Myom Nedir?
Değişik nedenlerle jinekoloğa giden pek cok kadının arkadaşlarına biraz da korkarak "bende ur varmış" dediğine bircoğumuz şahit olmuşuzdur. Halk arasında ur olarak adlandırılan bu durum aslında "myom"dur. Soylenmesinin zorluğundan mı nedir myomlar halk arasında ; miyon, muyon gibi şekillerde de yanlış olarak telaffuz edilmektedir.
Tıbbi literaturde "fibroid, uterin fibroid" ya da "leiomyoma" adı da verilen myomlar, iclerinde duz kas ve bağ dokusu iceren iyi huylu (kanser olmayan) kitlelerdir.
Buyuklukleri toplu iğne başından karpuz buyukluğune kadar değişkenlik gosterir. Kadın pelvisinde en sık gorulen tumordur.
İyi yanı hemen her zaman iyi huylu olması ve kansere donme olasılığının ihmal edilebilecek kadar duşuk olmasıdır. Hastaların %75'i kendisinde myom olduğundan dahi habersizdir.
Kotu yanı ise her 4-5 kadından birinde ortaya cıkmasıdır. Buyukluklerinin cok değişken olması nedeni ile bu oranın aslında gerceği yansıtmadığı, dikkatli bir inceleme yapılacak olursa myom gorulme sıklığının %80'den daha fazla bulunacağı ileri surulmektedir.
Tek bir tane olabileceği gibi sayılamayacak kadar cok da olabilir.
Her bir miyom kitlesine "miyom nuvesi" adı verilir. Genelde birden fazla sayıda olma eğilimindedir.
Miyomlar sıklıkla 30-40 yaşlar arasında ortaya cıkar ve hormon tedavisi almayanlarda menopoz sonrası kuculur. Ergenlik oncesi gorulmesi son derece nadirdir.
Miyomlar genelde birden fazla sayıdadır. Bazen ise tek bir myom nuvesi belirgin derecede buyuyebilir ve cok buyuk boyutlara ulaşabilir. Bu gibi hastalarda da buyuk olasılıkla bir kac milimetrelik bile olsa başka myom nuveleri de mevcuttur.
Miyomlar rahimde buyumeye neden olurlar. Myomlu bir rahmin buyukluğu ifade edilirken gebelik cesameti tanımı kullanılır. Gebelik sırasında hangi haftada rahimin ne kadar buyuduğu bilindiği icin myomlu bir rahimin muayenesinde de bu bilgiden yararlanılır ve rahim buyukluğu orneğin 6 haftalık ya da 8 haftalık gebelik cesametinde şeklinde tanımlanır.
Rahim (Uterus) Anatomisi
Uterusun (rahim) kalın duvarı uc tabakadan oluşur. Bunlardan en icte olanı "endometrium" adını alır, adet siklusu boyunca değişimler gosterir ve eğer gebelik olmaz ise dokulerek adet kanaması ile birlikte atılır.
Ortadaki kas tabakasına "myometrium" denir. Uterusun en kalın tabakasıdır ve istemsiz calışan duz kaslardan oluşur. Bu kaslar adet kanaması esnasında rahim icinde biriken kanı, doğum esnasında ise bebek ve plasentayı rahim dışına atmak icin kasılır.
Uterusu dışarıdan cevreleyen zar tabakasına ise "seroza" ismi verilir. Bu tabaka rahmi diğer organlardan ayırır ve yerinde tutunabilmesi icin destek bağları oluşturur.
Gebe olmayan bir kadının rahminin buyukluğu kişinin yaşı ve gecirmiş olduğu gebelik sayısına gore değişkenlik gosterir. Ortalama ağırlığı 50-80 gram arasındadır. 9. ayını doldurmuş bir gebede ise ağırlığı yaklaşık 20 kat artarak 1000 grama kadar cıkar. Doğumdan yaklaşık 6 hafta sonra ise eski konumuna doner.
Vucudumuzda başka hicbir organımız bu kadar buyuyup, sonra da kendiliğinden kuculme yeteneğine sahip değildir!..
Miyomlar Nasıl Oluşur?
Myomlar rahmin "myometrium" tabakasını oluşturan duz kaslardan koken alan iyi huylu tumorlerdir.
Sadece kas hucresi icermezler. Aslında myom daha gercekci bir tanımla bağ dokusu tarafından bir arada tutulan duz kas hucreleridir.
Miyomların Nedenleri Nelerdir?
En sık gorulen pelvik kitle olmasına rağmen hic kimse myomların neden ve nasıl ortaya cıktığına acıklayamamıştır. Bazı kadınlarda hic gorulmez iken bazı kadınlarda surekli yeni myomların cıkma nedeni de belirsizdir.
Nedenleri tam olarak bilinmese de pek cok hekim bu kitlelerin kadınlık hormonu olan ostrojen etkisi ile geliştiğine inanırken azımsanamayacak sayıda başka bir grupta ostrojen ile ilgili olmadığını duşunmektedir. Myom ve ostrojen hakkında bilinen gercekleri şoyle sıralayabiliriz:
Henuz ostrojenin fazlaca salgılanmadığı ergenlik oncesinde gorulmezler.
Yuksek doz ostrojen iceren doğum kontrol hapları gibi ilacların etkisi ile buyurler. Ancak bu etki gunumuzde kullanılan duşuk doz doğum kontrol haplarıyla gelişmez.
Vucudun fazla miktarda ostrojen urettiği gebelik esnasında bazen hızlı bir buyume gosterirler.
Ostrojenin azaldığı ve hatta tamamen yok olduğu menopoz sonrası donemde kuculurler. Menopoz sonrası yeni myom cıkması son derece nadirdir.
Myomlar yuksek duzeyde ostrojen bulunduran kadınlarda gelişse de laboratuar bulguları myomu olan kadınların bir coğunda ostrojen duzeylerinin normal olduğunu gostermektedir. Bu nedenle myom gelişiminde buyuk olasılıkla ostrojen tek sorumlu değildir.
Bazı yazarlar, ostrojen duzeylerinin cok yukseldiği gebelik esnasında bu kitlelerin buyumesini bu hormona değil, gebelikteki rahme giden kan akımının buyuk oranda artması sonucuna bağlanmaktadırlar.
Bazı calışmacılar da diğer bir kadınlık hormonu olan progesteron'un da myom gelişiminde rolu olduğunu ileri surmektedirler. Yapılan bazı klinik deneylerden elde edilen sonuclar progesteron ile tedavi edilmiş kadınlardan cıkartılan myomlarda daha fazla sayıda hucre bulunduğunu ve bazı hastalarda progesteronu bloke eden ilaclar kullanıldığında myomların kuculduğunu gostermektedir. Bu bulgulara rağmen myom ile progesteron arasındaki ilişki acık değildir.
MYOM TURLERİ
Myomlar bulundukları bolgeye (lokalizasyonlarına) bağlı olarak değişik turde şikayetler yaratırlar. Bu nedenle de rahimde yerleştikleri yerlere gore sınıflandırılırlar.
Submukoz Myom
Hemen rahim icini doşeyen "endometrium" tabakasının altında yerleşmiştir.
Buyudukce endometriumu iceri doğru iter. Bu itilme adet duzensizliklerine neden olabilir.
Bir sure sonra myom rahim boşluğuna doğru buyumeye başlar ve orijinal yerine ince bir sap ile bağlı kalır. Buyumeye ya da sarkmaya devam eder ise rahimden dışarıya hatta vajinadan vucut dışına sarkabilir.
Myom hareket ettikce sapının etrafında donebilir ve adet aralarında kanamaya neden olabilir. Bu tur myomlarda enfeksiyon da ortaya cıkabilir.
İntramural Myom
Rahmi oluşturan kas tabakasının (duvarın) icinde yer alan myomlardır. Myom nuvesi buyudukce rahim de buyur.
Subseroz Myom
Rahmin dış yuzunden koken alan ve dışarı doğru buyuyen myomlardır. Genelde kanama, kasık ağrısı gibi problemler yaratmaz.
Saplı Myom
Herhangi bir subseroz ya da submukoz myom buyumeye devam edip de rahim ile bağlantısı sadece ince bir bağ ile sağlanır ise bu durumda saplı myomdan soz edilir.
Eğer myom kendi etrafında donerse sapı yani dolayısı ile kan bağlantısı da bozulur ve myom nuvesinde "dejenerasyon" meydana gelir. Eğer myomun sapı geniş bir tabana oturmuş ise buna "sessile tipte myom" adı verilir
İnterligamentoz Myom
Rahmi yerinde tutan ve "ligaman" adı verilen bağların arasında gelişen tumorlerdir. Bunların cerrahi ile cıkartılması son derece guctur.
Paraziter Myom
Buyuyen myom nuvesi başka bir organa yanaşıp buna yapışırsa bir sure sonra rahim ile arasındaki bağlantı kopabilir ve myom yeni bağlandığı dokudan beslenmeye başlayabilir. Bu durumda parazitik myomdan soz edilir.
Gercekci olmak gerekirse myomların hemen hepsi aslında birden fazla anatomik lokalizasyonda bulunur. Orneğin myomun buyuk bir kısmı intramural olmasına rağmen submukoz veya subseroz komponenti de olabilir. Bu durumun istisnası saplı subseroz myomlardır.
MYOMDA TANI
Jinekolojik muayene esnasında en sık fark edilen tumorler myomlardır.
Başka bir nedenle karın boşluğunun acıldığı ameliyatlar sırasında da kolaylıkla fark edilebilirler.
Pek cok myom ise başka bir nedenden dolayı yapılan muayene esnasında şans eseri fark edilir veya daha sık rastlanılan şekilde hicbir zaman farkına varılmayabilir.
Son 25 yıldır yaygın şekilde kullanılan ultrasonografi myomlardaki en onemli tanı aracıdır. Yumurtalıklara yakın bulunan myom nuveleri over tumorleri ile karıştırılabilir.
Myomların ayırıcı tanısında normal gebelik, yumurtalık bolgesinde kitle, adenomyozis, uterusa ait şekil bozuklukları, komşu organ tumorleri ve vajinal kanamaya yol acan diğer durumlar goz onunde tutulmalıdır.
Myom Ne Tur Şikayetler Yaratabilir?
Myomların coğu belirti vermemesine rağmen %25 vakada bazı şikayetler yaratır. Bunlardan en sık gorulenleri aşırı ve anormal vajinal kanamalar, ağrı ve karın şişliğidir.
1. Adet Duzensizliği
Myomlu kadınların yaklaşık %30'unda adet kanamaları normalden fazla olur. Fazla kanamaya yol acan submukoz ve intramural tipteki myomlardır.
Kitle buyudukce endometrium dokusunu iter ve dolayısı ile bu dokunun yuzolcumu artar. Kanamaya musait alan fazlalaştığı icin kanamanın miktarı da artar. İlk başlangıcta kanamanın suresi değişmez iken sadece kaybedilen kanın miktarı fazlalaşır. Daha sonra yavaş yavaş sure de uzamaya başlar. Bu fazla kanamalar bir sure sonra kansızlığa yani "anemi"ye neden olur.
Bazı myom turleri ise kanama fazlalığı ile birlikte ara kanamalara da yol acabilir. Myomlu hastaları doktora gitmeye mecbur eden en onemli bulgu bu kanama bozukluklarıdır.
Myom ile birlikte kanamalar o kadar fazla olabilir ki kişi neredeyse saatte bir ped değiştirmek zorunda kalabilir. Bu tur kanamalar yaşayan bir kadın normal gunluk aktivitelerinde bulunmak istemeyebilir, işe gitmekten kacınabilir ve sosyal korkular gelişebilir. Yani myom kadının sosyal hayatını da etkileyebilen bir hastalıktır.
Myomda kanamanın muhtemel nedenleri
Endometrium yuzeyinin buyumesi.
Rahimdeki damarlanmanın artması.
%50 oranında beraberinde gorulen endometrial hiperplazi.
Rahim kasılmalarının etkisizliği nedeni ile kucuk damar ağızlarının kapanamaması.
Submukoz myomlarda etraftaki endometrium dokusunda ulser olması
2. Kasık ağrıları (Pelvik ağrılar)
Myomda ağrı nadir gorulen bir belirtidir. Genelde adet kanaması sırasında kramp tarzında olur.
Uzun yıllar boyunca adet kanamaları ağrısız olan kadında birden bire ağrıların olması teşhiste myomu akla getirmelidir.
Sancılı adet gorenlerde ise ağrının şiddetinin artması ya da şeklinin değişmesi duşundurucudur.
Deneysel calışmalar myomlarla birlikte gorulen ağrıların mekanizmasının doğum sancılarına benzediğini duşundurmektedir.
Myom cekirdeği sanki yabancı bir cisimmiş gibi davranır ve rahim bu yabancı cismi atmak icin kasılır. Kişi bu kasılmaları ağrı olarak algılar.
İleri derecede buyumuş bir myom etrafındaki dokulara ve sinirlere baskı yaparak da ağrıya yol acabilir. Burada daha cok bel ağrısı tarzında yakınmalar gorulur.
Dejenere olan ya da etrafında donerek kanlanması bozulan myom ani ve bıcak saplanır tarzda ağrıya yol acar.
Zaman zaman ise adet kanamalarından bağımsız ağrılar olabilir ancak bu son derece nadirdir.
3. Karında şişlik
Myom buyudukce diğer organları iter ve bu da her turlu rahatsızlığa neden olabilir.
Mesaneye bası yaparsa sık idrara cıkma, rektuma (barsağın en son kısmı) bası yaparsa kabızlığa yol acabilir.
Nadiren cok fazla buyuyen myom idrar yollarında tıkanma ve idrar yapmada gucluk problemi yaratabilir. Yine barsaklardaki basıya bağlı olarak gaz problemi gorulebilir.
4. Kısırlık
Myomlar kadının gebe kalmasını ya da gebe kaldıktan sonra rahmin gebeliği taşımasını zorlaştırabilirler. Tupleri iterek spermin ve yumurtanın gecişini gucleştirebilir ya da endometrium duzenini bozarak dollenmiş yumurtanın rahme yerleşmesini engelleyebilir.
Myom buyumeye devam ettikce uzerindeki endometrium tabakası gerilir ve kanlanması bozulur. Bu durumda gebelik urununun rahimde yerleşse bile yeterli derecede kanlanması mumkun olmaz ve duşukle sonuclanabilir.
Butun bu engelleri aşıp buyumeye başlayan bir gebelik urunu bekleyen diğer bir dezavantaj da myom nedeni ile bebeğe yeteri kadar buyuyecek yer kalmamasıdır. Bu durumda ise gebeliği bekleyen en olası son duşuk veya erken doğumlardır.
Myom ile gebeliğin bir arada bulunduğu durumlarda bir diğer sorun da myom nedeni ile doğum esnasında rahmin yeteri kadar kasılamamasıdır. Bebek doğum kanalına uygun şekilde giremez ve bu tur hastalarda buyuk olasılıkla sezaryen gerekir. Doğum kanalını tıkayan myom varlığında ise sezaryen tek doğum şeklidir.
Doğumdan sonra ise rahim kasılmalarının etkisiz olması nedeni ile fazla miktarda kanama gorulebilir.
Myomlar genel olarak hem gebe kalmak hem de gebeliğin devamı ve doğum icin sorun oluşturmazlar. Ancak eğer bir sorun meydana gelir ise bu ciddi bir sorun olacaktır.
Myomun kısırlığa yol actığından soz edebilmek icin kısırlığı acıklayacak başka hicbir sebep olmaması gerekir. Yani infertilite araştırmasında yapılan butun tetkikler myomlu infertil hastalarda da yapılmalıdır. (Kısırlık hakkında daha ayrıntılı bilgi icin tıklayınız.)
MYOMLARIN KOMPLİKASYONLARI
Coğu myom belirti vermemesine rağmen bazı komplikasyonların varlığında ozellikle ağrı ve kanama bulguları artar.
Myomların komplikasyonları yani yol acabileceği istenmeyen etkileri şunlardır:
Torsiyon (Donme)
Myomun sapı etrafında donmesi ve sapının sıkışarak kanlanmasının bozulmasına "tosiyon (donme)" adı verilir.
Bu durumda once myomdan dışarıya sıvı kacışı olur ve bu ağrıya neden olur. Eğer olay uzarsa myom sapından koparak batın boşluğuna duşebilir ve burada kendisine beslenecek uygun bir ortam bularak buyumeye devam edebilir (parazitik myom).
Enfeksiyon
Myomun ulsere olması ve daha sonrasında enfekte olmasıdır. Ağrı ve kanama yapar.
Kansere donuşum
Myomlu kadınlarda kafalarını kurcalayan en onemli soru hastalığın kansere donup donmeyeceğidir. Myomlu kadınların %0.5'inde ileri donemlerde "leiomyosarkom" denilen kanser turu gorulebileceği iddia edilmektedir.
Pek cok araştırmacı bu kanser durumunun var olan myomlardan koken almadığını, kendi başına ve diğerlerinden bağımsız olarak geliştiğini ileri surmektedirler. Eğer varlığı bilinen myom hızlı buyumeye başlarsa, ağrı ve ateş goruluyorsa detaylı incelenmesi gerekir.
Dejenerasyon
Myomun normal hucre yapısının değişikliğe uğramasıdır. Orneğin menopozdan sonra myom kuculur ve atrofik dejenerasyon olur.
Gebelikte rahmin hızlı buyumesine bağlı olarak myomun kanlanması hafif derecede bozulur ve hafif nekroz olur. Hastada ağrı, ateş, bulantı ve kusmalar olabilir.
Myom icine hafif kanamalar olabilir. Gebelikte gorulen bu değişime "kırmızı dejenerasyon" adı verilir.
Myomlarda en sık gorulen dejenerasyon ise "hyalen dejenerasyon"dur. Bu mikroskopik bir değişimdir.
Myom cekirdeği icerisinde kalsiyumun biriktiği "kalsifik dejenerasyon" da oldukca sık rastlanılan bir durumdur. Bundan da halk arasında "myomda kireclenme" olduğu şeklinde bahsedilir.
Asit
Batında sıvı birikimine "asit (ascites, assit)" denir. Saplı subseroz myomların karın zarını irrite (tahriş) etmesi ile karın boşluğunda sıvı birikimi olur.
Karın ici kanama
Myomun uzerindeki damarlardan birinin yırtılması sonucu kanama olabilir. Son derece nadirdir.
İnversiyon
Saplı bir submukoz myomun cekmesine bağlı olarak rahim eldiven parmağı gibi ters yuz olabilir. Tehlikeli ancak nadir gorulen bir durumdur.
MYOMDA TEDAVİ
Myomu olan bir cok kadında eğer belirgin bir şikayet yaratmıyorsa tedavi gerekmeyip sadece rutin izlemi yeterli olur. Bu gibi durumlarda her 6 ayda bir muayene ve ultrason ile hastanın izlemi ve değişiklik saptanır ise tedavisi gereklidir. Tedavi tıbbi ya da cerrahi olabilir.
Myomlarda tedavi gerektiren durumlar nelerdir?
Kanama
Tedavi, ozellikle de cerrahi tedavi icin en onemli sebep anormal kanamalardır. Eğer adetler cok fazla ve pıhtılı oluyor ise bu durum anemiye yol acacağından mutlaka tedavi edilmesi gerekir.
Ani buyume
Kontrol altındaki myomun aniden buyumeye başlaması ozel ilgi gerektiren bir durumdur. Eğer bu buyume menopozdan sonra olmuş ise mutlaka araştırılması gerekir. Bu durumda hekim altta yatan kotu huylu bir hastalık olmadığını teyit etmelidir. Bu amacla kuretaj yapılabilir. Myomlardaki ani buyume sadece kansere bağlı olarak gelişmez. Gebelik ve myom icine kanama gibi durumlar da buyumeden sorumlu olabilirler.
Ağrı ve bası bulguları
Eğer bu belirtiler dayanılamaz duzeylere ulaşır ise tedavi gerekli hale gelmiş demektir.
Myomun yeri (lokalizasyonu)
Bazen myom nuvesi ya da nuvelerinin lokalizasyonu cerrahi olarak cıkartılmalarını gerektirir. Ozellikle 40 yaşından buyuk kadınlarda overlere yakın yerleşimli myomlar over tumorleri ile karışabileceğinden alınmalıdır.
Myom tedavisinde en sıklıkla tercih edilen tedavi yaklaşımı cerrahidir. Secilecek cerrahi yontem hastanın yaşı, sosyal durumu, cocuk isteği, şikayetlerin tipi ve şiddeti gibi faktorlere bağlıdır. Bu faktorlere gore rahmin tamamen alınması (histerektomi) ya da sadece myomların cıkartılması (myomektomi) alternatiflerinden bir tercih edilir.
Myom tedavisinde diğer tedavi yaklaşımları arasında myom cekirdeklerini cıkarmadan, laser ile yakmak, sıvı nitrojen ile dondurmak, hormon baskılayıcı ilac kullanarak kuculmelerini sağlamak sayılabilir. Bu baskılayıcı ilaclar kadında suni menopoz yaratarak myomları kucultmeyi amaclamaktadır.
Deneysel tedavi yontemlerinden birisi de laparoskopi eşliğinde myom cekirdeğine elektrik akımı vererek "myolizis" yapmaktır. Bu tur tedavi yaklaşımları kısa sureli rahatlamalar getirebilir ama ozellikle hormon tedavisi sonrasında, tedavi esnasında kuculen myomlar ilac kesildikten sonra hızla buyuyebilir ve eski durumundan daha kotu hale gelebilir.
Bazı ekoller cerrahi oncesinde 3-6 ay kadar hormon tedavisi vererek myomları kucultmeyi ve bu sayede cerrahi esnasında işlemi kolaylaştırmayı ve kanama miktarını azaltmayı onermektedirler.
Myomun bugun icin en kesin ve en garantili tedavi metodu cerrahidir. Ancak myomların pek coğunun menopoz sonrası kuculeceği de goz onunde bulunmalıdır.
[h=2]İzmir Kadın Doğum uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Myomlar ( rahımde ur )
Sağlık0 Mesaj
●16 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Myomlar ( rahımde ur )