MİGREN TANISINI DOĞRU KOYMA BAŞARISI YARI YARIYA AZALDI
Kronik migren hastalıklarının % 80’ine doğru tanı koyulamamaktadır.
Migren, gundelik hayatı olumsuz etkiliyor, en cok kadınları vuruyor, erkekler de bu hastalıktan payına duşeni alıyor. Ancak son yıllarda teşhis ve tedavide onemli sorunlar yaşanıyor. Ulkemizde 2008 yılında kesin migren tanısı almış hastaların %51.2’sine gittiği hekim veya hekimler migren tanısı koymuşlarken 2013 yılında hekim tarafından da migren tanısı almış kesin migrenli oranı %26.4’e duşmuş, yani migren tanısını doğru olarak koyma başarısı yarı yarıya azalmış.
Hekimlerin migreni teşhis etmeleri konusunda sorunlar yaşanıyor. Aslında sorulacak 3 basit soru migrenin teşhisini kolaylaştırır. Hastaya son 3 ayda en az iki kez rahatsız edici başağrısı gecirdiniz mi? Beraberinde mide bulantınız oldu mu? Beraberinde ışıktan rahatsız oldunuz mu? diye sorulabilir. Bu uc sorudan 2 sine veya 3’une de “evet” cevabı alıyorsanız, karşınızdaki kişi, yuzde 90’ın uzerinde olasılıkla migrendir. Bir hekim tarafından migren tanısı doğrulanarak gerekiyorsa migren tedavisine başlanmalıdır.
Migren, korluk kadar engelleyici bir hastalık
Migren, genellikle başın bir tarafında gercekleşen şiddetli, zonklayan bir ağrı olarak ortaya cıkıyor ve coğunlukla bulantı, ses ve ışığa karşı hassasiyetle devam ediyor. Migren atakları, genellikle birkac saatle birkac gun arasında suruyor ve kişinin gunluk aktivitelerinin coğunu engelleyebiliyor. Hatta bazı kişiler işe gitmekte, arkadaş ve aile uyeleriyle ilişki kurmakta zorlanıyor. Kronik migren ise, WHO (Dunya Sağlık Orgutu) tarafından “engelleyicilik” bakımından, korlukten once yer alıyor. Dunya sağlık orgutu, migren hastalığını bunama, felcler ve akut psikoz ile aynı derecede yaşamı engelleyici bir hastalık olarak kabul ettiğini soyluyor.
Başımız ‘kadınlıktan’ ağrıyor
Kadınlık hormonu migreni tetikliyor, migren baş ağrılarının ortaya cıkması icin kadınlık hormonu en onemli belirleyici oluyor. Bu nedenle migren kadınların başını erkeklerden 3 kat fazla ağrıtıyor.
Migren ağrısı gunluk yaşamı aksatacak kadar sık ve şiddetli olabiliyor. Hayatı adeta kabusa ceviren şiddetli baş ağrılarını onlemek icinse oncelikle ağrı kesicilerden medet ummamak, duzenli uyumak ve stresten uzak durmak gerekiyor.
Ağrı kesiciler migreni kronikleştiriyor
Kronik migren; hayat koşulları, cevresel koşullar veya doğum kontrol hapı kullanımı gibi diğer nedenlerle sıklaşmış bir migren olabilir ya da sık ağrı kesici kullanımı nedeniyle kronikleşmiş bir migren olabilir. Sık ağrı kesici kullanımı nedeniyle kronikleşmiş migrenin, en sık karşılaştıkları kronik migren nedeni oluyor. Kronik migrenli hastaların %80 kadarında sık ilac kullandıkları icin kronik migren gelişmiştir. Bunun dışında, coklukla migren ağrısını arttıran doğum kontrol ilacı kullanımı, konsantrasyonu arttıran ilacların kullanımı, migreni tetikleyen zorlayıcı hayat koşulları, orneğin erken uyanmak, cok aydınlık ortamlarda calışmak, uykusuz kalmak veya sık olarak strese maruz kalmak gibi nedenler de migreni kronikleştirebilir.
Annede migren varsa cocuk migrenli doğabiliyor
Migren hastalığında genetik geciş en onemli faktor. Yani kronik migrenli bir annenin cocuğuna genetik olarak migren gecebilir. Ancak migren olan cocukta migrenin kronikleşmesi, başka nedenlerle ortaya cıkıyor. En sık neden ise; ister baş ağrısı icin ister romatizma veya başka ağrılar icin olsun, sık ağrı kesici kullanımı olarak belirtiliyor. Yani ayda 10 gun veya daha fazla ağrı kesici kullanımı migreni kronikleştiriyor.
Tedavide uygulanan Botulinum Toksin A etkili sonuclar veriyor
Kronik migren icin ilaclı veya ilacsız tedavi secenekleri bulunuyor. Bu tedaviler migreni uzun sureli tedavi etmeye yonelik olmakla birlikte hepsinin guclu ve zayıf yanları bulunabilmektedir. İlac tedavilerinin ana sorunu yan etkileridir ve yan etkisiz bir migren tedavi seceneği bulunmamaktadır. İlac tedavilerinin etkinlikleri de kişiden kişiye değişebilmekte, coğu kez coklu ilac tedavisine ihtiyac duyulmaktadır. Eski bir ilac olmakla birlikte tedavi yontemi yakın zamanlı olarak belirlenen bir kronik migren tedavi yontemi de Botulinum Toksin Tip A tedavisidir.
-Botulinum Toksin kronik migren tedavisi icin, kaşların arasına, alına, kafanın yanlarına, enseye, boyuna ve sırt kaslarına dağıtılarak uygulanır.
-Bir toksin uygulamasının etkinliği 3 ay surer ve Botulinum Toksin uygulaması 3 aylık aralarla uygulanmalı, 4 kez veya daha fazla uygulama gereğinde yapılmalıdır.
-İlac tedavisi altında olan hastalara yapılabileceği gibi tedavi almamış hastalara da toksin uygulanabilir ama gereğinde ilac tedavisi ile kombine uygulandığında başarı şansı daha cok artar.

[h=2]İstanbul Noroloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]