DUŞLERİME KAR YAĞIYOR UŞUYORUM...

Gece yıldız gibi kayıyor avuclarımdan
duşlerime kar yağıyor, uşuyorum.
şimdi ay ışığını biriktiriyorum gozlerimde,
senin gozlerine sunabilmek icin bir gun.
yureğim buruk,
icim ezik,
gozlerim dolu,
gozlerim ıslak,
hasretin oyle bir vurduki;
vakit yok oturacak.
Bir kıyıya atmalı şimdi kendimi
bir arzu bir fırtını
bir kaos yaşamalı.

Gece karanlık,ay ışığıda yok artık
Dışarıda lapa ,lapa kar yağıyor
duşen her kar tanesinde adın yazıyor sevgili.

cekilip bir sokak lambasının altına
kedersiz guluşlerini getiriyorum aklıma,
ağız dolusu ,
kahkahalarla guluşunu
yada ne bileyim
ayaz bir gecede sımsıkı sarılışını bana.
bir ılık ruzgar gibi,
sıcak bir guluş gibi,
kar beyazı,dost gibi duşunuyorum seni
menekşe gozlu bir kız cocuğunun
kırmızı duşlerini biriktiriyorum yureğimde
senin yureğine sunabilmek icin bir gun.
biliyorum sevgili,ikimizede yer var
senin o kor ateşi yureğinde

sokak lambalarının ışığıyla yıkıyorum ellerimi
kar tanesine resmini ciziyorum sevgili
yorgun, yılgın ve caresizlik dolu yuzleri
ve hayata meydan okuyan yurekleriyle
sokak cocukları geciyor onumden
hepsi cıplak ayaklı,
hepsi karanfil kokulu cocuklar
ihtiyar bir kemancı
cicek satan bir cingene kadınına,
aşkını anlatıyor yıllanmış kemanıyla
tanıdık bir ses
huzunlu bir tını bu
ah! rambetiko bu
rembetiko,
sokak ve gece
rembetiko,
cicek ve kadın
rembetiko,
gece kadın ve ışık
sokak ,ışık ve kar,
kadın,kar ve muzik,
kar, muzik ve dans.,
Ah! Esmeralda!
altın bir tepside sunulmuş bu şolen sana,
haydi kalk ayağa,
hangi kadın dayanabilirki bu kadarına.

Gece yıldız gibi kayıyor avuclarımdan
duşlerime kar yağıyor uşuyorum
şimdi,
kırık ,dokuk cerceveli,
eski bir siyah beyaz fotoğrafdan bakıyorum hayata
Ey sıska cocuklar!
Ey gozuyaşlı kadınlar!
Ey ihtiyar kemancı!
bomboş sokaklar ,ıslak duvarlar
terkedilen aşıklar, terkeden aşklar
gri ve siyah
sizede yer var eflatun kokulu yaşamımda

Cığlıksız bir diriliş,doğum sancısı benimkisi
sesi kısılan
ışık altında eriyen,
yada,
tahta koprulerde yığılıp kalan
ben değilim sevgili
bilmeni isterimki
benim gri renkteki golgemdir aslında.

Ah sevgili!
Yuzum yanıyor,
Yanaklarım al,al
Şuramda bir ağırlık
Tarih cıldırmış olmalı.
Bu cocuklar neden ac?
Bu toprak neden corak?
Savaşlar neden gerek?
Cicekler neden soluk?
Yureğim neden buruk?
Neden hasretin karasaplı bir bıcak gibi saplanıyor goğsume?
Neden yanında değilim mesela?
Sacların neden yuzume savrulmuyor yada?
Neden sesim cıkmıyor?
Gozlerim neden bağlanmış?

Ah sevgili!
bilmeni isterimki
bu yorgun surat benim değil,
gri renkli golgemindir aslında.


Gece yıldız gibi kayıyor avuclarımdan
duşlerime kar yağıyor, uşuyorum
umudu buyutuyorum ellerimle
tertemiz ve sevdalı umutları
senin umudun olması icin
biliyorum sevgili
bir isyan bir arınma
bir hurruyet benimkisi,
biliyorum,
daha mevsim donecek,
şafak sokecek gun ışıyacak,
ciğ duşecek toprağa,
toprak yeşerecek.
efil efil ruzgar esecek,
başakla sevişecek ruzgar biliyorum.
sen geleceksin bahar gelecek,
yureğine sevda,yureğime sevda duşecek biliyorum.
En son sozum şu ki sana seni canımdan cok seviyorum...