Kokuların gucu malum; bazen eski sevgilinizin parfumu, eski sevgilinizin kendisinden bile daha etkili olabiliyor o gunleri hatırlatmak icin… Peki, hic duşundunuz mu, neden boyle? Ya da bu gucu hayatımızı olumlu etkilemesi icin kullanmak olası mı?

Bunu daha once hic yaşamamış olan var mıdır? Bazen burnunuza bir koku gelir ve onu sadece bir saniyeliğine bile hissetseniz, sizi alıp, cok uzaklara anıların tam ortasına goturup bırakır. Gecmişteki o anı, o anda bulunduğunuz mekÂnı hatta o duygularınızı oylesine net, oylesine canlı hatırlarsınız ki, bu his size oldukca sıradışı gelir. Bu koku, gecmişten birisinin kullandığı bir parfum ya da cocukluk zamanlarınızda evinizde hep pişen kurabiyelerin kokusu olabilir. Her zaman kokuların guzel olması bile gerekmez; universite yıllarında kaldığınız oğrenci evinin hafif rutubetli kokusuyla bir anda o adeta ışık hızıyla o yıllara gider ve sadece evi değil, sınavların stresini, o gunlerde dinlediğiniz şarkılarını ve belki o donemki erkek arkadaşınızı yanı başınızda hissedersiniz. Ama hic duşundunuz mu; bu nasıl ve neden oluyor?
Yapılan araştırmalar hayvanların en baskın duyularının başında koku alma duyusunun geldiğini gosteriyor. Bir farenin beyninde, koku alma merkezi beynin oldukca buyuk bir bolumunu kaplıyor. Ancak bu durum insan beyninde biraz farklı; gorme ve dokunma duyuları, koklamaya kıyasla daha fazla yer kaplıyor. Fakat uzmanlar, bunun zamanla bu hale geldiğini, ilk insanlarda durumun farklı olduğunu, hayvanlardaki gibi koku alma duyusunun daha buyuk yer kapladığını anlatıyorlar. (İşte bu yuzden arkadaşlarımızı sadece kokularıyla ayırt edemiyoruz). Fakat yine de, kokular bizim hayatımızda da onemli bir rol oynuyor. Herhangi bir şey kokladığımızda, koku molekulleri beynimizdeki "olfactory" adı verilen alıcı hucreleri etkiliyor ve bu mucize hucreler milyonlarca farklı kokuyu hafızlarına alıyor. İşin daha da ilginci, bu hucreler, beynin duygusal oğrenmeden sorumlu "amigdala" isimli merkezini de yonetiyorlar.
Ve işte bir haber daha; bu merkezin ozellikle ilişkiler uzerinde fonksiyonu bulunuyor. Anılar ve duygusal tecrubeler bu merkez sayesinde kodlanıyor. Evet, şimdi her şey cok daha anlamlı geliyor, değil mi? Yani durumu ozetlemek gerekirse, koku hucreleriyle, duygusal hafıza merkezi cok yakın bir ilişki icinde gorev yapıyor. Ve bu durum, Kayıp Zamanların Peşinde romanında, bir biskuvi kokusunun hatırlattıklarıyla cocukluğunu arayan bir kahramanı anlatan Marcel Proust'a ithafen "Proustiyan Fenomeni" olarak tanımlanıyor.
İnsanlığın Ortak Bir Koku Hafızası Var
Kokular ve anıların neden ve nasıl boylesine guclu bir ilişki icinde olduğunu oğrendik. Gorme, dokunma ya da işitme değil en fazla koku alma duyusu sayesinde o kokuyla ilişkilendirdiğimiz zaman dilimindeki hislerimizi net bir şekilde hatırlıyor hatta yaşıyoruz. Peki, bu durumu hayatımızı olumlu etkileyecek şekilde kullanmak olası mı? Uzmanlar bu soruyu "evet" olarak yanıtlıyor ve aslında insanların ortak bir koku hafızası olduğunu soyluyor.

DUYGULAR VE KOKULAR
Limon ve Yasemin: Bu iki kokunun zihin fonksiyonlarını olumlu etkilediği soyleniyor. İnandırıcı gelmedi mi? Bulmaca cozmeden once ağzınıza limonlu bir şeker atın ve performansınıza bakın.
Portakal: Uzmanlara gore bu tatlı meyvenin kokusu (coğumuza huzurlu kış gecelerini anımsatmaz mı) anksiyeteye karşı birebir. Hatta zorlu bir sınav oncesinde bile…
Vanilya: Tıpkı portakal gibi vanilyanın da insanları rahatlattığı biliniyor ve bazı ulkelerde, medikal merkezlerde sıkıntı veren MR gibi tarama testleri oncesinde hastalara bu koku koklatılıyor. Ayrıca, onemli iş goruşmeleri oncesinde vanilya kokusu surmenin bu goruşmeyi sizin lehinize cevirebileceği soyleniyor.
Nane: Yoğun bir gun gecirecek ya da spora gidecekseniz imdadınıza nane kokusu yetişebilir. Naneli bir vucut losyonu alın ve kendinizi sabah evden cıkmadan once bununla bol bol şımartın. O gunun ya da egzersizin diğerlerine kıyasla cok daha iyi gectiğini goreceksiniz.
Biberiye ve Greyfurt: İkisi de hem zihni hem de bedeni canlandıran kokulardan. Biberiyenin uzun donem hafızayı da en iyi duzeyine getirdiği biliniyor. Aylık butcenizi mi yapacaksınız? Oyleyse onerimiz biberiyeli bir cay icmeniz. Greyfurda gelince; bir araştırmaya gore erkekler greyfurt kokan kadınları yaşından daha genc goruyormuş; bizden soylemesi.
Gunluk Otu: Aktarlarda bulabileceğiniz gunluk otunu tutsu olarak kullanabilirsiniz. Uzmanlara gore, bu otun kokusu depresyon, huzursuzluk ve ruhsal sıkıntıya karşı birebir.