Kanserde sağ kalım ne anlama geliyor?İnternet, kansere yakalananların veya yakınlarının bilgi edinmek icin başvurdukları ilk kaynak haline geldi. Bu kaynağa başvurduğunuzda ise karşınıza “survival”, yani sağkalım ve cevap oranı, yani “response rate” verileri gelmeye başlıyor. İşte o zamana kadar tenezzul etmeyeceğimiz %5 – 10 cok şey ifade etmeye başlıyor.
Modern tıbbın ve bilimin insanlığa yaptığı en onemli katkı olculebilir, sınanabilir ve ispatlanabilir bilgi olmakla beraber, bu surecler matematiksel bir hesaplamayı da birlikte getiriyor. Yani insan hayatı da olculebilir bir meta haline geliyor. Yuzde bilmem kac cevap oranı, yuzde şu kadar hayatta kalma şansı, yuzde bu kadar olum riski diye uzayıp gidiyor olculebilen veriler…
Biz modern tıbbın hekimleri, tabiri caizse bu matematiksel dunyanın icinde kaybolup gidiyoruz.
Kanser hastalarının en sık duydukları sağkalım yani İngilizcesi ile “survival”, kanser turu hastalıklara yakalandıktan sonra yaşanılan sure demek. Bunun da farklı alt tipleri var.
En sık duyacağınız tabir genel sağkalım, yani “overall survival”. Bu aynı hastalıktan mustarip belirli sayıda kişinin hastalık sonrası ne kadar sure yaşadığını gosteren bir veridir. Genellikle 5 yıl uzerinden verilir, bazı kanserlerde 10 yıllık sağkalım verileri de hesaplanır. Burada hasta hayatını kaybederse, kanserden veya başka bir sebepten (trafik kazası, kalp krizi, hatta cinayet) olmasının onemi yoktur. Hepsi bu verinin icine dÂhil edilir.
İkincisi ise hastalıksız sağkalım, yani “disease free survival”. Bunun eşdeğeri başka ifadeler de var, tekrarlamasız sağkalım “recurrence-free survival”; kansersiz sağkalım “cancer-free survival” gibi. Bu ifade şunun icin kullanılıyor. Bu tip sağkalımlar, kansere yakalananlarda kemoterapi, radyoterapi veya ameliyatla hastalık tamamen yok edildikten sonra, kanserin ilk cıktığı yerde veya vucudun başka bir yerinde tekrarlamasına kadar gecen sureye verilen değişik tabirler. Mesela akciğer kanserlerinin bir bolumu, ameliyattan sonra ilk iki yıl icinde vucudun farklı bir bolgesinde tekrarlama eğilimindedir. Diyelim ki hastalık ameliyattan sonra 16. ayda tekrarlarsa, hastalıksız sağkalım 16 ay olarak kabul ediliyor.
Sonuncusu ise kansere ozgu sağkalım, yani “cancer-specific survival”. Burada ise sadece kansere bağlı surec izleme alınır. Mesela kanser tekrarladığında hasta olmese dahi olmuş, kanser dışı bir nedenden vefat ederse, hayatta olduğu kabul edilir. Buna gore bir sağkalım eğrisi elde edilir.
Kanser hastalarının ikinci en sık duydukları tabir ise cevap oranı, yani “response rate”.
Bunu biz doktorlar daha da karmaşık hale getirerek değişkenlik gostermeyen “stabil”, sınırlı “partial”, tam “complete” cevap olarak sınıflandırıyoruz. Bir grup hastada ise hastalık tedaviye cevap vermeyip ilerleyebiliyor, buna da kotuleşen hastalık yani “progressive disease” diyoruz.
Ne kadar karışık değil mi, hele de canı burnunda olan bir kişi icin!
Boyle bir hastalığa yakalanıp tedavi gorenlerde en guzel hadise tam cevaptır “complete response”. Tam cevap tedavi sonrası hastalığın tamamen yok edilmesi ve radyolojik veya başka yontemlerle yapılan incelemelerde canlı hastalık bulunamaması demektir. Bazı kanser turlerinde kemoradyoterapiye cevap oranı %90’ları bulabilmektedir. Benim uzmanlık alanım olan akciğer ve yemek borusu kanserlerinin bazı hucre tiplerinde %30-40 oranında tam cevap gormek mumkun oluyor. Hastalık yayılmamışsa, ameliyat hastalıklı dokunun tamamen cıkarılması ile arzu edilen tam cevabı sağlar.
Tum bu acıklamalara rağmen size farklı bir perspektif sunmaya calışacağım. Mesela evre 4, yani en ileri aşamada akciğer kanserine yakalanmış bir kişinin tahmini yaşam suresi yaklaşık 14 aydır. Ama herkes icin boyle mi? Bu kişilerin %2-3’u beş yıldan uzun, %10-15’i ise uc yıldan uzun sure yaşamakta. Yani rakamlar yine farklı bir veri sunmakta bizlere.
Veya kanseri akciğer zarına sıcramış bir kişinin ortalama yaşam suresi 2 ay civarındadır. Bu hastaların %80’i 6 ay icerisinde kaybedilirler. Ama bir grup hasta var ki, bunların iki yıldan uzun yaşadıklarına da şahit oluyoruz…
Kanser sozunu duyduklarında hasta yakınları ilk olarak “Aman hastamıza bir şey soylemeyin!” ve “Hastamız ne kadar sure yaşar Doktor bey?” diye soruyorlar.
Hekimliğin bircok inceliğini oğrendiğim Dr.Swanson bu konuda cok guzel bir uyarı da bulunmuştu;
“… Rakamlara fazla takılmamak lazım. Mesela %3 ne demek! İnsanın %3 u olup, %97’si hayatta kalmıyor ki, ya yaşıyor ya da oluyorsun. O zaman bu sayılar bazen fikir veriyor, bazen ise kafa karıştırmaktan başka bir işe yaramıyor…”
Hastalık geldiğinde kotu bir sonuc olma ihtimali yuksekse, once sevdiklerinle daha cok zaman gecirmek lazım herhalde. Amansız bir hastalığa yakalanan dirayetli bir hastam gazetedeki roportajında tam da bunu soylemişti. Daha sonra inancına gore, insanın kendisini arındırması bir diğer aşama.
Hepsinden onemlisi ise, son ana kadar, size sunulan verilerin birer rakam olduğunu ve aslında her rakamın hayalleri, sevgileri, sevdikleri, umitleri olan birer insan olduğunu unutmamak lazım.
Boyle durumlarda rakamlara dayalı Batı felsefesini bırakıp, insanın icine hitap eden Doğu felsefesine sığınmaktan başka care yok…
[h=2]İstanbul Goğus Cerrahi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Kanserde sağ kalım ne anlama geliyor?
Sağlıklı Yaşam0 Mesaj
●24 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Sağlık Forumları
- Sağlıklı Yaşam
- Kanserde sağ kalım ne anlama geliyor?