ahminelaşk ne demek ahminelaşk anlamı







Seni seviyorum…

Dağların, goklere duyduğu hayranlığa eş bir mavilikte; pınarların ağlayışından ilhÂm almış bir kavalın yanık sesiyle…
Kim ne bilsin ki; bende Mecnûn istidÂdı var…
Ve kim ne bilsin ki;
sen Leyl soylu bir peri, yangın yerine donen gonlumun mahşerisin…
Gozlerinde kıvılcımlaşan hislerimin, kelÂma dar gelişinin ispatıdır bu iki kelime…

Seni seviyorum…

Daha evvel hicbir cins-i lÂtife duymadığım, ve daha evvel gonul fermanına uymadığım bir hÂl ile meftûnum sana…
Ben seni,Tanrı Dağlarının sert ruzgÂrlarıyla savrulan bozkır ciceklerinin,yağmaya naz eden bulutlara yalvarırken boyun bukuşlerindeki teslimiyetle; ruhumun en mahrem tahtına cıkarmışım…
Seni sevdim ya…!
Seviyorum ya !
SevdÂn ile sonsuzluğu bekleyen, yiğit Erciyes’in başında erimek bilmeyen karmışım… Demek…
Soylemek kÂfi gelmiyor….
İcimin burkulduğu, lÂkin hÂzzın, ruhumun doruklarına savrulduğu şu an; nutkumun tutuluşunu bir yenebilsem…
Daha neler neler soyleyesim var biliyor musun ey peri !
Ne var ki;
akşının kesÂfeti ses tellerimi etkisiz, lûgatleri bu hÂli tasvire yetkisiz kılmakta…