Sistemik Lupus Eritematozus (SLE), bimodal mortalite paterni olan sistemik inflamatuar bir hastalıktır, bu hastalık grubunda bobrek yetmezliğine bağlı olumlerden sonra ikinci en sık olum nedeni kardiyovaskuler hastalıklardır. SLE hastaları, hızlandırılmış ateroskleroz nedeniyle genel populasyondan 4 ila 10 kat daha yuksek kardiyovaskuler hastalık riskine sahiptir.
On calışmalar, geleneksel kardiyovaskuler risk faktorlerinin rol oynayabileceğini one surse de, ateroskleroz prevalansının arttığını tam olarak acıklamıyor gibi gorunmektedir. SLE’li hastalarda kardiyovaskuler risk faktorleri, sistemik kronik inflamasyon, immunolojik bozukluklar, SLE tedavilerinin yan etkileri aterosklerozun erken gelişiminde rol oynayan faktorler olabilir. Bunun dışında diabetes mellitus, SLE’ nin ateroskleroz gelişimi icin bağımsız bir risk faktoru olduğu gosterilmiştir.
D vitamini kalsiyum ve fosfor yoluyla kemik homeostazisini duzenleyen onemli hormon yapıda vitamindir. Son zamanlarda, anti inflamatuvar ozelliği nedeni ile kanser, enfeksiyonlar ve kardiyovaskuler hastalıklar uzerinde etkisi ve koruyucu eylemler de dahil olmak uzere diğer yeni işlevleri keşfedilmiştir.
D vitamini reseptoru, bağışıklık sistemi (makrofajlar, dendritik hucreler, antijen onleyici hucreler, T ve B hucreleri) ve kardiyovaskuler sistem (kalp miyositleri, endotel hucreleri) hucrelerinde tanımlanmıştır. Epidemiyolojik calışmalar, D vitamini eksikliği genel populasyonda ateroskleroz ve kardiyovaskulerler hastalıklarla ilişkili olduğunu gostermiştir.
Ulusal Sağlık ve Beslenme Muayene Anketleri ile birlikte diğer kesitsel kohort calışmaları D vitamini eksikliği ile kardiyovaskuler risk faktorleri arasında ilişki bulmuştur. Ayrıca hipertansiyon, diabetes mellitus, obezite, hipertrigliseridemi ve mikroalbuminuri daha duşuk serum 25-hidroksi vitamin D (25-OH D) seviyeleri ile ilişkilidir.
Kardiyovaskuler hastalıklar oldukca artmıştır ve gelişmekte olan ulkelerde en sık olum nedenidir. Serebrovaskuler hastalıkların (inme) kaynağının da vaskuler patolojiler olduğu goz onunde bulundurulursa, vaskuler (damar) patolojiler olum nedenlerinin temel sorumlusudur. Vaskuler problemlerde fizyopatoloji damar sertliği ve buna bağlı olarak tıkanıklıklar sonucunda infakt alanları ilgili organlarda (kalp ve beyin) fonksiyon kaybına ve organın iflasına neden olur.
Bu nedenle damar sertliği ailesel yatkınlık, beslenme alışkanlıkları ve yanlış tedavi protokollerinden kaynaklı olabilir. D vitamin eksikliği son yıllarda en cok gundem olan farkındalığı yuksek olan bir vitamindir. Sıklıkla tetkikleri yapılır ve sonucunda eksiklik goruldu ise tedavi verilir. 50 yaş ustu kadın ve erkeklerde coğunlukla D vitaminine ek olarak kalsiyum kombine olarak verilir.
Osteoporozda kalsiyum ve D vitamin kombinasyonlarının faydalı olduğu net olarak ortaya koyulamamışken, 2019 nisan ayında SLE hastalarında yapılan bir calışmada* D Vit + Ca kombinasyonlarının damar sertliğini arttırdığı ortaya konulmuştur.
Romatizmal hastalıklarda hastalığın atakları nedeni ile inflamatuvar procesler yukselir ve bu durumda inflamasyon vaskuler duzeyine etkileyeceğinden kullanılan D Vit + Ca kombinasyonları bu surecte damar sertliklerine neden olabilir.
02SLE başta olmak uzere inflamatuvar atakların yaşandığı CRP ve Sedim yuksekliğinin eşlik ettiği romatizmal hastalıkların tumunde bu risk goz onunde bulundurulmalıdır. Romatoid Artrit, Ailesel Akdeniz Ateşi ve SLE gibi toplumumuzda sık gorulen hastalıklarda D vitamini takviyeleri kullanılırken kalsiyum kombinasyonları verilmemesine ozen gosterilmelidir.

[h=2]Ankara Geleneksel Tıp Uzmanı uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]