Kohne bir aşkın kırıklarını toplarken bulmuştum seni.
Ve seni bulmuşken tam da , kendimi kaybetmiştim sende.
Yureğine yaslanmıştım kucucuk yureğimle.
İmkan/Sızımdın sen. . .
Sızımdın, imkansızdın .






Geldiğinde yağmur vardı , ıslaktım.
Duşlerime kelepcelenmiştim.
D/uşuyordum.
Yağmur vardı. . .
Islaktım.
Bir sızının tam ortasındaydın sen. . .
ıs/Sızımdın...






Herkesten uzakta dinlendiğim bir liman gibiydin.
Duşler ulkesine giden gemilerim senden kalkardı hep...
Duş'tun , duş'tuk. . .






Yoksun şimdi . . .
Aslında varoldun mu hic bilmiyorum.
O kadar yakınsın ki bana ama o kadar uzaksın ki aslında. . .
Celişki kuyusuna duşmuş bir ozlem galiba benimkisi...






Ruya gibiydin . . .
Yaşarken gercektin.
Uyandığımda anladım duş olduğunu . . .
Ruya gibiydin . . .
Hayra yormak istediğim bir ruya . . .






Is/sızımdın sen. . .
Issızdın.
Yureğin yakındı bana bilirdim.
Ama uzak-tı adın.


Issız(ım)dın.
Ve bilirim hep ıs/sızım kaLacaksın . . .