Diş fırcalama sırasında kanamalar ile karşılaşıyor, ağızda kotu koku hissediyor, aynada dişlerinizi incelediğinizde dişler uzerinde birikmiş bej-sarı renkli katmanlar goruyorsanız, dişlerinizi parmakla ittiğinizde kolayca hareket ediyorlarsa buyuk olasılıkla bir dişeti hastalığına yakalanmışsınız demektir ve aşagıdaki bilgilere ihtiyacınız olabilir!!
Periodontal hastalık(dişeti hastalıkları) nasıl olusur?
Sağlıklı haldeki dişetinde problemlerin ortaya cıkmasına ağzımızda yasayan mikroorganizmaların sayılarının artışı sebep olur.
Mikroorganizmalar gurubuna dahil olan bakteriler, temizleme-bakım eksikliği ve bunun sonucunda diştası oluşumuna bağlı olarak dişetinde iltihaplanma ve enfeksiyona yol acarlar.
Mikroorganizmaların coğalması aynı zamanda bunların ortama yaydıkları sulfurik gazların da artışına ve ağız kokusuna yol acar. Coğalan bakteriler dişler uzerinde film tabakası olustururlar.
Bakteri plağı denilen bu tabaka eğer diş fırcalama ile temizlenmezse, tukurukte serbest dolaşan minerallerin cokelmesi ile "diştaşı" oluşur ki bunlar dişler uzerinde leke ve renk değişiklikleri ile gorsel olarak fark edilebilirler. Diştası oluşumları profesyonel temizlik ile giderilmezler ise dişeti iltihabı "gingivitis" ile başlayan dişeti hastalıkları ilerleyerek "periodontitis" meydana gelir.
Diş etinde kızarıklık, kanama, şişlik-odem, diştaşı varlıgı, dişetlerinin cekilmesi ve dişlerde sallanma bulguları periodontal hastalıgın belirtileridir.
Ağız bakımındaki yetersizliklerin yanısıra savunma sisteminde aksaklıklar olan kişilerde, orneğin kanda immunglobulin sayıları az olan kişilerde periodontal hastalıklara yatkınlık vardır. Ayrıca diş dizisindeki capraşıklıklar da temizlenme gucluğu yarattığı icin hastalığa zemin hazırlar. Bu tip ozellikler soyacekim ile de ilgili olduklarından periodontal hastalıklara yakalanma oranında genetik bir aktarımdan da soz edebiliriz.
Ağız-yemek borusu-mide ve bağırsaklar sindirim sistemini oluşturup birbirleri ile ilişkili olan her kademede bakteri barındırırlar. Sindirim sistemi bir butun olduğu icin ağızda yapılan periodontal girişimlerden sonra duzenli hekim kontrolleri ve ev bakımı yapılmadığı takdirde fırsatcı patojen mikroorganizmalar tekrar ağızı kolonize ederek tahribata devam ederler.
Bu nedenle duzenli dişeti tedavisi yaptırmak gereklidir. Başka bir anlatımla her bireyin ağzında değişken oranlarda bakteri, bakteri plağı, diştaşı bulunur ve temizlendikten sonra zamanla tekrar oluşur.Bu ozellikten dolayı oncelikle bilinmesi gereken "periodontitis" tipi bakteri kokenli hastalıklarla yasam boyu suren bir mucadele vermek gerektiğidir.
Diğer bir deyişle periodontitis tedavi edilir ve ağız kondisyonları normal şartlara dondurulebilir ancak hastalığa yol acan mikroorganizmalar kararlılıklarından vazgecmezler ve sizin ağız bakımını aksattığınız oranda hastalık tekrar geri doner.
Tekrarlama ozelliğinden dolayı periodontal hastalık ile mucadele nafile bir işlem olarak değerlendirilip tedavi uygulanmaz ise diş kayıpları kacınılmazdır.Bilincli bir mucadele ve istikrarlı bir bakım programı ile cok uzun yıllar komplikasyon tekrar etmeden ustesinden gelinebilir.
Dişeti sağlığımızı korumak icin diş fırcalama alışkanlığımızın olması on plana cıkmaktadır. İdeal olarak yemeklerden en az bir saat sonra diş fırcalanmalı ve bu flordan zengin bir diş macunu eşliğinde gercekleştirilmelidir.
Oğun sırasında alınan asitlerin etkisiyle bir kısım minede mineral kaybı olarak yumuşar. Bu nedenle yemekten hemen sonra diş fırcalamak yerine ağzın dogal ortamındaki minerallerin bu mineral kaybına uğramış bolgelere cokelmesi icin zaman tanımamız gereklidir.
Aksi takdirde hemen fırcalama yaptığımızda yumuşamış minenin erozyonuna katkıda bulunuruz. Her oğun sonrası kuru bir diş fırcası ile, su ile ıslatmadan, florlu diş macunu uygulayarak, iki dakika sure ile diş ve dişeti birleşiminde oval-dairesel minik titreşim hareketleri ile uygulama yaptıktan sonra dişetinden dişe doğru (kırmızıdan beyaza) fırca ile supurme hareketi yapılmalı, daha sonra mine yuzeyleri dairesel hareketler ile her yonden supurulmelidir.
Bu fırcalama işlemleri alt ve ust cenelerde, on, yan ve arka dişler icin eşit surelerde uygulanmalıdır.
Diş fırcalama alışkanlığımız duzenli olsa da her bireyin ağzında zamanla bakteri plağı ve dolayısı ile mine ve kok yuzeyine tutunan diştaşları oluşurlar. Diştaşı puruzlu bir yuzey olusturduğu icin bakterilerin tutunmasını kolaylaştırır ve sayılarının artmasına yol acar. Zamanla yeni gelen bakterilerin de eklenmesi ile diştaşlarının hacim ve yayıldıkları alan artar.
Diş taşlarına tutunan bakteriler ortama yaydıkları toksinleri ile kollajen yıkımına yol acarlar. Diğer bir deyişle bakterilerin ortama sactıkları asitler (ekzotoksinler) dişeti ve kemik dokularının temel yapıtası olan kollajen liflerinin cozunmesine yol acarlar. Vucudumuz da bakterilerin bu olumsuz etkilerine karşı bir savunma olarak "iltihap" oluşturur. "Yangı" olarak da adlandırılıan iltihap vucudumuzun savunma cevabıdır. Yangıda savunma hucrelerimiz olan beyaz kan hucreleri ve cesitli enzimler kan yolu ile bakterilerin saldırdığı bolgeye taşınırlar. Taşıma işlemini hızlandırmak icin vucut o bolgede bulunan kılcal damar sayısını hızla arttırır ve damarların ceperinde bulunan pencereleri acık tutarak savunma hucrelerinin damar dışına cıkarak bakterilere saldırmasına izin verir. Boylelikle yangılı dişeti damar sayısındaki artışa bağlı olarak koyu kırmızı renkte, kanamalı, sis ve odemli hale gelir.
Periodontal tedavinin amacı;
Periodontal hastalıklar, lokal enfeksiyonlar olarak tanımlanmasına rağmen tedavinin esası bakteriyel urunlerin mekanik olarak ortamdan uzaklaştırılması esasına dayanmaktadır. Diğer bir deyiş ile periodontal hastalık tedavisi ağızdaki bakteri sayısını normale indirgemeyi ve dokulara penetre olmuş bakterileri elimine etmeyi amaclayan antimikrobiyal bir tedavidir. Vakanın cep derinlikleri olculup kanama miktarı ve diş sallanması (mobilite) gibi klinik bulguları ile birlikte rontgen bulguları da değerlendirilerek tedavi planı yapılır. Lazer uygulamaları ana tedavi şablonunu destekleyen unsurlar olup tek başına işlerlikleri halen tartışmalıdır.
Diş taşı temizliği (detertraj işlemi) el aletleri (scaler, kuret) ve/veya sonik-ultrasonik temizlik cihazları ile yapılır. Genellikle 3-4 gun ara ile uc seans yapılır. Bu işleme "başlangıc periodontal tedavi" adı verilir. Generalize gingivitis: dişeti iltihabının uzun sure tedavi edilmemesi sonucu tum ağızda gorulen, cep derinliklerinin bazı bolgelerde 2mmyi aştığı iltihabi hastalıktır. Gingivitis tedavisine ek olarak kok yuzeyi duzleştirilmesi (root planning) de yapılır. Tedaviyi destekleyici olarak ağız gargaraları da kullandırılır.
Nekrotizan ulseratif periodontal hastalıklar: Bu grup altında nekrotizan ulseratif gingivitis (nug) ve nekrotizan ulseratif periodontitis (nup) yer almaktadır. Nug ve nup immun yetersizlik ve/veya ağız hijyeninin yetersizliğine bağlı olarak ozellikle anaerob patojenlerin sebep oldugu hastalıklardır. Dişetlerinde ulserli sahalar, serbest dişeti kenarında grimsi kabuklasmalar (pseudomembran) ve kesif bir ağız kokusu ile karakterizedir. Tedavisinde ağız hijyenini sağlamaya yonelik başlangıc tedavisi uygulanır ve anaeroblara etkili ornidazol-metranidazol turevi antibiotikler kullanılır.
Kronik periodontitis: Dişeti iltihabının daha derin dokulara sıcramış ve destek kemikte rezorbsiyonlara bağlı olarak cep derinliklerinin 2-3mm nin uzerinde olduğu hastalıktır. Başlangıc periodontal tedavi sonrası cep derinlikleri ve atasman duzeyleri uc hafta icersinde izlenir. İyileşme oranına, cep derinliklerine gore sungingival kuretaj ile flap operasyonu arasında karar verilir. Bazı ekoller her halukarda once subgingival kuretaj, bir kac haftalık aradan sonra flap operasyonunu onerirler. Subgingival kuretaj anestezi altında scaler adı verilen orak tarzı el aletleri ile derin dokularda granulasyon dokularının eliminasyonu ve kok yuzeyi duzleştirmesini icerir. Falp operasyonu hastalıklı dokuların cerrahi olarak eksize edilmesi, cep derinliklerinin azaltılması ve kok yuzeyi duzlestirmesi işlemlerini icerir. Son donemde bu aşamada lazer uygulamaları ile yuzey detoksifikasyonu yapılarak tedavi basarısı pekiştirilmektedir.
Agresif periodontitis: erişkin periodontitisten daha az gorulur. İmmun sistem yetersizliğine bağlı olarak periodontal patojenlerin ataklar halinde yaptıkları ve kısa sureclerde gerceklesen doku yıkımları ile karakterizedir. Erişkin periodontitisine benzer tedavi uygulanır. Teşhis edildikten sonra rutin kontrol şarttır.
Lokalize agresif periodontitis (lagp): Daha ziyade genc bireylerde ortaya cıkan, 6 yaş dişlerinin mesialinde ve insizivlerde kemik ici ceplerin oluşumu ile karakterizedir. Kronik periodontitisin tedavisine benzer şekilde ama sadece kemik ici ceplerin etkilediği bolgelerde flap operasyonu yapılır.
Generalize agresif periodontitis (gagp): Santral ve birinci molarlar harici diğer dişlerde hızlı ilerleyen periodontal yıkım ile larakterizedir. Tedavisi kronik periodontitise benzelik gosterir.
Sistemik hastalıkların manifestasyonu olan periodontitis: Notropeni, down sendromu, papillon-lefevre sendromu, histiositosis sendromları gibi bir cok sistemik bozukluk durumunda bunlara bağlı olarak oluşan ve kronik periodontitis tablosuna benzer periodontal komplikasyonlar bu grupta toplanmaktadır.
Periodontal apseler: Dişeti dokusu icinde periodontium bağlantısı irinleşme şeklinde tezahur eden lezyonlardır. Gingival apse, periodontal apse ve perikoronal apse olarak alt gruplara ayrılır.
Endodontik lezyonlar ile bağlantılı periodontitis: Endodontik lezyon ile enduklenen periodontal lezyonlar bu grupta degerlendirilir.
Gelişimsel veya kazanılmış deformiteler ve durumlar: Farklı etyolojiye sahip muko-gingival deformitelerin (bozuklukların) sebep olduğu periodontal lezyonlar bu baslık altında incelenerek tedavi cozumleri incelenir.
Refraktor gingivitis ve periodontitisler: Tedaviye rağmen patojenlerin yaptığı tahribatın devam ettiği klinik tabloya sahip tum periodontal hastalıkların başına tedaviye cevap vermeyen anlamında "refraktor" on takısı eklenerek adlandırılır. Bu tip hastalıklarda ozellikle immun sistem yetersizlikleri incelenmelidir.
Tum periododontitis tiplerinde destekleyici olarak antibiotik, non-steroidal anti-inflamatuar (nsaı) ve antiseptik gargara terapileri yaptırılır. Periodontitis formlarında hastaların cok sabırlı olması ve iyi bir netice icin hekimle cok iyi işbirliğine gitmeleri gerekir. Ayrıca bu tip komplikasyonları oluşturan etkenler yaşam boyu tekrar edebileceğinden periodontal hastalığa yakalananlar tedaviyi hicbir zaman aksatmamalı, bunun bakterilere karşı yaşam boyu suren bir mucadele olduğunu idrak etmeleri gereklidir.

[h=2]Antalya Diş Hekimi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]