Ciddi tanımları bir yana koyarsak moda tam anlamıyla tekerrurden ibarettir diyebiliriz

Klişe bir tanımla da moda ''herkesin kendisine yakışanı giyinmesidir'' tanımını yapsak bile aslında gercekler boyle değil. Bkz. yazının tamamı!!!
MODAYI TAKİP ETMEK ZORUNDA MIYIZ?
Elbette ki sadece moda olduğu icin beğenmediğimiz bir tarzı giyinmek zorunda değiliz. Ancak ister istemez vitrinlerde bizi bekleyen renkler, modeller o senenin modasını yansıtıyor. Durum boyle olunca eninde sonunda severek ya da biraz da mecburiyetten tercihlerimiz yeni tarzlardan olabiliyor.
Buraya kadar her şey normal. Bizim değinmek istediğimiz konu moda ne olursa olsun sizin tarzınız hep basenleri kapatmak veya ust govdeniz icin bol kıyafetler tercih etmek mi? Genetik ozelliklere bağlı olarak kadınlarda ''elma' (ust govdenin alt kısma gore daha geniş olması) veya ''armut'' (kalca, basen ve bacakların daha kalın veya iri olması) vucut şekilleri vardır. ''Kendine yakışan'' giyim tarzını belirlerken aslında her zaman dikkat edilen şey ince ve guzel olan vucut bolumunu ozgurce giydirmek, daha kalın veya kilolu olan kısımları kapatmaktır. Bunun kader olduğuna inanıyorsanız yazının geri kalanını okumanıza gerek yok

VUCUDUMUZ MODAYI NASIL TAKİP EDECEK?
Moda dinamik, moda değişken, moda yenilikci, moda bazen de kendini tekrar eden. Peki ya vucudumuz? ''Yandık bu sene yuksek bel pantolon yeniden moda olmuş doğumdan sonra kalan bu gobek ile hayatta giyemem'' demek istemiyorsanız ipin ucu kacmadan yakalamalısınız. Bir coğumuz annelerimizden ''ben evlendiğimde 45 kiloydum'' veya ’’eskiden oyle guzel giyinirdim ki'' cumlelerini duymuşuzdur. ''Peki anneciğim şimdi neden 70 kilosun?'' bu kader değil! İnsanların yıllar gectikce artan yeni kilolarına adapte olmaları en buyuk sorun. Artan her yeni kiloya gore ''kendine yakışanı'' giyinmeye calışmanın gercekte, kilo alan yerleri ortmeye cabalamak olduğunu anladığımızda gercekle yuzleşiriz. Aslında hedef her zaman ''sıfır beden'' olmak ya da ''cok zayıf gorunmek'' yerine ideal ağırlığı omur boyu koruyabilmek olmalıdır. Boylece hem vucudunuz modaya uyar hem de ''kendinize yakışanı '' bulmanız her moda da mumkun olur.
BOLGESEL YAĞLANMA PROBLEMİ OLANLARA ONERİNİZ NEDİR?
Bolgesel yağlanma genellikle vucut şeklimiz ile yakından ilgilidir. Beslenmede yapılan hatalar, spor yapmamak her vucut tipinin yatkın olduğu bolgesinden yağlanma problemi olarak karşımıza cıkabilir. Oncelikle kişiye ozel sağlıklı beslenme programları ve spor ile yola cıkabiliriz. Ancak coğu zaman sadece beslenme programları ve spor yetmeyebilir. Her ne kadar ideal ağırlık ve normal yağ yuzdeniz olsa da hala basenlerinizden veya bel cevrenizden memnun olmayabilirsiniz. Bu noktada size farklı secenekler sunabiliyoruz. Cerrahi olmayan incelme yontemleri ve cerrahi yontemler.
Etkinliği bilimsel araştırmalar ile kanıtlanmış ağrısız, pratik, temel prensip olarak yağ hucresini yok etmeye yonelik cihazlar uygun koşullarda, doğru programlar ile kombine edildiği zaman yağlanma problemi olanlarda yuz guldurucudur. Kimi zaman ultrason dalgası ile kimi zaman soğuk uygulama eşliğinde akustik ses dalgası ile calışan cihazlar kullanılabiliyor. Ameliyatsız vucut şekillendirme yontemlerinin, kişinin problemine ne derece yardımcı olabileceği konusunda, gercekci davranılması onemlidir. Cerrahi yontemlerden liposuction (yağ cekme), abdominoplasti (karın germe), meme kucultme operasyonları bolgesel vucut şekillendirmede sıklıkla tercih edilmektedir. Gelişen teknoloji ile ozellikle liposuction teknikleri gunumuzde oldukca ilerlemiş ve konforlu hale gelmiş durumda . Bu noktada doğru zamanda doğru bolgeye yapılacak cerrahi işlem bolgesel yağlanma şikayeti olanlarda kesin sonuclar verir
İDEAL AĞIRLIĞI KORUMAK İCİN NELER ONERİRSİNİZ?
Gunumuzde obezite cok yaygın. Bu sorun kesinlikle cocukluk cağında cozume kavuşturulmalı. Beslenme alışkanlıklarını belirleyen en onemli kişiler ebeveynlerdir. Doğru, sağlıklı beslenme ile hayat tarzı haline getirilmiş duzenli spor yaparak ideal ağırlığı korumak pek tabi mumkundur.
Bolgesel yağ kaybı icin ideal olan, hayat tarzı haline gelebilecek sağlıklı bir diyet programı ve uygun sporu belirleyip, tercihe gore ameliyatlı veya ameliyatsız, vucut şekillendirme yontemleri ile, istenilen fit gorunumu yakalamayı hedeflemektir. Kişilerin ameliyat olmanın verdiği guvenle beslenme programlarını ihmal edip dengesiz veya yanlış beslenme yontemlerini uygulamaları, her ne kadar vucutlarından yağ aldırsalar da yeniden yağlanma problemi yaşamayacakları anlamına gelmez. Diğer cerrahi dışı, odaklı ultrason dalgasının kullanımı , akustik ses dalgası veya soğuk lipoliz uygulaması gibi yontemlerden tek başına mucizevi bir sonuc beklentisine girmek doğru değildir. Sonuc olarak ekip calışması, uyum ve sureklilik onemlidir.
Yine de siz siz olun , deforme bolgelerinizle yaşamaya calışmayıp estetik cerrahınızın fikrini alın ve 3 ayda bir diyet uzmanınız ile bir kahve icin

[h=2]Ankara Diyetisyen uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]