Guneş Işınlarının Deride Yaptığı Hasarlar
Guneş milyonlarca yıldır dunyamıza ve insanlığa hayat kaynağı olmuş ve varoluşumuzda temel yapı taşlarından biri olarak yerini almıştır. İnsanlık tarihi boyunca bazı inanışlar guneşe tapmak uzerine bile kurulmuştur. İnsanlık tarihi acısından bu kadar onemli olan guneşin sosyolojik, psikolojik ve sağlık acısından da bircok onemi vardır. Geceleri cok uzun suren kutuba yakın bolgelerde insan ilişkilerinin daha zayıf olması, intihar oranının yuksek olması, daha icine kapanık bir toplum gorulmesi guneşten mahrum kalamaya bağlanmıştır. Bunu destekler mahiyette ekvatora yaklaştıkca daha mutlu, sosyal ve hayatı seven toplumlarla karşılaşırız.
Ayrıca guneş ışınlarının bircok deri hastalığına iyileştirici etkileri de vardır.
Bizim icin bu kadar değerli olan guneşin dunyamıza olan etkileri ultraviyole (UV) ışınları aracılığıyladır. Uc ceşit UV ışın vardır. UVA, UVB ve UVC. Bunlardan en zararlısı UVC olup atmosferin ozon tabakasında durdurulmaktadır. Ozon tabakasının hasar gormesi bu zararlı ışınların dunyamıza duşmesine neden olacaktır. UVB ve UVA ise yeryuzune ulaşırlar. Yaşlanma, guneş yanığı, deri kanserleri, cillenme gibi guneşin zararlı etkilerinden de bu ışınlar sorumludur. Bu zararlı etkiler arasında en onemlisi deri kanserleridir. Guneş ışınlarının uygun insanlarda surekli maruziyete bağlı olarak deri kanserlerini tetikleyebileceği gosterilmiştir. Deri kanserleri tum dunyada sıklığı giderek artan, ozellikle yaşlı populÂsyonda daha sık rastlanılan ve erken donemde yakalanmadığı takdirde hasta ve ailelerini olumsuz etkileyebilecek bir hastalık grubudur. En tehlikeli olanı ise Malign Melanomdur.
Malign melanom eski bir benin uzerinden ya da normal deriden hatta tırnaktan bile başlayabilir. Kahverengiden siyaha kadar ceşitli tonlarda renk değişikliğiyle başlar ve kısa surede hayatı tehlikeye sokacak kadar ciddi hale gelebilir. Son on yılda ulkemizin de icinde bulunduğu Avrupa bolgesinde ciddi oranlarda artmasından dolayı Euromelanom adında dermatologlardan oluşan bir grup kurulmuştur ve hastalık ciddi şekilde takip altına alınmıştır. Toplumun bilinclenmesi en onemli erken tanı yontemidir. Cunku derimizdeki kucuk renk değişikliklerini ya da benlerimizde ortaya cıkan ani değişiklikleri takip etmek deri kanserlerinin erken tanısında cok onemlidir. Ayrıca guneşten korunmayı bilip kendimizi ve sevdiklerimizi de zararlı guneş ışınlarında korumak uzun vadede deri kanserlerinin engellenmesinde fayda sağlamaktadır.
Guneşten Korunma
Yerel yonetimlerin ve devletin deri kanserleri, guneşten korunma hakkında ilkokullardan başlayarak bilinclendire eğitimleri vermesi, guneş koruyucuların acık havada calışanlara ucretsiz dağıtılması veya vergi oranlarının duşurulmesi gibi onlemlerle guneş koruyucu kullanımının arttırılması ve bilincli guneşten korunmanın oğretilmesiyle deri kanserlerinde azalma sağlanacaktır. Benzer bir durum dunya savaşı sonrası Avustralya’da uygulanmış ve cok yuksek oranda olumlerin gorulduğu melanom hastalarında ciddi azalma olmuştur.
Vucudumuzdaki benleri periyodik olarak kontrol etmek, yeni ortaya cıkan renk değişikliklerinde, dudak-goz-tırnak gibi bolgelerdeki siyah-kahverengi değişikliklerde vakit kaybetmeden CİLDİYE UZMAN’ ına başvurmayı; hatta vucudunda cok sayıda beni olanların yılda 1-2 kez duzenli olarak cildiye uzmanına gitmeyi deri kanserlerinin erken tanısı icin onermekteyiz. Bu konuda diğer onemli bir durum olan guneşten korunma yontemlerini de bir sonraki yazımızda paylaşacağız.
En değerli giysimiz olan derimizi koruyalım…
Prof. Dr. Umit Tursen



[h=2]Mersin Dermatolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]