Proloterapi Nedir?

Proloterapi:
Proliferatif ve irritan solisyonların vucuda enjekte edilmesi esasına dayanır. Enjeksiyonlar, genellikle zedelenmiş, aşınmış, gucleri azalmış tendon ve ligamentlere ve eklemlere yapılır. Boylece eklem, tendon ve kas ağrıları tedavi edilir. Enjekte edilen proliferatif maddeler eklemde, tendonların kaslarla birleşme noktalarında ve kasların kemiğe yapışma yerlerinde, fibro-osseoz bileşkede (enthesis) inflamatuar bir surec başlatır.

Bu inflamasyon tamir mekanizmasını tetikler, gerek kıkırdak dokusunda gerekse kollagen fibrillerin oluşmasında ve tamirinde yeni bir surec başlar. Bu yeniden tamir sureci mikroskobik ve makroskobik olarak gosterilmiş ve bu konuda www. pubmed.com da onemli yayınlar bulunmaktadır. Ortalama uc hafta suren inflamasyon sonucunda hastada klinik duzelme başlar.
Kıkırdak, tendon, eklem, kas sorunlarında sadece ağrının gecmesi değil, klinik tablonun iyileşmesi de sağlanır.

Proloterapi nasıl calışır ?
Proloterapi: Hipertonik dextroz, fenol, gliserin, duşuk konsantrasyonlarda lidokain, cod liver oil gibi irritan ve proliferatif maddelerin ekleme, tendonlara, ligamentlere enjekte edilmesi esasına dayanır.
Hastaya uzun bir oyku ve muayene surecinden sonra, tanı konulmaktadır ve sorunlu alana, proliferatif madde enjeksiyonları yapılmaktadır.
Hastalığın ağırlığına, kronikleşmesine, hastanın tamir mekanizmasının yeterliliğine bağlı olmakla birlikte, genellikle uygulamanın ucuncu haftasından sonra klinik duzelme ve semptomların kaybolduğu gozlenmektedir.
Eklem aralığının daraldığı, diz protezi onerilen vakaların radyolojik takiplerinde kıkırdak dokusunun yeniden tamir olduğu ve eklem hareket acısının arttığı, radyolojik duzelme saptandığı bildirilmektedir.
Bilindiği gibi hicbir yontemin, tek başına yeterli olmadığı durumlar ve klinik tablolarla her hekim sık sık karşılaşmaktadır.
Refleks tedavileri genellikle dokudaki enformasyon ve fonksiyon bozukluğu aşamasında başarılı olabilirken, eklemde ve organda başlayan dejeneretif değişikliklerde pek başarılı olamamakta veya başarı cok zaman almaktadır.
Ancak Proloterapi morfolojik değişikliklerin olduğu, Artroz, Epikondilit, avaskuler nekroz, gibi kronik ve ağır tablolarda başarılı olmaktadır.
Bilindiği gibi hicbir yontemin, tek başına yeterli olmadığı durumlar ve klinik tablolarla her hekim sık sık karşılaşmaktadır.
Refleks tedavileri genellikle dokudaki enformasyon ve fonksiyon bozukluğu aşamasında başarılı olabilirken, eklemde ve organda başlayan dejeneretif değişikliklerde pek başarılı olamamakta veya başarı cok zaman almaktadır.
Ancak Proloterapi morfolojik değişikliklerin olduğu, Artroz, Epikondilit, avaskuler nekroz, gibi kronik ve ağır tablolarda başarılı olmaktadır.
Bu goruşlerimiz www.pubmed.com de yayınlanan bilimsel calışmalara ve klinik uygulamalarımıza dayanmaktadır. Pubmed e girdiğimizde proloterapi hakkında onemli calışmaların yapıldığı gorulecektir.


Proloterapi Tarihcesi

Proloterapi, iyileşmeyi uyaran, bir enjeksiyon tekniğidir. Sorunlu ligament, tendon, eklemlere ceşitli irritant maddeler enjekte edilir. Hackett, kitabının 3. baskısının on sozunde proloterapiyi, fibroblastları ve osteblastları uyararak tendon ve ligamentlerin kemiğe yapışma yerlerinde guclenme sağlayan bir metod olarak tanımlamıştır.
TARİH ve İLK ONCULER
Pomeroy, Prolotherapinin tarihi uzerine araştırma yapıp bir kitap yazmıştır. (History and Basic Principles of Prolotherapy/Sclerotherapy:Local and referred pain, somatic and neurologycal, AOAS yayınları, Dallas,Texas,1979
Fizik tedavi hekimleri ve osteopatlar tarafından 50 yıldan fazla bir zamandır kullanılan bir metod olduğundan bahsetmiştir. Prolotherapy kelimesi ilk olarak Hackett, tarafından, 1950 de kullanılmıştır.
Proloterapiyi gucsuz ve yetersiz yapılarda hucre oluşumu ve rejenerasyon olarak tanımlamıştır. 1930 larda, Hackett, Gedney D.O., David Shuman D.O, ligamentlere enjeksiyon yapmaya başladılar.
Bunların calışmaları, sonra gelenlere ışık tuttu. Hackett, zamanının coğunu, bu metodun geliştirilmesine ayırdı. Araştırmalar yaptı, yayınladı, hatta 1956 da ilk proloterapi kitabını yayınladı.
Diğer yandan Dr. Gustav Hemwall, proloterapi uzerinde calışan onemlidir hekimdir. Proloterapi eğitimleri ve diğer mesteklaşlarına oğretilmesi konusunda onemli calışmalar yapmıştır.
Hackett’ın calışmalarını yayınladığı tarihten onceki hekimler, Hackett, Gedney, Schultz, ve Shuman ın calışmalarını takip ederek kendilerini geliştiriyorlardı. Adı gecen onculer tarafından binlerce hastaya tedavi uygulanmış ve başarı sağlanmıştır. Hasta ve hekimler tarafından benimsenerek genişlemeye devam etmektedir.
1956 da Hackett’ın yayınladığı kitaba kadar elde temel kaynak olacak herhangi bir text book yoktu.
Proloterapi bir textbooktan oğrenilecek bir metod değildir. Pratik uygulamalar, kurslar, work shoplar ile usta cırak ilişkisi tarzında oğrenilebilecek bir metoddur. Genellikle Universite eğitimi icinde yer almaz. Mezuniyet sonrası eğitim programı, seminer ve kurslar olarak duzenlenmektedir.

Proloterapi Etki Mekanizması
Proloterapi: Proliferatif tedavi, rejeneratif enjeksiyon tedavisi veya proliferatif enjeksiyon tedavisi adlarıyla bilinen bir tedavi yontemidir. Proliferatif ve irritan solisyonların vucuda enjekte edilmesi esasına dayanır. Enjeksiyonlar, genellikle zedelenmiş, aşınmış, gucleri azalmış tendon, ligamentlere ve eklemlere yapılır. Boylece eklem, tendon ve kas ağrıları tedavi edilir. Enjekte edilen proliferatif maddeler eklemde, tendonların kaslarla birleşme noktalarında ve kasların kemiğe yapışma yerlerinde, fibro-osseoz bileşkede (enthesis) inflamatuar bir surec başlatır. Bu inflamasyon birlikte bir tamir mekanizmasını tetikler, gerek kıkırdak dokusunda gerekse kollagen fibrillerin oluşmasında ve tamirinde yeni bir surec başlar. Bu yeniden tamir sureci mikroskobik ve makroskobik olarak gosterilmiş ve bu konuda pub med de onemli yayınlar bulunmaktadır. Ortalama uc hafta suren inflamasyon sonucunda hastada klinik duzelme gorulur

Proloterapi endikasyonları 1-Eklem gevşeklikleri ve guc kaybı (laksite)
2-Tendinit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik rahatsızlıklar)
3-Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı ureten organlarda inflamasyon)
4-Artroz (eklem kireclenmeleri, aşınma ve eskimeler)
5-Avaskuler nekrozlar( kemik dokunun yetersiz kan akımı nedeniyle nekroze olması)
6-Kas ve tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
7-Tekrarlayan baş ağrılar
8-Tekrarlayan boyun ağrıları
9-Tekrarlayan sırt ağrıları
10-Tekrarlayan bel ağrıları
11-Omurgalarda, goğus kafesinde ve kaburgalarda gecmeyen kas ve ligament ağrıları
12-Migren
13-Topuk dikeni
14-Ayak bilek, el bilek burkulmaları sonrası gecmeyen ağrılar
15-Koksidinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
16-Skolyoz (skolyozda bilinenin aksine ligament inbalansı cok onemli bir sebebdir)
17-Kifoz
18-Osteitis Pubis
19-Kondromalazi
20-Meniskopati
21-Tenisci dirseği (epikondilit)
22-Plantar fasitis
23-Morton norinoması
24-Ameliyat sonrası iyileşmeyen bel fıtıkları
25-Ameliyat sonrası gecmeyen kas, eklem ağrıları
26-Tetik noktalar
27-Fibromiyalji
28-Temporomandibuler eklem hipermobilitesi
29-Karpal Tunel Sendromu
30-Spor yaralamaları
31-Siyatik ağrıları
32-Perthes hastalığı
33-Metatarsalji
34-Lumbalji


[h=2]İzmir Geleneksel Tıp Uzmanı uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]