Herkesin kendisi ve cevreyle dengeli ve senkronizasyon icerisinde surdurduğu bir ilişki vardır. Psikolojik rahatsızlık denilebilmesi icin ise bu dengenin ve senkronizasyonun bozulması goz onune alınarak hareket edilmektedir. Her rahatsızlığın belirli sebepleri ve ilerleme şekli vardır. Kimi rahatsızlıklar genetik olarak kişiye aktarılırken kimileri ise yaşam olaylarının kişide yarattığı etkiyle ortaya cıkabilmektedir. Biliyoruz ki yaşamın icinde her zaman olumlu duygular yoktur.
Olumsuz duygu, duşunce uyandıracak olayları herkes deneyimler fakat olumsuz durumların hepsi psikolojik rahatsızlığa sebep olmamaktadır. Bu noktada bir onceki yazımda duşunceyle ilgili bahsettiğim surecler devreye girmektedir. Herkes icin olumsuz deneyim olarak ele alacağımız bir olayda bile kişilerin yaşadıkları surecte aynı duzeyde tepki vermediklerini gormemiz mumkundur. Bu noktada dikkat ceken şey kişinin icerisinde bulunduğu duruma atfettiği anlam ve bu verilen anlamın devamlılığı onem taşımaktadır.
Psikolojik rahatsızlıkların genetik olarak kişiye aktarılması dışında ele alınabilecek diğer surecler ise;
*Kişinin aile icerisinde şiddet gormuş veya goruyor olması
*Kişinin cocukluk cağı travmaları ( sevgisizlik, ilgisizlik, ihmal, istismar, dışlanma) vb.
Psikolojik rahatsızlıkların tumu aynı yontem ve aynı surede tedavi edilebilir mi?
Bu konuyu vucutta kırgınlığı olan bir kişi uzerinden ele alalım. Kişi sabah yatağından kalktı ve halsiz, bitkin olduğunu fark etti. Dışarıda olan programı icin evden cıktı ve yakınları halsiz olduğunu gorunce kişiye bitkisel icerikli onerilerde bulunuldu. Kendisi bunları goz ardı etmedi ve onerilenleri yaptı. Arkadaşı o cayı ictiğinde kendisine cok iyi geldiğini soylemişti fakat kişide etki etmedi ve bedensel belirtileri aynı şekilde devam etti. Doktora gitti ve muayene oldu. Hastalığının duzeyi sandığından yuksek cıktı. Psikolojik rahatsızlıklara da bu şekilde bakabiliriz. Nitekim herhangi bir belirti icin cevrenizdeki insanlar kendisine iyi gelen oneriyi size sunar ki bu oneri size iyi gelebilir. Bu noktada zaten profesyonel bir arayışa girme ihtiyacı duymazsınız.
Onerilerin iyi gelmediğini ve kişinin bedensel belitrilerinin gecmediğini duşunelim. Kişi doktora gitti ve doktor muayene ettikten sonra ilac yazdı. Dozajları duşuk olan ilacları kullanması gerektiğini ve bittiğinde kontrole gelmesi gerektiğini soyledi. Kişi ilacı 4-5 gun kullandığında iyi olduğuna karar verip bıraktı. Cunku arkadaşı da ilacları birkac gun kullanıp bırakmıştı ve hastalığı gecmişti.
Peki, kişi ve arkadaşının
Hastalık duzeyleri aynı mı ?
Yakındıkları şikayet birebir aynı mı ?
Hastalığa dair bunyelerindeki direnc aynı şekilde mi işliyor ?
Dozajları aynı ilaclar mı ?
Bu sebeple psikolojik rahatsızlıklarında ilerleyişi ve tedavi suresi ornekteki gibi kişiden kişiye gore değişmektedir.
Unutmayalım ki..
Parmak uclarımızın da soylediği gibi biz eşsiz ve ozeliz

[h=2]Ankara Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]