine disiplinli bir şekilde uymasıdır. Burada en buyuk zorluk ergenlik cağındaki genclerde ( ozellikle genc kızlarda) kozmetik onceliklerin belirmesi ve korse kullanımının arkadaş cevresi tarafından kabul gormemesidir.
Genelde 40 dereceye kadar olan skolyozların korse kullanımından fayda gorduklerine dair bilgi bulunmakla beraber daha yuksek derecelerdeki skolyozlarda da gunumuzde korse kullanılabilmektedir. Cobb acısı 20 derece olan ancak hızlı ilerleme bekleyen hastalarda ( ergenlik doneminin henuz başındaki hastalar) ile ergenlik doneminin sonuna gelmiş ancak 40 derece skolyozu olan hastalar ile bir senede 20 dereceden fazla kotuleşme kaydeden hastalar korse adaylarıdır.
Korseler kişi uzerinde fiziksel ve psikolojik yuk oluşturmaktadır. Bu yuklerin ozellikle aile tarafından bilinmesi ve paylaşılması onemlidir. Alışma evresinde korse hemen gunde 23 saat takılamayabilir. Aralarda korsenin bantları 15-20 dakika gevşetilerek derinin uzerinde basınc bolgeleri oluşması engellenebilir. Eğer gece uykusu bozulmuşsa 3 gece korse kullanımına ara verilip tekrar başlanabilir.
6. Omurga eğriliği icin nasıl bir cerrahi operasyon yapılır?
Butun konservatif yaklaşımlara rağmen Cobb acısı artış gosteriyor ve 50 derecenin uzerine cıkıyorsa ameliyat yapılmalıdır. Ameliyata sadece grafideki acıya bakılarak değil , hastanın psikolojik ve sosyokulturel durumu da değerlendirilerek karar verilmelidir. Cunku ergenlik doneminde ortaya cıkan skolyozlar genelde kalp akciğer sistemine zarar verecek noktaya gelmez.
Skolyozda temel olarak iki yaklaşım benimsenmektedir. Bunlar arka girişim ve on girişimdir. Arka girişimde sırt bolgesi kullanılmaktadır. Operasyondan sonra omurganın hareket kabiliyeti daha azdır. Ancak sonrasında genelde korse kullanımı gerekmez. Onden yaklaşımda ise kol altı bolgesinden goğus kafesi kaldırılarak mudahale edilir. Bu operasyonun dezavantajı operasyon sonrasında korse kullanımı gerektirmesidir. Avantajları ise omurganın daha hareketli kalmasının sağlanması, ve dikiş izlerinin kol altında kalması dolayısıyla daha estetik gozukmesidir.
7. Omurga eğriliği ameliyatından sonra hastanın dikkat etmesi gerekenler nelerdir?
Her ameliyatın riski olduğu gibi skolyoz ameliyatlarının da belli risk oranları bulunmaktadır. Bu oran % 5 civarındadır. Herhangi bir komplikasyon cıkmazsa 14 gun icinde hasta taburcu olabilir. Ameliyat sonrası gozlenebilecek istenmeyen sonuclar aşağıdaki şekildedir:
• Enfeksiyonlar , antibiyotik kullanımıyla kontrol altına alınabilir.
• Kanama sonrası solunum sıkıntısı, kan drenajıyla giderilebilir.
• Takılan vidalar veya enstrumentasyonda kopmalar olması, ikinci bir ameliyat gerektirir.
• % 1’in altında gozlenen sinir felcleri (genellikle geri donuşumludur)
8. Omurga eğriliği gunluk yaşamı nasıl etkiler?
Eğriliğin kendisi ve uygulanan tedavi yontemleri ergenlerde duygusal problemlere veya kendine guvenin azalmasına neden olabilir. Eğriliğinin derecesine bağlı olarak vucutta şekilsel bir bozulma soz konusudur. Eğrilik derecesi arttığında solunum problemleri oluşmaya başlar ve enerji harcama kapasitesi duşer. Eğriliğin 80 derece ve ustune cıktığı durumlar hayati fonksiyonlarla ilgili sıkıntıları da beraberinde getirecektir.
9. Sportif faaliyetler ne kadar kısıtlanmalıdır?
Genel kanı skolyozlu hastaların sportif faaliyetlerden cekilmeleri yonundedir. Ancak yapılan araştırmalar bu yonde kanıt sunmamaktadır. Munster universitesinde yapılan bir calışmada 150 skolyozlu oğrenciden 100’u okuldaki sportif faaliyetlere devam etmiş, 50’si ise bu faaliyetlerden cekilmiştir. İki grup sonradan karşılaştırıldığında aralarında acı artışı konusunda bir fark gozlenmemiştir.
10. Hamilelik skolyozu etkiler mi?
Hamileliğin skolyozu etkilemediği genel bilgidir. Ancak bazı calışmalarda 23 yaş altındaki hamileliğin skolyoz acısını artırabildiği gozlemlenmiştir. Bu sebeple skolyozlu hastalara 30 yaşından sonra hamile kalmaları tavsiye edilmektedir. Yapılan ameliyatların da hamilelik surecini etkilemedikleri belirtilmiştir.
11. Skolyozlu hastaların ileri yaşlarda kas ağrıları olur mu?
Tıpkı skolyozlu olmayan hastalarda olduğu gibi skolyozlu hastalarda da kas iskelet sistemine bağlı ağrılar yaşla beraber artar. Ancak skolyoz acısıyla ağrı duzeyi arasında doğrusal bir ilişki yoktur. Yani 100 derecelik omurga eğriliği olan bir hastada cok az ağrı olabilirken 45 derece eğriliği olan 55 yaşındaki kişide cok daha fazla ağrı olabilir.
12. Skolyozlu hastaların kalp ve akciğeri ne derecede etkilenir?
Bu konu gercekten skolyozlu hastaların en cok cekindikleri konular arasındadır. 90 derecenin altındaki skolyozlarda genel olarak kalp ve akciğeri etkileyecek sorunlar ortaya cıkmaz. Başka kalp akciğer problemleri olan kişilerde skolyoz bu problemlerin ağırlığını artırabilir. Ancak derecesi 100’un uzerinde olan hastaların bile yaşam surelerinin kısaldığına dair duşuncelerden kurtulmaları gerekir.
13. Skolyozlu hastalarda psikolojik sorunlarda artış olur mu?
Skolyozlu hastaların hastalıkları karşısında verdikleri tepkiler cok ceşitlidir. Kimi hasta bu tanı karşısında yıkılırken, kimi de skolyozunu tek başına duzeltebileceğine inanmaktadır. Psikolojik yakınımları etkileyen en onemli sebeplerden biri kozmetik gorunumdur. Ancak skolyoz acısıyla psikolojik yakınmalar arasında doğrudan bir ilişki saptanmamıştır. Yapılan bir calışmada skolyozlu erkeklerin kızlara gore daha cabuk depresyona girdikleri ve ozguvenlerini kaybettikleri saptanmıştır.
14. Skolyozda egzersiz bir tedavi seceneği midir ?
Klasik yaklaşım skolyozda egzersiz tedavisinin sadece destek amaclı olduğunu one surmektedir. Ancak ozellikle gunluk yaşam aktivitelerini icine alan egzersiz programlarının başarılı olduğuna dair yayınlar bulunmaktadır. Katharina Scroth metodu skolyoz rehabilitasyonundaki diğer metodlardan (or: Vojta) daha fazla serbestlik tanıyan bir metoddur. Orneğin Vojta metodu 10 yaşından onceki cocuklarda uygulanamazken Katharina Schroth metodunda boyle bir kısıtlama yoktur.
[h=2]İstanbul Fizik Tedavi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Skolyoz nedir, skolyuzu onlemek icin neler yapmalıyız ?
Sağlık0 Mesaj
●33 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Skolyoz nedir, skolyuzu onlemek icin neler yapmalıyız ?