SİL BAŞTAN
EMDR-KİŞİSEL TARİHİNİ YENİDEN YAZMAK
Tahmin ediyorum ki bir coğunuz Jim Carrey'nin “Eternal Sunshine Of The Spotless Mind” adlı filmini izlemiştir. Hani turkcesi “Sil Baştan” diye cevrilmişti. Orijinal ismini tam karşılamasa da yine de guzel bir ceviriydi, cunku filmi kısaca ozetliyordu. Filmde Jim Carrey, eski kız arkadaşı ile ilişkilerine dair tum kızgınlık dolu anılarını sildirmek icin gizem dolu tıbbi bir mudahaleye başvuruyordu. O zamanlar universitedeydim psikoloji uzerine okuduğum kitapların sayısı giderek artığı bir donemdi ve uzerine kız arkadaşımdan ayrıldığım icin bu film beni gercekten etkilemişti. Acaba boyle bir şey mumkun mu diye duşunmuştum? Kotu anılarımı silebilir miydim? Ancak boyle şeylerin pek mumkun olamayacağı fikri ağır basıyordu. EMDR eğitimi alıp uygulamaya başladığımda universite yıllarında mumkun olmayacağını duşunduğum anıları silmenin mumkun olabileceğini gordum. Ve bu eğitim beni cok etkiledi, terapiye bakış acımı da al aşağı edip bambaşka bir perspektiften danışanlarıma bakmamı sağladı. O kadar hızlı ve etkili bir yontemdi ki sadece beni değil benden psikolojik hizmet alan danışanları mı da şaşırtmıyor değildi. Nedir peki bu EMDR?
EMDR- Goz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme- savaş stresi, taciz, doğal afetler veya cocukluk doneminde yaşanan uzucu olaylar gibi rahatsız edici yaşam deneyimlerinin neden olduğu duygusal sorunların yanı sıra, fobi, performans kaygısı, panik bozukluk, beden algısının bozukluğu, cocuklarda travma belirtileri, yas, kronik ağrı ve başka sorunların tedavisinde kullanılan psikolojik bir yontemdir. EMDR, psikodinamik, bilişsel, davranışsal ve danışan merkezli yaklaşımlar gibi cok iyi bilinen farklı yaklaşımların oğelerini bir araya getiren bir yontemdir (Shapiro, 2001).
Onceleri yalnızca Travma Sonrası Stres Bozukluğu belirtilerinin aşılmasında kullanılırken, zamanla etkinlik alanını geliştirerek ucak, hayvan, kapalı mekan gibi fobiler, panik atak, performans geliştirme, performans kaygıları, kişilik bozuklukları, bağımlılıklar, stres azatlımı, ozguven arttırma, obsesif kompulsif bozukluklar gibi problemlerin cozumunde de kullanılmaktadır.
EMDR yaklaşımının esası şuna dayanır; psikolojik problemlerin kaynağını travmatik yaşantı ve buna bağlı olarak oluşan "anı ağlarına" bağlı olduğudur. Anı ağları, klinik semptomların ve ruh sağlığının temelidir. İşlenmemiş anıları psikopatolojinin birinci temeli olarak gorur. Bilgi işleme sistemindeki aksama rahatsızlık veren anıların olduğu gibi saklanmasına neden olur. Bu anılar bilgi işleme sistemi tarafından olay anında işlenemediği, aksaklığa uğradığı icin, olay anında algılandıkları haliyle saklanır. İşlenmemiş halde saklanan bu anılar artık “Disfonksiyonel Anı”lardır.
Bu anıların tekrar işlenerek anı havuzuna kaydedilmesi gereklidir. Yani buradan hareketle patolojinin, uygun olmayan bir şekilde yerleşmiş algılamalardan ortaya cıktığını var sayarak, bilgi işleme modeline dayanan, sekiz aşamalı bir yaklaşım icerir. EMDR terapi proseduru adım adım tanımlanmış bir surectir. EMDR tedavisi, rahatsız edici olaylara ulaşılmasını, işlenmesini hızlandırmak ve oğrenme surecini iyileştirmek icin, hafızanın algısal oğelerine (duygusal, bilişsel ve bedensel) odaklanmaktadır. EMDR calışması sırasında kişiden, yaşadığı travma ile ilgili bir goruntu oluşturması, bu goruntuyu aklında tutması, bu goruntuyle ilgili bir olumsuz ve bir de olumlu duşunce uretmesi, olayla ilgili duygularına ve beden tepkilerine dikkat etmesi istenir. Kişi, bu yonergeleri yerine getirirken, beynin sağ ve sol taraflarını aynı anda calıştırmayı amaclayan bazı uygulamalar yapılır.
Araştırmacıların hem fikir olduğu bir konu var ki: şimdiki zamanda meydana gelenler, gecmiş yaşantılar sonucu ortaya cıkan ve danışan icin halen bir uzuntu kaynağı olan olumsuz duşunceleri, duyguları ve fiziksel duyumları tekrar uyarabilmektedir. EMDR bu olaylar arasındaki ilişkiyi değiştirerek, hem gecmiş hem de şimdiki zamanda yaşanan olaylarla ilgili, mevcut olarak yaşanan stresi buyuk olcude azaltmaktadır. Varsayımlara gore, EMDR uygulaması, terapistin, danışanın kendine ait iyileşme mekanizmasını harekete gecirmesine izin vermektedir. Sanırım benim en cok sevdiğim ve inandığım noktası da bu olsa gerek yani; EMDR'ın insan zihninin kendini iyileştirme potansiyeline derinden inanıyor olması ve varsayımını bunun uzerine oturtuyor olması. Shapiro'ya gore, EMDR travmatik anıya erişilmesini ve boylece bilgi işlemenin iyileşmesini ve travmatik anı ile daha uygun olan anıların veya bilgilerin arasında ilişki kurulmasını sağlamaktadır.
Psikoloji eğitimi almış herkesin bildiği gibi kuramların uğraştığı iki paralellik vardır. Birincisi gecmiş-şimdiki zaman-gelecek zaman, ikincisi ise duşunce, duygu, davranış ve duyum/beden dir. EMDR farklı kuramların ayrı ayrı odaklandığı bu oğelerin hepsiyle calışmaktadır. Aslında EMDR sadece kişi icin sil baştan bir hayat yaratmakla kalmayıp gunumuze kadar gelmiş tum psikoloji kuramlarına sil baştan yapıp ilk defa terapiyi biyolojik bir temele dayandırmaktadır. Bununla kalmayıp butun psikoterapi kuramlarında bulunan odak noktası oğeleri icinde barındırmaktadır.
Onune gelenin eğitim actığı ulkemizde, EMDR eğitimlerinin, diğer psikoterapi eğitim ekollerinden en onemli farkı da bir standardizasyonun olmasıdır. EMDR terapisti olabilmek icin Uluslararası EMDR Enstitusu denetiminde yetkili enstitulerce verilmiş uygulamalı ve kuramsal kurslara katılım ve diploma almak gereklidir.
Eğer siz de kişisel tarihinizi yeniden yazmak istiyorsanız size en yakın EMDR Terapistine ulaşmanızı tavsiye ederim. Gecmişte yaşamak, en ağır ruh hastalığıdır. Eğer yenemezsen, asla yeni bir gelecek yaratamazsın…




[h=2]İzmir Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]