Deri kanserlerinin onlenebilen risk faktorlerinin başında korunmasız guneş maruziyeti gelir. Ozellikle cocukluk ve ergenlik donemindeki guneş yanıkları, ileride gelişebilecek deri kanserleri acısından cok risklidir. Deri yaşlanması, lekeler ve deri kanseri gibi pek cok hastalık yazın yapılan hatalar nedeniyle olabiliyor. Guneşin zararlı ultraviyole ışınlarından korunarak guneşten doğru bir şekilde yararlanmak onemlidir.
Guneşten korunmada ozellikle guneş ışıklarının en dik olduğu saatler olan 10:00-14:00 saatleri arasında guneşten kacınmaya ozen gostermeliyiz. Dışarıda olduğumuz saatlerde de daima golgede durmak tercih edilmelidir. Yalnızca acık ve guneşli havalarda değil, bulutlu ve kapalı gunlerde de ultraviyole(UV) ışınlarının %80’i dunya yuzeyine ulaşır. Normal pencere camının UVB’yi gecirmediği, ancak UVA ışınlarının gecmesine engel olmadığı unutulmamalıdır.
Guneş ışınları UVA ve UVB ışınlarından oluşmaktadır. Her iki UV ışını da derimizin DNA’sında kırılmalar yaparak deri kanseri oluşumunu tetiklemekte ve deri yaşlanmasını hızlandırmaktadır. UVA ışınları, her mevsim yeryuzune ulaşan ve bronzlaşmamızı sağlayan ışınlardır. UVB ışınları ise ozellikle yaz mevsiminde daha şiddetli ortaya cıkan ve deride kızarıklık ile yanık oluşumundan sorumlu olan ışınlardır. Guneş koruyucu krem tercih ederken, kremin hem UVB hem de UVA ışınlarından koruyan ozellikte olmasına ozen gostermeliyiz.
Guneş koruyucu SPF adlı koruma faktor değeri cok onemlidir. SPF 15 derimizi guneş ışınlarında %93 oranında korurken, SPF 30 %97 oranında, SPF 50 ise %98 oranında korumaktadır. Guneş koruyucu kremlerin icinde en az SPF 15 koruma faktoru olmasına ozen gostermeliyiz.
Guneş koruyucular etkinlik olarak iki ceşittir: Fiziksel koruyucular ve kimyasal koruyucular. Fiziksel koruyucular icinde titanyum dioksit ve cinko oksit vardır. Bu maddeler UV ışınlarını yansıtarak derinin korunmasını sağlarlar. Kimyasal koruyucularda ise ceşitli organik kimyasal maddeler vardır. Bu koruyucular UV ışınlarını emerek derinin korunmasını sağlarlar. Allerjik bunyesi olanlar, bebek ve cocuklarda fiziksel koruyucular tercih edilmelidir.
Guneşten koruyucu kullanımının D vitamini sentezine engel olacağı korkusu hastaların guneş korunmasından kacınmalarına neden olmuştur. Oysa, sadece yuz ve el sırtlarının guneşe gunde 10-20 dakikalık maruziyeti, duzenli guneş koruyucu kullanılsa dahi en yuksek vitamin D uretimini sağlar.
Guneş koruyucu kremleri tercih ederken, deri tipimize en uygun olan kremi secmeliyiz. Ozellikle yağlı cildi olanlar akışkan sıvı formlarda ya da jel formundaki guneş koruyucuları, kuru cildi olanlar ise krem formundaki guneş koruyucuları tercih etmelidir. Aksi takdirde, yağlı cildi olanlarda sivilce artışı, kuru cildi olanlarda ise kuruluk artışı gelişebilir. Deride lekeleri olanlar guneş koruyucu krem secerken kapatıcı formu olan kremleri tercih edebilirler. Bu sayede hem guneş koruyucu kremin koruyucu etkisinden faydalanabilirken, hem de deride oluşan lekelerin gorunmesinin onune gecebilirler.
Guneş koruyucu kremin doğru kullanılması cok onemlidir: guneş koruyucu krem guneşe cıkmadan en az 15 dakika kadar once surulmelidir. Eğer sonrasında hep guneşli ortamda bulunulacaksa, 2 saatte bir krem tekrar surulmelidir. Deniz kenarındayken; her deniz ya da havuza girip cıktıktan sonra guneş koruyucu krem tekrar surulmelidir. Guneş koruyucu kurulandıktan sonra, ıslak olmayan deriye surulmelidir.
Eğer derimize kullandığımız herhangi bir tedavi kremi ya da nemlendirici krem varsa, oncelikle bu kremleri surmeliyiz. Guneş koruyucu kremimiz ise en son dışarı cıkmadan 15 dakika once diğer kremlerle arasında en az 5 dakika beklenerek surulmelidir.
Guneş koruyucu urunleri paketi acmamışsanız 3 yıl icinde tuketilmelisiniz. Uygun koşullarda sakladığınız krem veya losyonları actıysanız en gec bir sonraki yıl tuketmeliyiz. Ayrıca ısıyla urunlerin etkileri azalacağı icin urunleri arabada veya guneş altındaki plaj cantasında tutmamalıyız.

[h=2]Bursa Dermatolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]