Prostat kanseri erkeklerde en sık gorulen kanserlerin başında gelmektedir. Prostat kanseri icin bilinen en buyuk risk faktoru katılımdır. Birinci derece bir akrabasında prostat kanseri olan bireylerin hastalık riski en az iki katına cıkmakta, iki ya da daha fazla birinci derece akrabasında var ise risk 5-10 kat artmaktadır. Kalıtımsal prostat kanseri olan hastalarda hastalık 6-7 sene daha once başlamaktadır. Yemek alışkanlıkları, cinsel alışkanlıklar, alkol tuketimi, ultraviyole ışınlara maruz kalmak ve mesleki etkenler prostat kanseri oluşma surecini etkilemektedirler.
Yuksek miktarda hayvan yağları alınması prostat kanseri gelişme riskini artırırken, domateste bulunan likopen prostat kanserine karşı koruyucu bir rol oynamaktadır. Prostat kanseri genellikle 45 yaşını gecmiş erkeklerde sık idrara cıkma, idrarda yanma, zayıf idrar yapma, idrarda kanama, idrarını tam yapamama gibi şikayetler ile kendini gosterebileceği gibi, hicbir şikayeti olmayan hastada da rutin check-up (kontrol) sırasında tanı konulabilir. Tanıda en onemli araclar parmakla rektal muayene ve PSA (prostate spesifik antigen) kan testidir. Gerekli durumlarda transrektal ultrasonografi (TRUS) yapılır. Şupheli durumda ise prostat kanserinin kesin tanısını koymak icin TRUS eşliğinde prostat biyopsisi yapılmalıdır. Bu uc tetkikten birisinin normal olmadığı durumda pozitif biyopsi oranı %6-25 iken, ikisinin bozuk olduğu durumda %18-60 ve her ucunun de normal olmadığı durumda ise %56-72 dir.
Tedaviye karar vermede en onemli parametreler hastanın yaşı, PSA seviyesi, prostat kanseri histolojik skoru (Gleason), kanserin evresi ve hastanın tercihidir. PSA’nın artması ve Gleason skorunun yuksek olması kalıcı bir tedavi sonrası nuks etme ihtimalini artırmaktadır. Yuksek PSA, T2b-T3 evresi, kotu differansiye olması, perinoral tumor invazyonu lenf nodu yayılımı ile yakın ilişkilidir. Kemik sintigrafisi olası bir kemik metastazını (yayılımını) ve bilgisayarlı tomografi de batın ici başka bir organ yayılımı olup olmadığını ve lenf bezi durumunu bize gostermektedir. Lokalize (sınırlı) prostat kanserinde tedavi secenekleri izlem, aktif izlem, radikal prostatektomi ameliyatı, hormon tedavisi sonrası radikal prostatektomi, radyoterapi, brakiterapi, kriyoterapi, HIFU iken, ileri evre prostat kanserinde hormonal tedavi, radyoterapi, radyoterapi ve hormonal tedavi ile secilmiş olgularda radikal operasyon (hormon tedavisi ile birlikte) dir. Uzak yayılım gosteren prostat adenokanserde ise hormon tedavisi en uygun secenektir, ancak hormona direnc gosteren metastatik hastalıkta da kemoterapi uygulamaktayız.

[h=2]İstanbul Urolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]