Okulların acılmasıyla birlikte evlerde tatlı bir heyecan başladı. Ancak bu durumun kardeş kıskanclığı gibi oteden beri hep var olan bir konuyu yeniden gundeme getirdiğini goruyoruz. Okula başlayana gosterilen ozel ilgi, alınan suslu yeni kıyafetler, cantalar, renki renkli kalemler, daha ozenle hazırlanan kahvaltılar kardeşler arasında eşitsizlik duygusunu tetikleyerek kıskanclığa neden olabilmektedir.
Kıskanclık sevilen birinin başkası ile paylaşılamamasıdır. İcgudusel ve doğuştan gelen evrensel bir duygudur. İnsan yavrusu hayatta kalabilmek icin bir anneye, yani bakım verene mutlak ihtiyac duyar. Kendisine bakım verenle arasına kimse girsin istemez, giren herkesi hayatla kendi arasında bir tehdit olarak algılar, kıskanır ve ofke duyar. Yaşamın her doneminde gorulmekle birlikte iki yaşından itibaren fark edilmeye başlanır ve cocuklukta daha yoğun yaşanır. Hastalık boyutuna taşınmadığı surece doğal ve beklenen bir durumdur. Bazı kişilerde cocuklukta başlayan bu duygu tum yaşam boyunca butun yakın ilişkilerinde devam edebilir, hatta cinayetlere kadar giden sonucları olabilir.
Genellikle cocuğun tek ve ozel olmasını sonlandıran yeni kardeştir. Yeni gelen bebeğin yoğun bakım ihtiyacı buyuk kardeş tarafından bebeğin daha cok sevildiği, kendisinin sevilmediği, terk edildiği, artık kimseye guvenemeyeceği gibi duygular yaşamasına neden olabilir.
Kardeş kıskanclığı her zaman buyuk kardeşten kucuğe doğru olmayabilir, bazen tercih edilen, daha fazla ilgi ve sevgi gosterilen buyuk kardeşe de olabilir. Yeni gelen kardeşin cinsiyeti, fiziksel ozellikleri, kime benzediği, ciftin evlilik yapısı, ekonomik durumları gibi bircok konu kardeş kıskanclığında belirleyicidir.
Kardeş kıskanclığı, psikoterapide farklı şekillerde sık karşılaşılan temalardan biridir. Oyle ki bu temanın değişik formlarını babanın doğan cocuğunu kendine kardeş gelmiş gibi kıskanması ya da annenin kızını, kardeşini babasından kıskanan cocuk gibi kocasından kıskanması şeklinde gorulebilir.
Kıskanclık belirtileri genellikle birbirine benzer. Bu belirtiler uykusuzluk, ofkeli ve agresif davranışlar, zor sakinleşme, bebek gibi davranma, parmak emme, uyku bozuklukları, sık hastalanma, anneye yapışma, hatta yeni gelen kardeşe fiziksel zarar vermeye kadar gidebilir.
Burada anne-babanın tutum ve davranışları, cocuklar arasında ayrım yapıp yapmadıkları kıskanclık duygusunun az ve cok olmasında oldukca onemlidir. Boyle durumlarda anne-babalar cok dikkatli olmalı, cocuğun yaptıklarını bir şımarıklık olarak gormemeli, cocukla empati kurarak neden boyle davrandığını, duygusal ihtiyaclarını anlamaya calışmalıdır. Yine cocuklar arasındaki yaş ve cinsiyet farklılıkları doğru ebeveyn tutumlarının belirlenmesinde onemlidir.
Cocuklarının kardeş kıskanclığı konusunda caresiz kaldığını hisseden, evinde huzurun kalmadığını ve her şeyin gittikce daha kotuye gittiğini duşunen anne-babaların bir an once bir uzmandan profesyonel destek almaları, kıskanclık bir karakter ozelliğine donuşmeden mudahale etmeleri uygun olur.
[h=2]Ankara Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Kardeş kıskanclığı hakkında
Sağlık0 Mesaj
●14 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Kardeş kıskanclığı hakkında