Polikistik over sendromu (PKOS), hiperandrojenizm, insulin direnci, adet duzensizliği, infertilite, hirşutizm ve abdominal obezite ile karakterize endokrin bir hastalıktır. Obezite ile PKOS arasında guclu bir bağ bulunmaktadır. Vucut ağırlığının %5-10 oranında azalmasıyla hormon duzeylerinde duzelme sağlanmaktadır. Tedavide, medikal ajanlara ek olarak beslenme tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri sağlanmalıdır. PKOS’lu kadınların %50’den fazlası hafif şişman veya şişman olduğundan tedavinin ilk basamağı vucut ağırlığı kaybına yonelik olmalıdır. Beslenme tedavisinde kan glukozunun duzenlenmesi icin oğun sayısının arttırılmasında yarar vardır. Diyetin basit karbonhidrat iceriği azaltılarak duşuk glisemik indeksli bir diyet uygulanmalıdır. Ayrıca gunluk alınan enerjinin %55-60’ı karbonhidrat, %15-20’si protein, %30’dan azı yağ ve bunun %10’dan azı doymuş yağlardan sağlanmalıdır. Omega-3 yağ asidinin diyette arttırılmasının insulin direncini, androjen salınımını azalttığı ve hastalığın seyrini olumlu yonde etkilediği bilinmektedir. Sonuc olarak, hastalığın tedavisinde ilk basamak
Polikistik over sendromu (PKOS), oligo-ovulasyon veya anovulasyon, androjen fazlalılığı bulguları ve cok sayıda ovaryan kistlerle karakterize, sık gorulen bir endokrinopatidir. Bu belirtiler ve bulgular, bireylerde zaman icinde değişebildiği gibi, bireyler arasında da oldukca farklı olabilir. Kronik anovulasyon klinikte kendini mensturel duzensizlikler, oligomenore, disfonksiyonel kanamalar ve infertilite ile gosterir.
PKOS hiperandrojenizm, hiperinsulinemi ve glikoz intoleransı ile seyredebildiği gibi infertilite, tip 2 diyabet, kardiyovaskuler hastalık ve endometriyum kanseri gibi uzun donem sağlık sorunlarına da neden olabilir.
Hiperandrojenizm ve/veya hiperandrojenemi PKOS’un en onemli tanı kriteri olarak değerlendirilmiştir.
PKOS, adolesanlarda ve ureme cağındaki kadınlarda sık gorulen endokrin bir bozukluktur. Yapılan calışmalara gore PKOS’lu kadınların coğunluğunun hafif şişman veya obez, kontrol grubundaki kadınların ise coğunluğun zayıf ya da normal olduğu bulunmuştur. PKOS'lu bireyler normal bireylere gore Gİ ve GY yonunden değerlendirildiğinde Gİ'te fark bulunamış; fakat PKOS'lu kadınlar diyet GY'unun daha yuksek olduğu gorulmuştur.
Hastalık genellikle peripubertal donemden itibaren başlayan menstruel duzensizlikler hiperandrojenizm bulguları , obezite ve infertilite ile ortaya cıkmaktadır.
Belirtiler
Aşırı tuylenme (hirşutizm)
Mensturasyonun olmaması ya da duzensizliği
Gebe kalamama
Obezite/ozellikle abdominal obezite
Yumurtalıklarda cok sayıda kist oluşumu ile karakterizedir.
Tedavi
Kilo verildikce insulin direnci de azalır. Uygulanan program kısa sureli değil uzun seyirli programlar uygulanmalıdır. Cunku bu donemde hızlı verilen kilo fertilizasyonda olumlu değişiklikler gosterse de geri kazanılacak olan hızlı kiloların tekrar aynı sıkıntıları doğuracağı unutulmamalıdır.
Son yıllarda insulin direncinin PKOS gelişimi uzerinde onemli etkisinin olduğu anlaşıldıktan sonra, insulin duyarlılığını arttırıcı ajanlar tedavi secenekleri icinde yerini almıştır. Ağırlıktaki kucuk bir azalma; obez anovulatuvar kadınlarda ovulasyonun restore edilmesini ve insulin hassasiyetinin %71 artmasını sağlamaktadır. Yaşam tarzı değişikliği obez kadınlarda ureme fonksiyonlarının iyileşmesi icin en iyi başlangıc yontemidir.
PKOS’da; duşuk glisemik indeks, duşuk glisemik yuk, yuksek protein, duşuk karbonhidrat veya modifiye yağ asidi diyetlerini iceren optimal diyet makro besin bileşimine odaklanan alternatif diyet yaklaşımları olumlu hormonal veya metabolik etkileri olduğu veya uzun sureli ağırlık kaybı sağlanması ve surdurulmesinde daha etkili olduğu one surulmektedir.
Beslenme Tedavisi
PKOS ve beslenme uzerine yapılan bazı calışmalar; duşuk karbonhidratlı bir diyet onerirken, bazı calışmalar da insulin seviyesini kontrol etmek icin duşuk glisemik indeksli (GI) bir diyet onermektedir.
Duşuk karbonhidrat ve yuksek protein iceren beslenme modeli, insulin direncini kırmayı sağlayabilir ancak uzun sure tercih edilmemelidir cunku bu durum proteinlerin karbonhidratların yerine kullanımını arttırabileceğinden dikkatli ayarlanmalıdır.
PCOS’taki beslenme tedavisinin esasını, basit karbonhidratların (tum rafine gıdalar) kesilmesi ve kompleks karbonhidratlara ağırlık verilmesi oluşturmaktadır.
Her oğunde doğru karbonhidrat kullanımı ve yeterli protein tuketimi duşuk kan şekeri (hipoglisemi) ataklarını da kontrol altında tutabilmektedir.
Beslenme programında gunluk posa miktarı 30 gramın uzerine yukseltilmelidir. Posa yağ emiliminin azalmasını ve toksik maddelerin vucuttan uzaklaştırılmasını sağlar. Bu da, PCOS’ta sıklıkla gorulen gastrik problemlerin, hiperlipidemi ve hiperinsulineminin ortadan kalkması anlamına gelir.
Duşuk doymuş yağlı besinler tercih edilmelidir. Tam yağlı urunlerden uzak durulması onem taşımaktadır.
Yuksek lif alımı sağlamak icin sebze, meyveler, baklagil tuketimine ağırlık verilmelidir.
Bu beslenme alışkanlıklarına ek olarak 2- 3 saat aralıklar ile besin alımı gercekleştirilmelidir. Bu şekilde kan şekeri seviyesi dengede tutularak, yeme atakları onlenebilir.
Duzenli egzersiz yapmak da, insulin metabolizmasında en az diyet kadar etkili olmaktadır. Gunluk 30 dakika orta şiddette yapılacak egzersiz kilo kontrolunde etkili olacaktır.
Polikistik Over Sendromlularda ekip calışmasının (doktor, diyetisyen, psikolog) onemi hatırlanmalı ve kişiler bu şekilde takip edilmelidir.
YUKSEK GLİSEMİK İNDEKSLİ BESİNLER DUŞUK GLİSEMİK İNDEKSLİ BESİNLER
Beyaz un Kepekli un
Beyaz pirinc Esmer şeker
Recel, bal Kepekli pirinc
Makarna, spagetti Kepekli makarna
Kek Kurubaklagiller
Şeker Meyveler ( muz, incir kavun haric )
Kızarmış patates, patates pure Yulaf, cavdar ekmek
Havuc Bezelye, yeşil fasulye, barbunya
[h=2]Antalya Diyetisyen uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Polikistik over sendromu tanı, tedavi, beslenmemize etkileri!
Sağlık0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Polikistik over sendromu tanı, tedavi, beslenmemize etkileri!