Otizm spektrum bozukluğu nedir?
Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), sosyal-iletişimsel gelişimde yetersizlik, tekrarlayıcı davranışlar ve ilgilerle seyreden, erken cocukluk cağında başlayan bir norogelişimsel bozukluktur. Son yıllarda yapılan ceşitli calışmalarda OSB sıklığının %1’in uzerinde olduğu saptanmıştır. Cinsiyet acısından bakıldığında OSB’nin erkeklerde kızlardan 3-4 kat fazla gorulmektedir.
OSB terimi otizm, atipik otizm ve Asperger sendromunu iceren bir kategori olarak yıllardır kullanılmaktayken, resmi sınıflama sistemlerinde OSB tanımın yer alması Mayıs 2013’de olmuştur. Artık Otizmle ilişkili tum bozukluklar icin OSB tanımı kullanılmaktadır.
Nedenleri nelerdir?
OSB gelişiminde onemli bir faktor genetik yatkınlıktır. Genlerdeki değişkenlerin otizm nedenleri arasında en onemli rolu oynadığı kabul edilmektedir. Otizm tanısı alan cocukların beyin goruntulemelerinde erken yaşta bazı farklılıkların ortaya cıktığı ve yaşla birlikte bu farklılıkların değiştiği bulunmuştur. OSB etiyolojisinde cevresel faktorlerin de uzerinde durulmuştur. İleri anne baba yaşı uzerinde durulan etkenlerdendir. Yine ozellikle yakın zamanda populer bir şekilde suclanan beslenme şekli, civaya maruziyet aşı gibi faktorlerin otizm gelişimine katkısı olduğu doğrulanmamıştır. Bu gun kabul edilen en onemli goruş, otizmin beynin erken evrelerinde gelişen, gen cevre etkişelimi nedeniyle ortaya cıkan, norogelişimsel bir hastalık olduğu yonundedir.
Belirtileri nelerdir?
Otistik bireyler, ortaya cıkan belirtiler, bu belirtilerin şiddeti cok değişkenlik gosterir.
Otizmli olgularda genellikle belirtiler hayatın ilk ya da ikinci yılında ortaya cıkmaktadır. Dil gelişiminde gecikme, sosyal ilgisizlik veya cevreye karşı alışılmadık aşırı duyarlılığı iceren başlangıc belirtileri tipik olmaktadır. OSB olan cocukların yaklaşık dortte birinin ebeveynleri cocuklarının birkac anlamlı kelime soyledikten sonra konuşmayı bıraktığını ve sosyal becerilerinin gerilediğini ifade etmişlerdir.
OSB tanısı konulan bebekler yaşamın ilk altı ayında diğer bireyleri daha az aramakta, onlara daha az bakmaktadırlar. Ayrıca bu donemde bu cocuklarda sosyal gulumsemenin de az olduğu ve bu bebeklerin daha az ses cıkardığını ortaya konmuştur. İsmi seslenildiğinde bakmamanın sekizinci aydan itibaren OSB’li cocuklar ile OSB’li olmayan cocukları ayırt etmede yardımcı olmaktadır. OSBcocukları diğer cocuklardan ayırt eden ozellikler; goz teması, sosyal ilgi ve gulumsemede yetersizlik, jest ve işaret kullanımında sınırlılık, ismi seslenildiğinde bakmama, taklit etme becerisinde yetersizlik, alıcı ve ifade edici dilde gecikme olarak tanımlanmıştır.
2-3 yaş doneminde ise sosyal alanda en sık karşılaşılan belirtiler; goz temasının yetersizliği, sosyal oyunlara ve karşılıklı sosyal etkileşime azalmış ilgi duzeyi, ebeveynlerini duygudurumunu duzenlemek icin daha az referans alma ve yalnız kalmaya eğilimli olmak olarak bildirilmiştir.
4-5 yaş grubunda, yaşıtlardan farklılık, kısıtlı jest mimikler, başkaları ile etkileşime girmekte isteksizlik, yaşıt aramama ve yaşıt ile ilişki surdurememe belirginleşmektedir. Normal gelişen bireylerde empati seviyesi erişkin duzeyine yaklaşmaktayken, bu grupta empati soz konusu olmamaktadır. Dil gelişimi ve iletişim sorunları OSB tanılı bireylerin sorunlarının onemli kısmını oluşturmaktadır. Dil becerilerinin geliştiği vakalarda ise tekrarlayan davranışlar ve yineleyici dil kullanımı, karşısındakinin konuşmasını yineleme, şahıs zamirlerini karıştırma, normal ses volumunun farklılaşması, sosyal etkileşim icin dilin kullanımında sorunları iceren tarzda dil kullanımı normalden farklı olmaktadır. Konuşamayan grupta ise anlamsız sesler cıkarma bazen yeni kelime uydurma gorulmektedir. Yine bu donemde sallanma, kendi ekseninde donme, parmak ucunda yurume, garip el hareketleri, kanat cırpma gibi motor stereotipiler sık gorulmekte; ayrıca torensel davranışlar orneğin oyuncak dizme, oyuncakların belli parcaları ile oynama soz konusu olmaktadır.
Ergenlik doneminde normal zekÂya sahip OSB tanılı bireyler, gruba ait olamama ve akran tacizi sebebi ile sıklıkla depresyon gecirmektedir. Zihinsel yetersizliği olan grupta ise bu donemde temel belirtiler devam etmekte, sıklıkla ofke, durtu kontrol sorunlarına, oz bakımda kısıtlılıklara, değişime dirence ve yıkıcı davranışlara sık rastlanmaktadır.
Yine erken donemden itibaren Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan grupta akademik becerilerde sorunlar, ozel eğitimden faydalanamama ve davranış sorunları daha şiddetli gorulmektedir. Ozellikle belli donemlerde ve ya mevsimlerde otizm belirtileri şiddetlenen, takıntıları artan, uyku problemleri artan grupta İki Uclu Bozukluk acısından dikkatli olmak gerekmektedir. Otizmle ile birlikte ek psikiyatrik sorunlar hem otizm belirtilerini şiddetlendirmekte hem de gidişini olumsuz etkilemektedir.
Asperger sendromunda ise, bireyler, otizm belirtileri gostermekle beraber daha ust duzey bir işlevselliğe sahiptirler. Yaşamın ilk yıllarından itibaren dil becerileri iyidir. Bilişsel becerilerinde gecikme yoktur. Asperger sendromlu bireyler, normal dil gelişimine sahip olan, ancak sosyal etkileşim davranışlarıyla, tekrarlayan torensel davranışlarıyla otistiklerle aynı ozellikleri gosteren bireyler olarak tanımlamaktadır. Bu cocukların okul oncesi donemde ozel ilgi alanları vardır ve bu ilgi alanları bazen gunluk hayata dairken bazen alışık olunmayan konulara aittir. Yine gunluk yaşama ait yada alışık olunmayan konulara ait takıntıları, gunluk rutinleri vardır. Yaşla birlikte yaşamaya başladıkları sosyal ilişki zorlukları belirginleşir. Yaşla birlikte ozellikle ergenlik doneminde kendi ilgi alanları ile vakit gecirmeye başlar ve daha cok ilgi alanlarıyla ilgili konularda konuşurlar. Başlangıctan itibaren hareketlilik, dikkat sorunları, kaygılı olma, motor sakarlık, uyku beslenme sorunları yaşayabilirler.
Tedavi sureci nasıldır?
Otizmin bilinen bir tedavisi olmadığı icin, klinisyenler bireyin işlev duzeyi ve problemli alanlarına uygun mudahale ve tedavi programları geliştirirler.Cocuğun ve ailenin baş etmelerine aktif katkıda bulunurlar. Temel yaklaşım eğitsel yaklaşımlardır. Bu eğitsel yaklaşımlar sosyal-iletişimsel alanda gelişmeyi, istenmeyen davranışları azaltmayı, yeni beceriler kazandırmayı hedefler.
OSB’de temel belirtileri iyileştiren bir ilacın henuz geliştirilmemiş olmasına rağmen, bu grupta eşlik eden davranışsal sorunlar icin ilac kullanımına sık rastlanmaktadır. İlaclar sinirlilik, ofke, uykusuzluk, davranış sorunları, tekrarlayan hareketler, tik, sosyal etkileşim, kaygı, korku, moralsizlik, takıntı, hiperaktivite ve dikkat sorunlarında yararlı olmaktadır.
Gidişatı nasıldır?
Tedavi oncesi zeka seviyesi, erken yaşta tedaviye başlanması, tedavinin miktarı-tedaviye devam edilme suresi, aile ozellikleri, sosyal kacınma tedaviye yanıtta onemli belirleyiciler olarak tanımlanmıştır. Normal zekalı otizmi olan bireylerin beşte birinin kendi başına yaşadığı %40'a yakınının universiteyi bitirebildiği belirtilmiştir. Daha ağır işlev duzeyindeki otizm tanılı bireylerin ise coğunluğu destekle yaşamlarını surdurmektedirler.
[h=2]İstanbul Cocuk Psikolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Otizm spektrum bozukluğunun tanı ve tedavisinde bilinmesi gerekenler
Sağlık0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Otizm spektrum bozukluğunun tanı ve tedavisinde bilinmesi gerekenler