1950’lerden gunumuze kadar hızlı bir gelişme gosteren toplumlarda, kalp ve damar hastalıkları kaynaklı olum oranları giderek azalmaktadır. Cunku geliştirilmiş araştırma yontemleri sayesinde erken teşhis ve tedavi imkanının artmış olması -modern toplumlardaki risk faktorleri artsa da- halkın zararlı etkenlerden uzaklaşmasındaki bilinclenmede onem taşımaktadır.
Kalp ve damar hastalıklarıyla, gunumuzde doğumsal ve sonradan edinme olmak uzere iki şekilde karşılaşmaktayız. Doğumsal olanları oncelikle anne ve babanın genetik faktorleri ile ilgilidir. Genetik faktorlerin en onemli bolumunu annenin hamilelik doneminde gecirmiş olduu zararlı etkiler icerir. Bu zararlı etkilerin başında kontrolsuz ilac kullanmak, rontgen ışını almakve bazı ateşli hastalıkları gecirmek gelir. Sonradan edinme şekli ise, kalp ve damar hastalıkları risk faktorlerinin birikimi ile karşımıza cıkar. Bu risk faktorleri kişiyi, anne karnından başlamak uzeretum yaşamı boyunca etkiler. Sonuc olarak damar sertliğine aday kişiler kilo alarak gelişmeye başlar ve yuksek tansiyon sahibi olurlar. Bu da vucudun pompası olan kalbi zorlar. Kalbin iş yukunu artırır.
Aynı zamanda koroner damarlarda sertleşir. Bu sertleşme sonucu koroner damarların yapısı bozulur ve damarlarda tıkanıklıklar başlar. Koroner yetersizliği gelişmiş olan bir kalpte iş yuku artışı devam ederse sonuc kalp krizidir.
Bu kadar onemli olan risk faktorleri nelerdir?
· Stres
· Kanda yuksek yağ duzeyi
· Yuksek tansiyon
· Şeker hastalığı
· Yaş
· Cinsiyet
· Alkol
· Şişmanlık
· Genel faktorler
· Kan fibrinojen duzeylerinin yuksekliği
· Hareket azlığı
· Hava kirliliği
İşte bu risk faktorlerinin birkacı bir araya gelince kalp krizi gecirme olasılığı artıyor. Koruyucu hekimlik dalındaki gelişmeler arttıkca insanlar bu risk faktorlerinden daha bilincli bir şekilde haberdar olacaklar ve insanların bu hastalığa yakalanma yuzdeleri azalacaktır.
Teşhis ve tedavi:
Gunumuzde gerek doğumsal gerekse edinsel kalp hastalıklarının teşhisi konusundaki ilerlemeler ve bunların tedavisi başarı ile surdurulmektedir. Bu ilerlemeler sonucunda artık bebek doğmadan once kalp hastası olup olmadığı anlaşılır hale gelmiştir. Gebeliğin beşinci ayından itibaren fetal ekokardiyografi ile bebeğin kalbi goruntulenebilmektedir. Doğumdan hemen sonra yapılan muayene ve incelemelerin rutin hale getirilmesi ile bu tur doğumsal anomalileler derhal tespit edilebilemektedir. Acil mudahale gerekiyorsa, hasta 1 gunluk bile olsa derhal ameliyat edilebilmektedir. Aynı zamanda kalbin damar ve kapak sistemlerindeki hastalıklarda da teşhis ve ameliyat yaklaşımları modernize hale getirilmiştir.

[h=2]Antalya Kalp Damar Cerrahi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]