İletişim Başkanlığınca paylaşılan ve yalan olarak değerlendirilen haberlerin bulunduğu en guncel bulten, 9-16 Ekim haftasında paylaşılan haberlere yer verdi. Başkanlık tarafından yalan olarak değerlendirilen haberler ve gerekceleri şu şekildeydi:
Bu icerikteki tum ifadeler, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca tarafından paylaşılan bultenden olduğu şekilde alınmış, hicbir şekilde değiştirilmemiştir. İcindekiler Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca yalan olarak değerlendirilen haberler (9-16 Ekim) 1. Sayıştay Raporlarındaki Oneriler Dikkate Alınmadı İddiası 2. Soma ve Ermenek Kazalarından Sonra Gerekli İyileştirmeler Yapılmadı İddiası 3. Kurum Degaj Yonergesi Uygulanmadı İddiası 4. Turkiye‘nin 92 Multeciye Kotu Muamelede Bulunduğu İddiası 5. “Adalet Bakanlığı Cocuk İstismarı Verilerini Gizliyor” 6. ‘ ’Muhtarlar Nufus Kaydında Yabancıları Usulsuz Kaydediyor ’ ’ 7. “WhatsApp Okundu Bilgisi” 8. Niğde ’de Bir Kız Oğrencinin Taciz Edilip Bıcaklı Saldırıya Uğradığı İddiası 9. “Tunceli ’de Beş Adet Portatif Tuvalet icin Resmi Acılış Toreni Duzenlendi” Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca yalan olarak değerlendirilen haberler (9-16 Ekim) Sayıştay Raporlarındaki Oneriler Dikkate Alınmadı İddiası Soma ve Ermenek Kazalarından Sonra Gerekli İyileştirmeler Yapılmadı İddiası Kurum Degaj Yonergesi Uygulanmadı İddiası Turkiye‘nin 92 Multeciye Kotu Muamelede Bulunduğu İddiası “Adalet Bakanlığı Cocuk İstismarı Verilerini Gizliyor” ‘ ’Muhtarlar Nufus Kaydında Yabancıları Usulsuz Kaydediyor ’ ’ “WhatsApp Okundu Bilgisi” Niğde ’de Bir Kız Oğrencinin Taciz Edilip Bıcaklı Saldırıya Uğradığı İddiası “Tunceli ’de Beş Adet Portatif Tuvalet icin Resmi Acılış Toreni Duzenlendi” 1. Sayıştay Raporlarındaki Oneriler Dikkate Alınmadı İddiası Bartın ’da, Turkiye Taşkomuru Kurumu Amasra Muessese Mudurluğu ’nde meydana gelen kazaya ilişkin, “Sayıştay raporlarındaki uyarı ve oneriler dikkate alınmadı” iddiası doğru değildir.
Raporda “Solunabilir ve Patlayabilir Tozla Mucadele” başlığı altında yer verilen bilgiler, carpıtılarak dezenformasyona konu olmuştur.
Bazı basın yayın organlarında yer alan haberlerde, Sayıştay raporundaki genel bilgilendirmeler, “grizu patlaması riski tespit edildi” şeklinde yorumlanmıştır. Madenlerde yonetmelik ve mevzuatların uygulanmasına yonelik veriler, tum iddiaları curutur niteliktedir.
Madenlerde, patlayabilir tozla mucadele calışmalarına yon verebilmek icin yer altındaki noktalardan duzenli olarak toz numunesi alınmaktadır. Sonucların yuksek cıkması durumunda yıkama ve taş tozu serpme calışması yapılmaktadır.
Bu kapsamda;
2017 ’de 53 bin 988 ton uretime karşı 72 bin kilogram,
2018 ’de 46 bin 841 ton uretime karşı 63 bin kilogram,
2019 ’da 51 bin 763 ton uretime karşı 53 bin 500 kilogram
taş tozu serpilmiştir.
Ayrıca 25 adet su barajı kurulmuştur. Numunelerde kul oranı mevzuatta yuzde 65 gorunmesine rağmen, yuzde 80 olarak gercekleştirilmiştir.
Dolayısıyla iddiaların aksine, soz konusu Sayıştay raporlarındaki oneriler dikkate alınmış, hatta mevzuatın gerektirdiğinden daha fazla tedbir alınmıştır.
2. Soma ve Ermenek Kazalarından Sonra Gerekli İyileştirmeler Yapılmadı İddiası

Onceki yıllarda meydana gelen maden kazalarının ardından tedbir ve denetim konusunda gerekli calışmaların yapılmadığı ve ilerleme kaydedilmediği iddiası doğru değildir.
Kazaların ardından tum muesseselerde bulunan yer altı acıklıklarında toplam 200 kilometre “Hayat Hattı” kuruldu. Ayrıca Yer Altı Ferdi Kurtarıcı Maske Değişim İstasyonları oluşturuldu. Bunun yanı sıra ilgili mevzuatta iş guvenliği konusunda da duzenlemeler yapılmıştır. En az 250 kişiye 1 A sınıfı iş guvenliği uzmanı on gorulmesine rağmen kurumda yer altında calışan 6.000 kişiye toplam 160 iş guvenliği uzmanı gorevlendirilmiştir.
Tum iş basamakları icin risk değerlendirme yukumluluğu getirilmiştir. Yer altında metan, oksijen, sıcaklık ve hava hızını olcen sensorlerin bulunması zorunluluğu uygulanmıştır. Ayrıca bağımsız calışan her ekipte en az 1 adet seyyar gaz olcum cihazı bulunur hukmu gereği uygulama yerine getirilmektedir.
3. Kurum Degaj Yonergesi Uygulanmadı İddiası Bartın ’daki maden kazasıyla ilgili, ‘degaj yonergesinin dikkate alınmadığı ’ iddiası doğru değildir.
Soz konusu yonerge, 6331 Sayılı İş Sağlığı, Guvenliği Kanunun 30 ’uncu maddesine gore cıkarılan 16/9/2013 28770 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan Maden İş Yerlerinde İş Sağlığı, Guvenliği Yonetmeliğine dayanılarak hazırlanmıştır.
Sayıştay ’ın 2019 ’da hazırladığı raporda, muhtemel risklere karşı genel bir yaklaşımda bulunulmuştur. “Kurum Degaj Yonergesi hukumlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir” ifadesi, tespit değil bilgilendirme amaclıdır.
Kurumun bu kapsamdaki tum işlemleri Calışma Bakanlığı İş Teftiş Kurumu ve MAPEG ekiplerince denetlenmekte ve titizlikle takip edilmektedir. Sayıştay ’ın belirttiği Kurum Degaj Yonergesi ’ne tam uyumla, madencilik faaliyetleri yurutulmektedir.
4. Turkiye‘nin 92 Multeciye Kotu Muamelede Bulunduğu İddiası

Sosyal medyayı dezenformasyon yayma aracı olarak kullanan Yunanistan Goc ve İltica Bakanı Notis Mitarachi ’nin, “Turkiye ’nin 92 multeciye kotu muamelede bulunduğu” iddiası, doğru değildir. Ote yandan Yunanistan ’ın multecilere yonelik insanlık dışı muamelesi, belgelerle sabittir.
İnsan hakları ve yardım kuruluşlarının hazırladığı raporlarda, AB ulkelerinin vahşi engelleme yontemleri nedeniyle en az 2 bin multecinin olduğu ifade ediliyor.
Yunanistan ’da faaliyet gosteren sivil toplum kuruluşu Legal Centre Lesvos, Yunanistan ’ın insanlık dışı uygulamalarını AİHM ’e taşıdı. AİHM, multeci botlarını batıran Yunan guclerinin, Avrupa İnsan Hakları Sozleşmesi ’nin 2. ve 3. maddelerini ihlal ettiğine karar vererek, Yunanistan ’ın işkence ve katliamlarını tescilledi.
AB Yolsuzlukla Mucadele Ofisi (OLAF) Raporuna gore, Yunan sahil guvenliği gocmenleri Turk kara sularına insanlık dışı yontemlerle geri itiyor. AB ’nin dış sınırlarının korunmasından sorumlu kurumu Frontex ’in ise, Yunan guclerinin bu yasa dışı faaliyetlerini ortbas ediyor.

İnsan Hakları İzleme Orgutu ’nun, 2021 Yunanistan Raporunda da Yunan guclerinin multecilere yonelik kotu muamelesine geniş yer verildi. Rapora gore Yunan makamları, gocmenlere yonelik kotu muameleyi araştıran grupları taciz etmek ve korkutmak icin cezai soruşturmaları kullanıyor.
Yunan gucleri tarafından kıyafetleri cıkarılarak geri itilen multecilerden bazıları donarak hayatını kaybetti. Turkiye ’nin insani cabalarıyla kurtulan multeciler ise, Yunan guclerinin işkencelerini; kıyafetlerinin, paralarının ve telefonlarının alındıktan sonra Turkiye ’ye doğru geri gonderildiklerini bircok kez anlattılar.
Kan donduran goruntuler dunya kamuoyunu ayağa kaldırırken, Yunan makamları vahşetin onlenmesi icin herhangi bir caba sarf etmedi. Yunanistan, uluslararası toplumun baskısının artmasıyla, yaşanan vahşetin sorumluluğundan kacmak icin, dezenformasyon yaymaktadır.
5. “Adalet Bakanlığı Cocuk İstismarı Verilerini Gizliyor”

“Adalet Bakanlığı cocuk istismarı verilerini 6 yıldır gizliyor” iddiası doğru değildir.
Adalet Bakanlığınca her yıl yayımlanan Adli İstatistikler kitabında, cocukların istismarı da dahil olmak uzere suc ve cezalara dair veriler yer almaktadır. Adli Sicil ve İstatistik Genel Mudurluğunce adalet istatistiklerine ilişkin veriler, UYAP Bilişim Sistemi ile Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Başkanlığı, Danıştay Başkanlığı gibi paydaş kurumlardan toplanmaktadır.
Bu verilerle uretilen istatistikler, tablo ve grafik haline getirilerek, her yıl kamuoyunun dikkatine sunulmaktadır.
6. ‘ ’Muhtarlar Nufus Kaydında Yabancıları Usulsuz Kaydediyor ’ ’

Bir televizyon programında gecen, “Muhtarlar nufus kaydında yabancıları usulsuz kaydediyor” iddiası, doğru değildir.
5490 sayılı kanunla, 2006 yılından beri muhtarların adres kayıt işlemleri ile bir ilgisi bulunmamaktadır.
Ulkemizde vatandaşlarımızın ve yasal statude bulunan yabancıların tum adres tescil işlemleri Nufus Mudurlukleri ve İl Goc İdaresi Mudurlukleri tarafından yurutulmektedir.
7. “WhatsApp Okundu Bilgisi”

“WhatsApp okundu bilgisi” ile ilgili, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan iddialar, doğru değildir.
WhatsApp ’ın “okundu bilgisi” onay işaretleri, WhatsApp Yardım Merkezi ’nde belirtildiği gibidir.
WhatsApp uygulamasında 3 onay işareti soz konusu değildir, boyle bir uygulama yoktur.
8. Niğde ’de Bir Kız Oğrencinin Taciz Edilip Bıcaklı Saldırıya Uğradığı İddiası

Niğde Omer Halisdemir Universitesinde, bir kız oğrencinin taciz edilip bıcaklı saldırıya uğradığı iddiası doğru değildir.
Universite oğrencisi genc kızın iddiası uzerine polis ekipleri, Acil Cağrı Merkezi ’ne gelen ihbar saatindeki guvenlik kamerası kayıtlarını mercek altına almıştır.
Yaklaşık 120 kamera kaydının taranmasının ardından herhangi bir saldırı gercekleşmediği tespit edilmiştir.
Saldırıya uğradığını iddia eden genc kız, sozlu ve yazılı ifadesinde, universitede okumamak ve ailesinin yanına donmek icin bu senaryoyu urettiğini itiraf etmiştir.
9. “Tunceli ’de Beş Adet Portatif Tuvalet icin Resmi Acılış Toreni Duzenlendi”

Bazı basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medya hesaplarından paylaşılan, “Tunceli ’de beş adet portatif tuvalet icin resmi acılış toreni duzenlendi” iddiası doğru değildir.
Goruntuler, Tunceli ’de yıl icerisinde yapımı tamamlanan 15 milyon TL tutarındaki tarımsal sulama projelerinin, hayvan icme suyu tesislerinin, mera ıslah projelerinin, mera ve yayla yolu projelerinin tanıtımı ile, tamamlanan projelerin temsili acılışına aittir.
Program dahilinde, yaylalarda ureticilerin yaşamını kolaylaştıracak taşınabilir yaşam konteynerlerinin Tunceli Koyun Keci Yetiştiricileri Birliğine teslimi de gercekleştirilmiştir.
Konteynerlerin teslimi sırasında cekilen goruntuler carpıtılarak, “tuvalet acılışı” şeklinde servis edilmiştir.