Merhabalar,
Ben cocukluğundan beri kilolu olan biriyim. Kucuk yaşlardan beri hep diyet yapmaya calıştım ve bozdum. Bir keresine 10 kilo vermişliğim vardı ama sınav donemi girince yarısını aldım. Diğer yarısını hatta daha fazlasını da sonrasında aldım zaten.

Karantina gunlerinde ben de o kilo vermeye calışan gruptaydım. Ama ne yazık ki 4-5 gun yediklerime dikkat edip sonrasında birden kendimi dunyaları yerken bulduğumdan dolayı kilomda bir değişiklik olmadı. Sağlıklı beslenme ve zayıflama namına ne varsa okuyor ve araştırıyordum, hala da oyleyim. Hicbir zaman şok diyetlerle işim olmadı. Kendime sağlıklı bir zayıflama rotası ciziyordum ama asla uzun sure surduremiyordum. Cevremdekiler cok uğraştığımı ve daha fazla kilo vermem gerektiğini soyluyorlardı. Yanlış anlaşılmasın, ben insanların ne dediğini pek umursayan biri değilim o yuzden oturup bunlara uzulmuyordum. Kotu olan bu dediklerine ben de katılıyorum. Fakat bir şeyi mukemmel yapma isteği yuzunden kendimi cok sıkıyorum. Ardından da patlıyor ve tıkanırcasına yiyorum..


Yakın zamana kadar bunun bir sorun olduğunu anlamamıştım, iradesizliğime veriyordum. Dun yine patlama ve tıkanırcasına yemeye başladım. Bu yeme olayını biraz daha acayım: Aclık namına hicbir şey hissetmeme hatta canımın istememesine rağmen ne bulursam yiyiyordum. Acı olan şu ki coğunlukla ailem etrafımda olduğu icin kendimi durduruyordum. Ama icten ice biliyordum ki etrafımda kimse olmasa patlayana kadar yiyeceğim, yapmışlığım da var zaten. Buna rağmen gunde yaklaşık 2500-3000 kaloriyi alıyorumdur. Nerden cıkarığımı sorarsanız sağlıklı bir şekilde beslenmeye calışırken karbonhidrat ve onunla birlikte kalori sayıyordum. 1400 civarı kalori alıyordum. Bir haftalık seriyi tamamlamışlığım var, yaptıklarımın işe yaradığını biliyorum. Velhasıl kelam az bucuk neyin kac kalori olduğunu bundan dolayı tahmin edebiliyorum.

Dun, yine sağlıklı beslendiğim gunlerden biriydi. Sabah kahvaltıda sağlıklı ama lezzetli tarifler denemeye karar verdim. Asıl pik noktası burası oluyor zaten, yemek duşunmeye, yemekle gereksiz yere haşır neşir olmaya başlıyorum ve bu cığ gibi buyuyup en başa donmeme sebep oluyor.

Akıl edip bu bendeki olayı araştırmaya karar verdim ve “Binge Eating” diye bir kavramla karşılaştım. Neredeyse aynı şeyleri yaşıyordum. Benim gibi belirli bir sure diyet yapıp (bunun doğru bir tabir olmadığını biliyorum) bunu bozup krize girmişcesine yiyen bircok insan vardı. Bu bir hastalıktan ziyade bir bozukluk. Yemekle kurulmuş yanlış bir ilişkinin sonucu...

Şunu fark ettim ki eğer ben yiyeceklerle olan ilişkimi duzeltmezsem ne kilo verebilirim ne de elimdeki hayatı doğru duzgun yaşayabilirim.
Yiyecekler konusunda bir suru yargım var: Bu cok zararlı yememen lazım, bu faydalı bundan ye, şunun kalorisi fazla, bunda katkısı maddesi var filan filan... Coğu haklı ama sorun şu ki bu yargılar ustumde bir baskı oluşturuyor. Sonrasını tahmin edebiliyorsunuzdur. Buna ek olarak yaklaşık 6 ay sonra bir akrabamızın duğunu var ve o duğunde zayıf olup istediğim elbiseyi giymek istiyorum ama bu donguden cıkamadığım surece bir yere varamayacağım. Dahası psikolojik anlamda kendimi yorgun hissediyorum. Kendimle savaşmaktan ve irademi uzun sure koruyup sonra sacma sapan bir yerde kaybetmekten yoruldum.

Psikolojik anlamda rahatlamak istiyorum. Duğunlerin de kiloların da ne hali varsa gorsun ama yeter! Alt tarafı yemek yemek neden bu kadar onemli bir mesele ki? Neden bununla zamanımı ve enerjimi harcıyorum ki?Bu sorunumu cozmek istiyorum.

Hic diyet yapmasam bile aralarda ac olmama rağmen yeme gibi bir alışkanlığım var. Daha doğrusu yenecek bir şey gorunce duşunmeden yeme refleksi gosteriyorum. Bundan dolayı kendi yemek yeme vakitlerimi ayarlamaya karar verdim. 2 ana (acıkırsam + 1ara oğun) yapacağım.Yemek yeme olayını sıradanlaştırmak ve uzerinde duşunmemek istiyorum. Banyo yapmak kadar normal bir şey gibi muamele etmek istiyorum. Kendime basit ve her zaman uygulayabileceğim bir plan cizdim. Buradaki amacım kendimi sıkmaktan ziyade eğer acıkır da ne yesem diye bir derde duşersem uzerinde hic duşunmeden hemen plandaki gibi yemek.
Kahvaltı: 2 yumurta + 1 dilim peynir + 10-15 zeytin+ sebze+ kuruyemiş veya fıstık ezmesi

Ara oğun: kahve/ cay/ ayran/ yoğurt+ kuru meyve/ meyve/ kuruyemiş/ leblebi
(Secenekleri bol tuttum ki evde ne varsa onu yiyeyim.)

Akşam yemeği: Evde pişen yemek+ salata+ ayran veya yoğurt

Kendimi bu plana uymak gibi bir zorundalığa sokmuyorum. Eğer canım makarna isterse yerim. Tatlı ikram edilmişse ve istiyorsam onu da yerim. Asıl nokta benim bunlara ulaşmak icin bir caba gostermemem. Hayat bunları karşıma cıkartıyor ve ben de canımın isteğine gore evet veya hayır diye cevap veriyorum. Bitti, daha fazla uğraşmama gerek yok. Bir kere yedim diye ne kilo alacağım ne de zehirleneceğim.

Tartılmayacağım. Tartılmak da başka bir bağımlılık oluyor. 2 haftada 1 veya ayda 1 tartılır durumuma bakarım.
Su icmeme onem gostereceğim. Su aclığımı yonetmemi sağlıyor.
Spor yapıyorum zaten ona devam edeceğim. Hem spor yapmayı seviyorum hem de bana iyi geldiğini hissediyorum.

Bilincaltı zayıflama meditasyonları var youtube ’da, bilirsiniz. Mistik şeylere pek inanmam ama bu dinletilere goz attım. Bilincaltının gucune inanıyorum ve yanlış kodlanmış şeylerin sorunlar cıkarttıklarını duşunuyorum. Bu dinletilerde de coğunlukla bu sorunlar cozulmeye calışılıyor. Tabi bire bir calışılmadığı icin mucizeler beklememek lazım ama dinletilerde cozulmeye calışılan sorunlar en yaygın olanlar ve onlardan biri bende varsa bu bana iyi gelecektir. Ayrıca daha motive kalmamı da sağlar diye umuyorum.

Ayrıca yediklerimi hep yararlı şeyler olarak etiketleyeceğim. Yediğim her şeyin bana bir faydası var, bunu kendime oğretmeliyim. Ben hep yiyeceklerin kotu yanlarına odaklandım ve bu sacma bir takıntı halini aldı. Yemek yemek konusunda rahat olmak istiyorum.

Kendime hobilerle meşgul edeceğim. Yemeği ortadan kaldırdığıma gore bir boşluk kalacak ve bunu doldurmam gerek. Yeni yeni şeyler deniyorum, bir şey bulursam size de bahsederim.

Genel olarak bu kadar. Ben zayıflama yolculuğuna daha iyi bir bedene sahip olayım ve daha mutlu olayım diye cıkmıştım. Eğer bu beni mutsuz ediyorsa bunu yapmamın bir anlamı yok. En başında olduğu gibi şimdi de amacım daha mutlu olmak. İnanıyorum ki hayatımdaki bu sorunu cozersem daha iyi olacağım.