Kaygı; insanın varoluşundaki en temel duygulardan biri olup, bedensel, ruhsal varlığını tehlikede gormesi sonucunda yaşadığı tedirginlik olarak tanımlanan kaygı, insanlarda varolan belirsiz, gercekle bağlantısız, anlaşılması, anlatılması, imgelenmesi, tasarlanması olanaksız, geleceğe yonelik, hoş olmayan, uzuntu veren bir duygu durumudur.

Birbirinden farklı ozellikleri olan iki tur kaygıdan bahsedilmektedir: bunlar, durumluk ve surekli kaygıdır. Durumluk kaygı, ameliyat, diş tedavisi veya sınav gibi koşullarda hissedilen kaygıdır. Surekli kaygı, bir kişilik ozelliğidir. Birey icinde bulunduğu durumları genellikle stresli olarak ya da stres olarak yorumlama eğilimindedir.

Korkulu Ruyamız; Başarısızlık

Genellikle okul ve sınav başarısızlığından kacınmak icin oğrenciler kasıtlı olarak engelli hale getirirler. Anne-baba, oğretmen ve yaşıtlarının beklentilerini karşılayamama korkusu kendilerinin yapabilecekleri hatta ustesinden kolayca gelebilecekleri her turlu adımdan yoksun bırakır. Bunun en buyuk nedeni deneme cesaretinin olmamasından kaynaklanır. Nedense başarısızlık yakamıza yapışan ve hicbir zaman bırakmayacak olan bir hastalık gibi algılanır. Hic hata yapmak istemeyiz. Ancak hata yapmazsak hicbir şey oğrenemeyiz ve dunyadaki tum başarılı insanlar buyuk hatalar yaparak başarıya ulaşmışlardır. Onemli olan başarısızlığı olduğu gibi kabullenmek ve bundan sonra kendimize ne yapacağımızı sormak. Nicin boyle oldu? Neleri değiştirmeliyim? İşte size başarının arkasında yatan başarısızlıklardan bir ornek; Paul Ehrlich frengiyi tedavi eden ilacı bulur, son formulune ¹606 ismini verir. Bu adı vermesinin sebebi bundan once 605 deneyin başarısızlıkla sonuclanmasıdır.

BAŞARAMAMA KORKUSUNUN ALTINDA YATAN SEBEPLER

A-ELEŞTİRİ KORKUSU:

Bu korkuyu taşıyan biriyseniz size onerimiz doğru bildiğiniz şeyi eğrisiyle doğrusuyla kendi icinde tartışın (+) ve (-)’ lerini yazın, boylece savunduğunuz fikrin (+) ve (-)’ sini cıkarmanızı sağlayacaktır. Unutmayın insan bilinmeyen karşısında cesaretsiz olur.

B- RİSK ALMA KORKUSU:

Buyuk fikirler risklerden beslenir ve buyuk olur. Galileo Dunya yuvarlaktır derken risk almıştır. Demosten kekeme olarak halka hitap ederken risk almıştır. (konuşması sırasında kendisiyle halk gulerek alay edince deniz kenarına gidip ağzına cakıl taşı doldurup saatlerce, aylar suren calışmalar yapmıştır ve kekemeliğini yenmiştir. Tekrar halk karşısına cıkması onun icin bir riskti)


C- KENDİNİZE OLAN GUVENİ YİTİRME KORKUSU:

Bu hep kendinizden cok başkalarını goz onune aldığınız zaman ortaya cıkar. Kendi duşunceniz değil başkalarının da duşuncesi cok onemli olur. Her insan kendini yaşmak icin dunyadadır. Her insan uzulur, sevinir, yenilir, yener vs. bu ve benzeri ozellikleri hepimiz taşırız, onemli olan şu veya bu ne der, ne duşunur diye bu tip duşuncelerle kendimizi kuşatmak yerine hata yapabilme başaramama şansını kendimize vermekle guvenimizi yerine koyabiliriz.

D- GECMİŞE TAKILMAK:

Gecmişin etkisinde kalarak geleceği duşunmek size zarar verir. Ulaşmanızın an meselesi olduğu bir hedefinizi yıldızlar kadar uzaklara taşır. Artık gecmişinizle ilgilenmeyi bırakın ve geleceğinizle ilgilenin cunku hayatınızın geri kalan kısmını orada gecireceksiniz.

[h=2]İzmir Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]