Aşağıdaki metnin bir bolumunu veya işi olmayanlar tamamını basit bileşik turemiş kelimeler olarak ayırırsa sevinirim.Teşekkurler

Ataturk ilke ve inkılaplarının dayandığı temel esaslardan biri de, insan sevgisini on planda tutmasıdır. Ancak bu sevgi, sadece kendi milletini sevmeyi değil, tum insanları sevmeyi ve saygı duymayı esas alır.
Ataturk’un insan sevgisi ve evrensellik duşunceleri, milli ve milletlerarası olmak uzere iki yanlıdır. Milli duşunceler, Turk milletinin kurtuluşu ve yukselişi uzerinedir. Milletlerarası duşunceler, insanlık ideali ile ilgilidir. Bu anlayışın simgesi, butun insanlığın barış ve huzur icinde yaşamasını ongoren “Yurtta barış, dunyada barış” ilkesidir.
Turkiye, devletler ailesinin bir uyesidir. Turkiye'nin bu ailede gorevi, kendisi icin olduğu kadar, diğer devletlerin de barış icinde mutlu olarak yaşamaları yolunda calışmaktır. Ataturkculuk, sadece kişilerin duşunce, ahlak ve estetik yonunden gelişmesi ve yucelmesi suretiyle toplumun huzura kavuşması gibi bir cerceve ile sınırlı değildir; bu insani duşunce, gercek mutluluk icin milletlerin bu seviyeye cıkarılmasına gayret sarf edilmesini de icerir.
Ataturk, insan sevgisi ve evrensellik konusundaki goruşlerini şoyle ifade ediyordu: “İnsan, mensup olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu duşunduğu kadar, butun dunya milletlerinin huzur ve refahını da duşunmeli ve kendi milletinin mutluluğuna ne kadar kıymet veriyoersa, butun dunya milletlerinin mutluluğuna hizmet etmeye elinden geldiği kadar calışmalıdır. Butun akıllı adamlar takdir ederler ki, bu yolda calışmakla hicbir şey kaybedilmez. Cunku, dunya milletlerinin mutluluğuna calışmak, diğer bir yoldan kendi huzur ve mutluluğunu temine calışmak demektir. Dunyada ve dunya milletleri arasında huzur, anlaşma ve iyi gecim olmazsa, bir millet kendi kendisi icin ne yaparsa yapsın huzurdan yoksundur. Onun icin ben, sevdiklerime, şunu tavsiye ederim:
Milleti yonetenler, doğal olarak, oncelikle kendi milletinin varlığının ve mutluluğunun gercekleştiricisi olmak isterler. Fakat aynı zamanda butun milletler icin aynı şeyi istemek lazımdır.
Butun dunya olayları, bize, bunu acıktan acığa ispat eder. En uzakta zannettiğimiz bir olayın bize bir gun etki etmeyeceğini bilemeyiz.
Bunun icin insanlığın hepsini bir vucut ve bir milleti, bunun bir organı saymak gerekir. Bir vucudun parmağının ucundaki acıdan diğer butun organlar etkilenir… İşte bu duşunuş, insanları, milletleri ve hukumetleri bencillikten kurtarır. Bencillik kişisel olsun, milli olsun, daima kotu olarak kabul edilmelidir.”
Barış, insanların ve milletlerin bir arada, guven icinde yaşamaları icin gerekli olan unsurların başında gelir. Ataturk ilke ve inkılaplarının barışcı yonu, Turk milletinin, ic kavgalara suruklenmeden, milli ve sosyal dayanışma icinde kalkınmasını esas alır.
“Bağımsızlık ve ozgurluk benim karakterimdir.” diyen Ataturk, ortaya koyduğu ilkeleriyle ve gercekleştirdiği inkılaplarıyla, Turk milletini bağımsız ve ozgur kılmak istemiştir.
Turk devletinin dayandığı temel esaslardan biri tam bağımsızlık, diğeri ise milli egemenliktir. Milli benlik de ancak bu temel esaslar uzerine kurulmuş bir devlette yaşayan toplumda gelişir ve guclenir. Bağımsızlık, bir devletin, başka bir devletin emretme gucune uymadan, kendi ic ve dış siyasetini belirlemesi ve uygulayabilmesi demektir. Ozgurluk, gerek devlet ve gerekse onu kuran vatandaşlar icin gereklidir. Devletin ozgur olması demek, bağımsız olması demektir. Devlet olmanın ilk şartı da budur. Ozgur ve bağımsız devlet kuran bir millet, milli benliği geliştirir. Bağımsızlık ve ozgurluk, bir millete sureklilik kazandırır. Bu nedenle Turk milleti, bağımsızlık ve ozgurluk ilkesine değer vermeli ve ona sahip cıkmalıdır. Ozgurluğun diğer ceşidi ise vatandaşla ilgilidir. Cumhuriyet yonetiminde demokrasi ilkesi iyi yerleşmişse, vatandaşlar, rahat, huzurlu ve ozgur bir şekilde yaşarlar. Demokrasinin esası da, kişi hak ve ozgurluklerinin sağlanması ve korunmasıdır. Ancak, ozgurluk kavramından anlaşılan, sonsuz bir ozgurluk değildir. Bir vatandaşın ozgurluğu, diğerinin ozgurluğu ile sınırlıdır. Devlet, vatandaşların ozgurluğunu anayasa ve kanunlarla guvenceye alırken, vatandaşlar da birbirlerinin ozgurluklerine saygılı olmak zorundadırlar.
Ataturk, yeni Turk Devleti’ni kurarken, Turk milletinin tarihi mirasından guc almıştır. Ataturk, Turk milletinin bağımsızlığına ve ozgurluğune Ataturk, bu konudaki goruşlerini 1931′de yayınladığı bildiride; “Yurtta barış, dunyada barış” ilkesiyle şoyle belirtmiştir.
“Gaye, sınıf mucadelesi yerine sosyal dayanışmayı sağlamaktır.”
Barış, toplumsal gelişmenin ve cağdaşlaşmanın ortamını hazırladığı gibi, değişik ulkelerin insanları arasında uygarca ilişkilerin gelişmesini de sağlar.
__________________