Burun estetiği olmaya karar veriş ve sonrasında yaşanlar

Merhaba. Ben 25 yaşında genc bir bayanım. Oldukca iri, yamuk ve duşuk bir burna sahiptim. Baba tarafımdan pek cok kişi aynı kocaman karakteristik burna sahipti. Tabi ben 5 - 6 yaşlarında ikinci katın damından duştuğum icin diğerlerinden ayrı bir yamukluğa sahiptim. Hayatımın buyuk kısmında burnumdan oturu dalga konusu oldum. Ozellikle annem tarafından. Ama birgun kitapcıda bir kitabı karıştırırken kocaman burnu olan bi adam vardı. (aslında burnu buyuk cirkin bir adamın hikayesini anlatan filmden kareydi.) Eskiden erkeğin burnunun buyuk olması soyluluk simgesiymiş. Vay be şu buyuk burunlu adama bak ne asil ne yakışıklı be hey maşallah denirmiş. Tabi ben bunu okuduktan sonra "sosyalojinin gozunu seveyim ya demek guzellik algısı her donemde değişebiliyormuş. Yani aslında benim bu buyuk burnumda asıl sayılır" demiş ve hayatıma mutlu mesut bir şekilde devam etmiştim. Ta ki 5 - 6 yıl sonra universiteden mezun olup surekli evde kalmaya başlayınca annem can sıkıntısından benimle dalga gecmeye başlayana kadar. Amcanın kızı estetik olmuş burnu cok guzel valla sen niye yaptırmıyorsun?, Yasemin hanımında burnu kırılmıştı oda Uskudarda yaptırmış valla hokka gibi cok guzel bir burun yapmışlar doktorun adını aldım sende hele bi randevu al git diyerekten başımın etini yedi. Bende amaaaan diyip internette biraz araştırma yaptım ve yakınımızda ki hastanede iyi bir estetisyen doktor buldum. Oyle boyle derken bir kac tahlil yaptırdım ve iki hafta sonra telefonum caldı arayan doktorun asistanıydı. (Doktor cok yoğun olduğu icin sadece asistanlarıyla goruşebiliyorduk.) Bir saat sonra hastanede doktorla goruşmeyi bekliyordum. Neyse efendim pansuman odasına gectik anlattım derdimi. Kemiğin catısına kadar kırıcaz kemiğin eğriliği cok derinde, baya duzeltiriz ama hafif bi eğrilik kalır tabi. Kemiği komple kıracağımız icin ustu cokuk duracak ben oraya dolgu yapıp bi ilizyon sağlayacağım. Bu darbe olaylarından dolayı şehir dışından gelecek olan bir hastam korktu yarınki ameliyatını iptal ettirdi oyuzden senin de tahlillerinde tamken yarın ameliyatını yapabiliriz dedi. Sonra anestezi muayenesi icin beni merkez hastaneye yolladı. Aman Allahım hastane cılgınca dolu. Sekreter adam numara bile vermiyor yarın sabah 8'de gel diyor, ulan ameliyatım yarın ben nasıl geleyim dedim. Baktım iki doktor var birinin kapısının onunde 10 kişi diğerinde bir kişi var. Bende tabi telaşla o bir kişinin yanına gittim. Ay ne kalabalık siz ne icin bekliyorsunuz falan muhabbete girdim. Doktorun odasından hasta cıkıncada ay benim cok acelem var 5 e kadar işlemleri halletmem lazım diyip iceri daldım. Ben muayene olucam diye beklerken doktor sadece ağzını ac hımm tamam dedi sonrada bi kac kağıt imzalattı boy kilo falan sordu gonderdi beni.
Ameliyat gunu: perşembe
Sabah erkenden uyandım, en sevdiğim uğurlu yeşil desenli taytımı ve beyaz tişortumu giydim. Sırt cantamı aldım ailecek hastanenin yolunu tuttuk.( buarada yol dediğim evden cıkıp karşıya gecip ağaclık yoldan iki dakka yurumek.) Saat 7'den 10.30'a kadar hastane odasında bekledim. Koridorda ki hemşireleri arayıp bi sonraki hastayı ameliyata hazırlamaları isteniyordu. Tabi ben her telefon calışında sevincle yerimden hopluyordum. Ameliyat olucam diye sebepsiz bir mutluluk icindeydim. Heyecandan iki kere tuvalete gittim. (Benim de boyle bir huyum var işte heyecanımı bağırsaklarımda hissediyorum.) Telefon caldı hastayı hazırlayın diye bende hemen zıpladım soyundum bi kulot kalıyor sadece sonra ameliyat onluğumu giydim sedyemi bekledim. Genc erkek hemşireler geldi inanılmaz kibarlardı ya sedyeye yatarken bacaklarım gorunmesin diye ortu tuttular, saclarıma boneye zarifce taktılar, sedyeyle giderken kolumu carpmayayım diye uyardılar ayyyy nasıl centilmenler şaştım kaldım. İnsan kendini prenses gibi hissediyordu. Sedyede gotururken yaşlı bi gorevli amca surerkli dua okudu benim icin. Ameliyathanede beklerken bir suru stajyer doktor kadın vardı sağolsunlar ben uşumeyeyim diye cok uğraştılar. Buarada ameliyathanenin ici cok ama cok soğuk. Tabi korkudan da titriyor olabiliriz. Ameliyat olmadan once doktor her acıdan burnumun fotoğrafını cekti. Sonra uzandım bi hemşire sol elimin ustunden damar yolu actı biride koluma iğne batırdı. Narkoz verirken 1-2-3 diye saydırcaklar sanıyordum ama oyle olmadı. İğneden sonra bacaklarım uyuşmaya başladı tam kıpırtadıp noooluyu laan derken kendimden gecmişim. Sonra bi an beynim uyandı ağlayıp bağıran bir erkek sesi duydum. "Korkuyorum lan uyutun beni, ilac verin ooof anam off" diyip duruyodu ağladı da ağladı ya bi turlu susmadı. Bende o arada sadece mırıldanıyordum hic gıkım bile cıkmıyordu. Gozlerimde kapalı etrafı goremiyorum zaten sinirlendim "sus be sus ne cok ağladın ulan biri sustursun şu adamı" diye soylendim. Sonra beni sedyeyle kız kardeşim ve kadın hemşire odama cıkartmaya calışıyordu. Asansore bindirirken hayvan gibi şey yaptılar ya hastaya boyle zulum olmaz ulan nasıl sarsmaktı o cok sinirlendim cuşşşşşşş diye ikaz ettim hemşireyi. (Kardeşim gercekten uyandığımı boyle anlamış. Hemen asiliğinle kendini belli ettin diyor. Nukte ediyor sanırım.)
Odama geldim. Gozlerimde buz var,burnum kapalı,ağzımdan nefes alıyorum dudaklarım kavruluyor, suuuu suuu diye inliyorum. Narkozdan sonra dort saat bi şey icmek yasak. Ulan bide ağrı başladı ama nerem ağrıyor bilmiyorum. Hemen ağrı kesiciler serumlar takılıyor. İlk aklıma gelen soru "Neden?" Yani neden bir insan boyle bir ameliyat olur ki, ben neden bu işe kalkıştım, neden annemin sozunu dinledim, neden neden? Kafamda deli sorular cişim geldi. Zorla kaldırıp koluma girdiler tabi gozler ve burun kapalı, başım havada vaziyette ilerlerken boğazımda garip bi şey oldu balgam sandım gayri ihtiyari yutuverdim. Bakın buraya dikkat, altın değerinde tavsiye veriyorum hicbir yerde bulamazsınız bunu. Acıklıyorum. "O ilk balgamı asla ama asla yutmayın." İki litre kan yuttum resmen o ne pis bir şeydi ya off aklıma geldi insanlığımdan soğudum. Neyse zar zor gittim tuvalete. Yanınızda refakatci olması iyidir. İlk gun tek başına tuvalete gitmek buyuk işkence olacaktır. Hayır bi şeyde icmiyorsun o kadar ciş nerden geliyor bende anlayabilmiş değilim.
Efendim aradan 4 saat gectikten sonra soğuk iki yudum su cekmek insanı mutluluktan mest ediyor. (Bu dort saat icinde arada bir ıslak pamukla dudaklarınızı nemlendirebilirsiniz.) Tabi ben pipet kullandım daha rahat oluyor. Bundan sonra iki gun boyunca surekli buz kompresi yapmanız lazım. Cefakar refakatcinizin size her daim buz yetiştirmesi gerekecek. İki tane doktor eldivenini hafif şişirip icine buzları dolduruyorlarmış. Gozlerim kapalı olduğu icin ben onların soylediklerinden anladım. Bu arada gozlerinizin ustune sargı bezi orterseniz ustune buz koyduğunuz zaman daha rahat edersiniz. Yoksa buz acayip manyak yakıyor. Ağrı kesici serum gibi bir şey takıyorlar arada bir onu alınca bir iki saat mis gibi uyursunuz. Işıkları mumkun mertebe kapalı tutun cok etkiliyordu beni ya gozlerimden alevler fışkıracaktı nerdeyse. Doktorunuz arada bir gelip burnunuzun ucundaki tamponu değiştirir. Cok dolunca bazen iki yandan sızıntı tamponu aşıp yanaklarınızdan boynunuza kadar suzulebilir telaş etmeyin baya batacaksınız zaten. Saclarınız da yer yer kaskatı oluyor. Yine bir kıymetli bilgi: "kulak cubuğu" orda hayatınızı kurtaracak bu tatlı cubuklar. Gozlerinizin pınarı kurumuş kanla dolacak, iyice yapışıyorlar bide acmak kabil değil. Hemen kulak cubuklarını ıslatıp nazikce temizleyiverin oh mis. Gozleriniz acılınca tuvalete giderseniz aynaya bakmayın. Eğer ameliyat esnasında kemiği kırmışlarsa genelde gozaltları kakılmış gibi mosmor oluyor.
İkinci gun biraz daha rahatsınız. Ağrı kesiciler, deniz suyu spreyi ve hapşırmayı azaltan ilaclarınız size iyi gelecek. Bol bol corba iceceksiniz. Ağzınızı oynatmak cok zor zaten. Yuzunuz manda gibi şişecek. Kendinize hayret edeceksiniz ben insan mıyım noluyor lan diye. Telaşa gerek yok zamanla iniyor zaten.(maydanoz yemenizi ya da suyunu icmenizi tavsiye ederim odeme birebir.) Gelelim tampon konusuna. Tampon cok fena carşaf carşaf tampon cıktı ayol, canım cok yandı burnum elimde kaldı ah vah of aman sozlerine itibar etmenize gerek yok. Tıp cok ilerlemiş ucmuş ya ben icimde tampon olup olmadığını farketmedim bile. Ameliyattan iki uc gun sonraydı sanırım kontrole gidince tamponları cıkaralım dediler. Hay hay dedim. Burnumun icinden bi ip cıkardı doktor kesti, cekti cımbızla pıt diye. Ilık ılık bir şey oldu burnumda bi baktım incecik hortum gibi bir şey. Demem o ki korkmayın. Sonra ara ara kontrole gidiyorsunuz dikişler alınıyor, atel cıkıyor. İlk gunler kendimi sorguluyordum acaba cok mu lazımdı bu ameliyat diye ama atel cıkınca ustume ozguven attılar resmen. Ayy ne kadar guzel olmuştum. Doktorum sağolsun tum maharetini konuşturmuş. Odemli haliyle bile cok duzgun bir burnum vardı, zaman gectikce daha da guzelleşti. Bir ay sonra falan şoyle havalı birkac fotoğraf cekip sosyal medyaya atınca herkes nasılda şaşırdı ya. Normalde hic yazmayan adamlar hemen "canım napıyorsun, cok guzelleşmişsin evrim mi gecirdin, bi cay icelim mi" demeye başlıyor ama boşverin. Ulan artık guzelsiniz boyle kıro kıro tiplere bakmayın sakın.
Ben ameliyat olalı 4 ay oldu ve burnum cok duzgun. Kendisine cok alıştım. Eğer sizde burnunuzdan rahatsız oluyorsanız bence hic tereddut etmeyin gidin yaptırın. Hic korkulcak bir durum yok, yoğun bir arı sızı da hissetmiyorsunuz. Devlet hastanesinde oldum ameliyatımı ve cok cok cok memnun kaldım mukemmel bir dokturum vardı ayrıca herkes cok ilgiliydi.
He bide ay estetik mi oldun diyen o garip tipleri sallamayın nufusun yarısı estetikli ayol. Siz kendi guzelliğinize sağlığınıza bakın. Sizi cekemediklerinden oyle boş boş konuşuyorlar işte.
Umarım bu yazdıklarımı bir kişiye dahi fayda sağlarsa ne mutlu bana