Cinsel sertleşme sorunu erkek cinsel işlev bozuklukları icerisinde sık gorulmesine rağmen iktidarsızlık adı altında ki etiketten dolayı beklenenden daha az yardım istenilen bir sağlık başvurusudur.
Sertleşme bozukluğu halk arasında daha cok psikolojik olduğu duşunulse de sıklıkla yaş, diyabet, damar hastalıkları gibi bircok sebebin sonucu olarak karşımıza cıkar. Cinsel işlev bozuklukları ruh sağlığı hastalıkları olan depresyon, kaygı bozukluğu ve psikotik tabloların sonucunda da gorulur.
Bazen de yaşanılan, başarısız gorulen cinsel deneyimler sonrası travmatize olarak sureğen hale gelmiş cinsel işlev bozukluğudur.
Oncelikle cok değişken olduğu duşunulse de erkekte cinsel yanıt dongusunun evrelerinin nasıl olduğunu bilmemiz lazım. Birinci evre cinsel istek evresi; cinselliğin arzulanması, istenmesi, uyaranlara acık hale gelinebilmesi icin duygusal yonu ağır basan psikolojik hazırlanma evresidir.
İkinci evresi; uyarılma evresi olup fiziksel ya da duşunsel, gorsel, işitsel, fantastik imajlarla penisin sertleşmesi icin gerekli hormanal aktiviteyi guclendiren, cinsel gerilimi başlatan evredir.
Ucuncu evresi; gerekli, surdurulebilir cinsel uyarana karşılık cinsel arzuyu, orgazm noktasına kadar taşıyan zevk verici uzun tutulması istenen plato evresidir.
Dorduncu evresi; uyarı yeterli ise en yuksek nokta da karşı konulamaz penis tabanı pelvik taban kaslarının kasılması ve sperm meni sıvısının sempatik aktivite ile 0.8-1 saniyelik ortalama uc- dort guclu kasılma sonrası idrar yolundan dışa atılması yani boşalma- orgazm evresidir.
Son olarak da penisin ereksiyonunun sonlandığı, cinsel gerilimin yavaşca duştuğu cozulme evresidir. Bundan sonra yeniden cinsel ilişki olabilmesi icin kadınlardan farklı olarak kişiye gore değişen refraktor yani cinselliğe hazırlanma donemine girilir. Tum bu evrelerin oluşumuyla psikolojik hissedilen duruma cinsel doyum diyebiliriz. Bu hassas dongunun erkekte bozulduğu durumlarda en cok gorulen cinsel işlev bozuklukları ise;
1) Erken boşalma yani istemsiz boşalma
2) Serleşme bozukluğu
3) Duşuk cinsel istek
4) Gec boşalma
Bu cinsel işlev bozuklukları eğer ilk cinsel birleşme sonrası ve surekli ise yaşamboyu/primer, sonradan ve devam edense edinilmiş/sekonder, tum cinsel etkinliklerde goruluyorsa (masturbasyon, farklı partner, aynı partner gibi) yaygın, bazı cinsel etkinliklerde ya da partnerlerle goruluyorsa durumsal olarak tanımlanır.
Bu kadar tanımlamadan sonra sertleşme bozukluğu icin eşli cinsel ilişkinin tamamına yakınında sertleşmeyi sağlamada ya da sertliğin derecesinde azalma yaşanıyorsa ve bu belirtiler en az 6 aydır devam ediyorsa, kişide stres oluşturmaya başlamışsa tanı konabilir.
Sertleşme sorunu, cinsel isteksizlik ve erken boşalma birbirini tetikleyen bazen hangisinin once başladığı kestirilemeyen ic ice gecmiş bir hal alabilir. Serleşme sorunu ciddi bir performans kaygısı olduğu icin başarısızlık, beceriksizlik gibi olumsuz inanclarla beslenip kaygının tum belirtilerini gosterebilir. Bu da kısır dongunun oluşmasına sebep olur. Oncelikle yaşla birlikte ki bu surec 40 yaşlarında başlayıp sertleşmenin eskisi kadar hızlı, kolay, uyaran suresi ve ceşidi değişikliği ile istenildiği gibi olmayacağı bilinmesi lazım. Yaşla birlikte gorulen tıbbi hastalıkların penise giden damar ağının ilk etkilediği yerlerin başın da olduğunu duşunursek erken teşhis hastalıklar icin sertleşme sorunu onemsenmesi gereken bir hal alacaktır.
Yine de bununla ilgili tıbbi ve psikolojik desteklerle uygun sertleşme yakalanmaya calışılır. Yaşla birlikte sertleşme sorununun kaygısı ters orantılı olarak duşer. Cunku yaşla birlikte beklentilerde de duşme başlar.
Eğer masturbasyonla sertleşme sağlanıyorsa ya da sabah sertliği varsa genelde tıbbı sorunlar ekarte edilebilir. Bu durum da sertleşme sorunu psiklojik yonden değerlendirilir. Masturbasyon da dahi sertliğin sağlanamadığı psikolojik kokenli sorunlar olabilir. Ağır depresyon, kaygı bozuklukları, kişilik bozuklukları, cinsel travmalar gibi. Bu durum tedavide daha buyuk zorluklar cıkarabilir.
Erkeklerde sertleşme zorlukları sıklıkla cinsel birleşme kaygısı, başarısız olma korkusu, mitler, eşler arasında cekicilik kaybı, eşinin gebe kalması kaygısı, riskli korunma yontemleri( geri cekme gibi) sucluluk, utanma, ozguven duşukluğu, travmatik cocukluk cağı, cinsel istismar, partneri tatmin edememe- performans kaygısı, yetersiz cinsel uyarılma ya da cinsel istekte azalma olması ile gorulebilir.
Cok kucuk bir sebep bile yanlış alarmla, olumsuz duşuncelerle bir anda kabusa donuşebilir. Yetersiz cinsel bilgi, erkekler icin cinsel mitler konuşulamayan sonrasında da buyuyen bir cinsel sorunla evlilik ilişkilerinin bozulduğu, depresyon, kaygı bozukluğu gibi ruhsal hastalıkları da beraberinde getirir.
Gelelim sevimsiz mitlerimize…
*İlk olarak “erkeklerin morali bozuk dahi olsa, yorgun, ac susuz bile olsa penisine dokunulduğu anda sertleşip celik gibi olması gereken er meydanının guclu pehlivanı” olması beklenir. Oldu ya cinselliği teklif eden kadınsa mahcup edilmeyip gereği yerine getirilmeli. Yok getirilmez ise hayır deme curreti cinsel isteği olmayan, başı ağrıyan kadınla bir tutulabilir ki ‘’sen de erkek misin yazıklar olsunlar’’ beden diliyle gosterilir. O halde erkek istemiyorsa uygun dille soyleyebilmeli ki performans kaygısını aşabilsin. Cinsel istek olmadan her zaman sertleşme beklenemez.
*Bir diğeri “erkek sekste sorumluluğu almalı, ırgat gibi calışıp, takdir beklemeli”. Elbette ki bu isteğin karşılandığı haz veren deneyimler olabilir ama kadının cinsel isteğine uyaran verip, ıslanıp, hazırlanması gibi erkeğinde istediği uyaranlarla sertleşip, kadının da yonlendirdiği, edilgen olduğu, haz veren deneyimlere ihtiyacı var. Tek taraflı seks aşk usandırır desek buraya gider sanırım.
*Başka bir mit ise “seks demek cinsel ilişki demektir”. Bu durum da sert bir penis yoksa “hic dokunmayalım hatta sırtımızı donup yatalım ki ilgi gosterirsem beklentisini karşılayamam”. Bu durum hem kadın hem erkek icin gecerli. Seks demek cinsel doyum demektir. Bunun icin vajen penis girişi her zaman olmak zorunda değil. Bu kaygı “başarısız olacağım, suclanacağım belki de aşağılanacağım” hisleriyle sertleşme sorunu yaratabilir.
*En korkulan mitlerden biri de ”Eğer sertliğini koruyamıyorsan bir daha denemeye kalkma işe yaramaz”. Cunku hem partnerin cekici bulunmadığı, onun arzulanmadığı, hem de başarısızlık ve beceriksizlikle suclanacağı kaygısını yaşatır. Cinsel uyaran yeterince tekrardan verildiğinde penisin sertleşmesi sıklıkla gozlemlenir. Yeter ki bunun nasıl olabileceği ciftler arasında rahatlıkla konuşulabilsin, kaldı ki her zaman başladığı gibi bitmesi gerekli değil.
* İşte bir mit daha “iyi bir seks icin erkeğin ve kadının mutlaka orgazm olması lazım”. Bu kaygının sertleşme olduysa orgazmla sonuclanmalı yoksa biri diğerine ilgisizdir anlamı cıkarılabilir ki bu da performans kaygısı yaşatabilir. Sonucta sertliğini fizyolojik olarak koruyamayan erkek kendisini suclamaya başlar.
Daha bircok mit sayılabilir burada onemli olan bu mitlerin biz de bıraktığı olumsuz etkilerinin travmatize olmasıyla kacınma davranışlarının başlamasıdır. Doğru bilinen yanlışlarla ciftler arası catışma başlar ve cinsellik bu catışmanın ortasında kaybolup gider. Her ilişkinin kendi icin de ozgun, ozel bir cinsel ilişkisi olabilmesi icin cinselliklerini tanımalı ve isteklerinin yargılanmayacağı guveniyle paylaşıp deneyimlemeleri gerekir. Uygun yer, zaman ve kişi ile cinsel sorunlar mutlaka aşılacaktır
Erkek cinselliği ataerkil toplumlar icin gucu temsil eden, dik duruşuyla taviz vermeyen, sonsuz itaat ve biat beklentisiyle kasım kasım kasılan, şımaran, koyun ağa cocuğu hayalidir. Bu beklentinin karşılanamadığı bir cinsellik hayal kırıklığı yaratabilir. Bize yuklenen oğretiler cinsellikte patlak verir ki bu da ilişkilerin olumsuz etkilenmesine sebep olabilir.
Sertleşme sorunu ile ilgili bir vaka orneği vererek devam edelim…
Danışan: 30 yaşındayım. İki yıldır evliyim. Tekstil de makine işcisiyim. Şu anki şikayetim sertleşmemin olmaması olsa da yeterince sertleşmem olmuyor. Cinsel ilişkiye giremiyorum. Tum vucudum, bedenim kasılıyor, geriliyorum, bedenen rahat değilim. Dışarda karımla gezerken elini tutuğumda hep gerginsin, vucudun kazık gibi, rahat değilsin diyor. Cinsel ilişki sırasında yine olmayacak diye duşunup, beden gucum, direncim duşuyor. Tam manasıyla kendimi veremiyorum. Eşimi seviyorum, beğeniyorum ama beni artık suclamaya başladı. Sen nasıl erkeksin diyor. Gecenlerde kavga ettiğimizde yatakta yapamıyorsun ama bağırıp, cağırıp, diklenmesini biliyorsun dedi. On sevişme olmasına rağmen yeterince sertleşmem olmuyor, aklıma hep bir şeyler takılıyor. Uroloji doktoruna gittim testler yaptı, bir şeyin yok psikolojik dedi. İlac verdi sertleşmem artsın diye ama işe yaramadı. Aslın da bu sorun askerden sonra başladı. Kız kardeşime ben askerdeyken taciz etmişler. Bunu duyduğum da bir şey yapamıyorum diye kafaya taktım. Hep aklımdaydı hic cıkmıyordu. Onlardan intikam alacağım hayalleri kuruyordum. Şimdi cok aklıma gelmiyor ama bu sefer de niye sertleşemiyorum diye takıntı yaptım. Masturbasyon da bile aynı şeyleri yaşıyorum. Askerden once boyle değildim. Gunde uc dort defa masturbasyon yapardım.
Serleşme sorunun da tedavi olarak once mevcut tıbbi sorun varsa tedavisinin yapılması, ciftler arası catışma ya da erkeğin psikolojik sorunları varsa giderilmesi gerekir. Son yıllarda EMDR Terapisinin (EMDR makelesini okuyabilirsiniz) cinsel işlev sorunlarının tedavisinde etkin olduğunu gosteren deneyimler vardır. Kişinin travmatize ettiği sertleşme sorunu, yaşadığı anı ağının olumsuz tum hisleri, beden duyumları, tetikleyicileri EMDR seansları ile kaygı duzeyi duşurulup, davranış odevlerine daha uygun hale getirildiği gorulmuştur. Bazen sadece sertleşme sorununa zemin hazırlayan anılar EMDR ile calışıldığında sertleşme sorununun ortadan kalktığı gorulur.

[h=2]İstanbul Psikiyatri uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]