Kronik prostatit tedavisinde neler yapılıyor? Kronik Prostatit erkeklerde cok genc yaştan cok gec yaşlara kadar tum yaşlarda ortaya cıkabilir.Artan ve azalan pelvik ağrı,işeme şikayetleri ve cinsel fonksiyon bozuklukları gorulur.Ağrılı ve guc cinsel deneyimler,kotu bir hayat kalitesi bulunur.
Prostatit hastaları uyanık kaldıkları zamanın buyuk bolumunu hastalıklarını duşunerek harcamaktadırlar.Hastalar normal yapmak istedikleri gunluk aktivitelerini de yapamamaktadırlar. Şikayetleri 2 yılın uzerinde olan hastalar genelde ucten fazla urolog gormektedir. Hastalar bircok tezgah ustu ilac ve bitkiler ile kendilerini tedavi etme eğilimindedir. Uroloji kliniğine başvuruların %9 ‘u kronik prostatit nedeniyledir.
Kronik prostatitin tanısında karmaşa vardır. Kabul edilmiş tek bir tanı veya tedavi planı bulunmamaktadır. Urologların buyuk bolumunun en azından digital rektal muayene ve basit idrar kulturu yapmasına rağmen coğunlukla daha ozgul tanı testleri uygulamamaktadır.
Hastalardan en cok duyduğum cumlelerden biri şudur: ‘Doktor bir Cipro verdi gonderdi ‘.Gercekten de urologlar icin kultur sonucları ne olursa olsun birinci tedavi seceneği kinolon veya trimetoprim –sulfometoksazoldur.Alfa blokerler ve anti inflamatuar ilaclar ise recete edilen ikinci ve ucuncu sıklıkta ilaclardır.
Bunlar sonucunda prostatit hastaları hekim ile ilgili hayal kırıklığına uğramakta ve gecmeyen şikayetleri olanlar şikayetlerini rahatlatacak ya da iyileştirecek anahtarı elinde tutan hekimi bulmak icin doktor doktor dolaşmaktadır. Bir cok urolog ilk recetelerinin başarısız olmasından sonra hastaları yeniden gormeyi reddetmektedir. Urologlar kronik prostatiti tedavi ettikleri en zor ve hayal kırıklığı yaratan hastalıklardan biri olarak değerlendirmişlerdir.
Oral ilac tedavisinin fayda etmediği durumlarda farklı tedavi secenekleri gundeme gelmelidir.İntraprostatik enjeksiyon bunlardan biridir. Bu teknik esas olarak İtalyan doktor Prof .Dr.Federico Guercini tarafından geliştirilmiştir ve uygulanmaktadır. Guercini kendi hasta serisinde % 65-70 oranında tam tedavi cevabı yakalamıştır. Bu yontemde once teşhis amaclı prostat masajı oncesi ve sonrası kulturler alınır. Prostat masajı sonrası elde edilen prostat sıvısı(EPS) ve idrar, kultur ve pcr teknikleriyle incelenir.
Olası patojenler olan E.coli,klebsiella,enterobakter,enterokok,klamidya, mycoplazma,anaerobik bakteriler,trchomonas,mantarlar aranır. Elde edilen sonuclara gore bir kokteyl hazırlanır. Bu kokteyl 22-24 gauge inceliğinde bir iğne ile perine bolgesinden prostatın icine uygulanır. Transrektal ultrason kılavuzluğunda prostata girilir ve prostatın kalsifiye bolgelerine enjeksiyon yapılır.
Bu işlemler tamamıyla ayaktan ve gunubirlik olarak yapılır. İşlem oncesinde makat bolgesine sıkılan uyuşturucu jel ve perineye yapılan lokal anestezi sayesinde ağrı olmaz. Bir hafta arayla ortalama 6 uygulama yapılır. Ağrı ve işeme şikayetlerine optimum cevap alınır. Pelvik taban kaslarının gevşemesi ile ereksiyon ,orgazm,ve boşalma aktiviteleri ağrısızlaşır. 2. ve 3. uygulamadan sonra hissedilir tedavi cevapları alınmaya başlar.
Guercini yaptığı tedavilerde sonraki zamanlarda tekrarlama olmadığını saptamıştır. Bu prostatın icinde serumdaki antibiyotik seviyesinin 2500 kat fazla duzeye ulaşmasıyla acıklanabilir.Artık Turkiye’de uygulamaya başladığımız bu tedavi umut vericidir. Olumlu sonuclar alınmaktadır.

[h=2]İstanbul Urolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]