Sarkopeni Yunanca bir terim olan sarkopeni, “sarx (kas)” ve “penia (kayıp)” kelimelerinin birleşiminden oluşur. Kas kutlesi ve kas gucunun genel olarak ilerleyici kaybını ifade eder . Sarkopeniye genellikle fiziksel hareketsizlik, mobilitede azalma, yavaş yurume ve zayıf fiziksel dayanıklılık eşlik eder ki, bunlar aynı zamanda yaşlılığa bağlı kırılganlık (frailite) sendromunun da ortak ozellikleridir .
Sarkopeni esas olarak yaşlıların hastalığıdır ama daha genc grupta da kullanmama (herhangi bir nedenle yatağa bağımlı kalma), kotu beslenme ve aşırı zayıflık gibi durumlarda gelişebilir. Fonksiyonel bağımsızlığın idame ettirilebilmesi icin kas fonksiyonlarının idamesi şarttır. İskelet kası total vucut kitlesinin %45-55’ini oluşturmaktadır ve coğunluğu vucudun alt tarafındadır. Kas kitlesi ve kas gucu 20-40 arasında pik yapar ve 50 yaşından sonra azalmaya başlar. Yaşlanmayla birlikte vucut kompozisyonunda meydana gelen değişiklikler, kas kitlesi ve fonksiyonundaki belirgin azalma, fiziksel performansta azalmaya, gucsuzluğe, mobilite bozukluklarına, duşmelere ve engelliliğe neden olarak sağlık bakım sistemlerine ciddi bir yuk oluşturur.
Sarkopeni tanımında farklı ifadeler kullanılmıştır. Bir tanıma gore sarkopeni kas kitlesinin boy uzunluğuna (metre) bolunmesiyle elde edilen sonucun genclerdeki ortalamaya gore 2 standart sapmanın altında olmasıdır. Bu tanımı esas alarak yapılan bir calışmada sarkopeni sıklığı 70 yaş altı erkeklerin %14’unde, 70-74 yaş arası erkeklerin %20’sinde, 75-80 yaş arası erkeklerin %27’sinde, 80 yaş uzeri erkeklerin ise %53’unde gorulmuştur. Bu oran aynı yaş gruplarındaki kadınlarda ise sırasıyla; %23, %33, %36 ve %43 olarak bulunmuştur.
Sarkopeni sebepleri veya risk faktorleri cok sayıdadır ve bu sayı giderek artmaktadır. Bu nedenle farklı kategorilerde gruplandırılabilirler.
1. Yapısal faktorler: Yaş ve cinsiyet sarkopeni sıklığında cok etkilidir. İleri yaş ve kadın cinsiyet sarkopeni icin risk faktorleridir. Duşuk doğum ağırlığı da hayatın gec doneminde sarkopeni riskini artırmaktadır. Genetik faktorler de kas metabolizmasını ve dongusunu etkilemektedir.
2. Yaşlanma surecinin kendisi; artmış hucre yıkımı (katabolik stimulus) ve azalmış hucre yapımı ile kas dengesi bozulmaktadır. Subklinik inflamasyon bu değişikliklerde rol oynayabilir . Yaşlanmayla oluşan hormonal değişikliklerin (ozellikle testosteron, buyume hormonu, IGF-1, artmış insulin direnci) ve sinirsel uyarımdaki azalma kas hucrelerini olumsuz etkilemektedir. Yaşlanmayla kas hucrelerinin enerji uretimleri de azalmaktadır..
3. Azalmış gıda ve ozellikle azalmış protein alımı, kullanmama veya hayat boyu zayıf fiziksel egzersiz, sigara ve alkol kullanımı gibi alışkanlıkların da sarkopeni riskini artırdığı bilinmektedir.
4. Yaşam koşullarındaki değişiklikler de, ozellikle uzamış yatak istirahati, immobilite ve kondusyon kaybı sarkopeniyi artırmaktadır. Yercekimi etkisinin azalması da kas kitlesi kaybı ile ilişkilidir.
5. Bircok kronik hastalık (kognitif bozukluk, duygudurum bozuklukları, diyabet ve son donem organ yetmezlikleri) kas kutlesi ve gucu kaybı ile ilişkilidir. Bu kronik hastalıkları sarkopeniye bağlayan en buyuk nedensel rolun kronik inflamasyon olduğu duşunulmektedir. Kronik inflamasyon kaşeksi ile de ilişkilidir. Ama kaşeksi daha fazla inflamasyon ve ciddi tuketime eşlik eden kanser veya immunyetmezlik gibi hastalıklarla daha cok ilişkilidir ve hem yağ hem de yağsız vucut kitlesinde azalmayla birliktedir [22].
Kas erimesinin en onemli nedenleri başında protein eksikliği ve fiziksel aktivitede azalmadır. Genclikte toplam vucut kutlesinin yaklaşık ucte birini oluşturan kas kutlesi, 75 yaşına kadar yarı yarıya azalıyor. 50’li yaşlarda başlayan kas gucundeki azalma 70’li yaşlarda ozellikle sırt, kol, bel ve bacak kaslarında kuvvet kaybı olarak ortaya cıkıyor.
Yaşlanmaya bağlı olarak kas gucunun ve dayanıklılığın azalması “kas erimesi” (sarkopeni) olarak tanımlanıyor. Ozellikle yaşlılarda kas erimesinin onlenmesi, duşme riskinin onune gecmesi ve bağımsız yaşama kabiliyetinin artırılması acısından onem taşıyor. Yaş ilerledikce kas erimesinin gorulme sıklığının giderek artar bu durum, yaşlılarda hareket ve bağımsız yaşama becerisinde azalma ve duşmelere bağlı yaralanma ile kırıklar sonucu yatağa bağımlı hale gelme olarak sıraladı.
KADINLARDA DAHA ERKEN ORTAYA CIKIYOR
Kas erimesinin kadınlarda daha erken ortaya cıkmakla birlikte, kas kaybının erkeklerde daha fazladır.
Yaşlandıkca besin, ozellikle protein alımındaki azalmanın yanı sıra, fiziksel aktivite azlığı da kas erimesini artıran en onemli nedenler arasındadır. Kas gelişimi ve dayanıklılığının surdurulebilmesi icin onemli bir faktor de kaslara gelen kan akımıdır. Yaşlılarda gerek damar sertliği nedeniyle gerekse kalp yetmezliği gibi eşlik eden kronik hastalıklar nedeniyle kaslardaki kan akımında yetersizlik meydana gelebilir. Kaslara gelen kan akımı kadar kasları uyaran sinirler de kas gucunun surdurulebilirliği icin onemlidir. Yeterli sinirsel uyarının olmadığı kas kutlesi hızla azalmaktadır. Buyume hormonu, testesteron, ostrojen vb. hormonlar kasta protein yapımını sağlayan hormonlardır ve bunlar yaşla birlikte azalmaktadır. Bu da kas erimesinde diğer onemli bir faktorleridir.

BESLENMEDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR
Beslenme bozukluğu ile kas erimesi arasındaki ilişki vardır. Yaşlılar cabuk doyarlar, ayrıca, tat ve koku duyuları da yaşla birlikte zayıflamaktadır. Depresyon, demans, kronik hastalıklar ve kullanılan ilaclar da iştahsızlık yaparak besin alımındaki bozulmayı daha da kotuleştirir.. Bu nedenle de ozellikle beslenme bozukluğuna bağlı kas erimesi olan yaşlıların proteinden zengin beslenmeleri ve vucut ağırlığının kilogram başına en az gunde 1 gram protein almaları gerekir. Ozellikle dengeli beslenmenin yanında D vitamini,B12 ve folik asit takviyesi unutulmamalıdır.

DUZENLİ EGZERSİZ YAPILMALI
Dengeli beslenme, vitamin ve mineral takviyesi ne kadar onemli ise; duzenli egzersizler yapılması da o kadar onemlidir. Hafif ağırlıklarla yapılan kuvvetlendirme egzersizleri, duzenli yuruyuşler, yuzme, denge ve koordinasyon egzersizleri cok onemlidir. Ayrıca kronik hastalıkları varsa tedavisi ve rehabilitasyonu onemlidir. Ayrıca duşmelerin onlenmesi icin evde bir takım modifikasyonlar yapılması gerekir. Yine yaşlılarda yapılacak cerrahi mudahalelerde hastanın bir an once ayağa kaldırılması diğer yaş guruplarına gore daha cok onem taşır.

[h=2]İstanbul Fizik Tedavi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]