[h=3]KATARAKT NEDİR ?[/h] Katarakt, saydam olan goz merceğinin saydamlığını kaybederek gormenin azalmasıdır. Gozun renkli tabakası irisin arkasında yer alan ve saydam bir yapı olan goz merceğinin, gorme işlevinde onemli bir rolu vardır. Goz merceğinin saydamlığının azalması, yani katarakt soz konusu olduğunda gorme netliği azalacak, hasta bulanık gorecektir. Kataraktlı gozlerde gorme bulanıklığı, kataraktın derecesine gore, az bulanık gormeden başlayarak sadece ışık gorecek dereceye kadar cok değişik seviyelerde olacaktır. [h=3]KATARAKT İKİ GOZDE BİRLİKTE Mİ ORTAYA CIKAR ?[/h] Katarakt, coğunlukla iki gozu de etkileyen bir rahatsızlıktır. Bazen her iki gozde birlikte başlar ve birlikte ilerleyerek her iki gozun de eşit derecede etkilenmesine sebep olur. Bazen de katarakt tek gozde başlar. Ancak diğer goz tam goruyorsa hasta, katarakt ilerleyene kadar o gozun az gorduğunu farketmeyebilir; ya da hasta gormesinde bir değişiklik olduğunu farkedince, bunun gozluk numarasının değişmesine bağlı olduğunu zannederek doktoruna başvuracak ve muayenede katarakt olduğu ortaya cıkacaktır. [h=3]KATARAKTIN BELİRTİLERİ NELERDİR ?[/h] Katarakt, goz merceğinin değişik bolgelerinden başlar ve buna gore de hasta farklı gorme şikayetleriyle doktora başvurur. Hastaların tumunde ortak şikayet, gormenin azalması ve bulanık gormedir. Fakat, hastaların bazısı ışıkta değil, loş ortamlarda daha iyi gorduklerini belirtirler. Bazısı da gormesinin surekli bulanık olmasından ve giderek daha kotuleştiğinden, bazısı da iyi okuyamadığından şikayet eder. Bazı katarakt turlerinde gorulen tipik bir gorme şikayeti de gozun miyop hale gelmesidir. Bu hastalar, eskiye gore yakını daha iyi gorduklerini, hatta kitap-gazete okurken yakın gozluklerine gerek duymadan cıplak gozle daha iyi gorduklerini ifade ederler. Uzak icin hipermetrop gozluk kullanan hastalarda bu gozluğe ihtiyac duyulmadığı gorulur. Bu hastalar muayene edildiklerinde gozlukleri hipermetrop ise gozluk numarasında duşme, miyop ise numarada yukselme olduğu izlenir. Onceleri, gozluk yardımı olmaksızın yakını daha iyi gorduğunu farkeden hasta, bu durumdan memnun olur. Fakat zamanla gormesinin bulanıklaştığını ve uzak mesafeyi daha kotu gormeye başladığını anlayınca, doktora başvurmak zorunda kalır. [h=3]KATARAKT HANGİ YAŞLARDA GORULUR ?[/h] Katarakt genellikle bir yaşlılık hastalığı olarak bilinir. Bu doğrudur, kataraktlı hastaların %90'ından fazlası 60 yaşın uzerindeki kişilerden oluşur. Fakat, kataraktın sadece yaşlılarda gorulduğu sanılmamalıdır. Katarakt, daha kucuk oranlarda olmak uzere her yaş grubunda gorulebilir. Orneğin yeni doğan bebeklerde doğuştan katarakt adı verilen bir katarakt turu gorulebildiği gibi cocuklarda, genclerde ve orta yaşlılarda katarakta rastlanabilir. Dolayısıyla, hangi yaş grubunda olursa olsun gorme bulanıklığı veya azalması olan bir hastada, akla gelebilecek hastalıklardan biri kataraktdır. [h=3]KATARAKTA YOLACAN NEDENLER NELERDİR ?[/h] Katarakta yol acan nedenler cok ceşitlidir. Kataraktların %90 gibi buyuk coğunluğu yaşlılık kataraktı adı verilen ve 60 yaş uzerinde yaşlılığa bağlı olarak oluşan kataraktlardır. Yaşlılık kataraktında, kataraktın nedenini aramaya gerek yoktur. Ancak 50 yaşın altındaki kişilerde gorulen kataraktlarda, altta yatan bir sebep mevcuttur. Bu tur kataraktlar soyacekimle ilgili olabileceği gibi bazı metabolik bozukluklar, travmatik nedenler (goze gelen ceşitli fiziksel darbeler) veya kullanılan ilaclarla (orneğin kortizonlu ilaclar) da bağlantılı olabilir. [h=3]BEBEKLERDE GORULEN KATARAKTIN OZELLİKLERİ NELERDİR ?[/h] Yeni doğan bebeklerde, doğuştan katarakt adı verilen bir katarakt turu gorulebilir. Doğuştan katarakt, bir veya her iki gozde de gorulebilir. Doğuştan katarakt da genetik olabileceği gibi hamilelik esnasında annenin gecirdiği bazı hastalıklar, kullandığı bazı ilaclar, rontgen ışınlarına maruz kalma gibi değişik sebeplere bağlıdır. Ayrıca, doğuşta başlangıc halinde olup cocuk yaşta ilerleyen katarakt ceşitleri de vardır. Doğuştan kataraktların tedavisi, yaşlılık kataraktına gore farklılık gosterir. Cunku doğuştan kataraktlı bebeklerin hemen hepsinde, zamanında ameliyat edilseler dahi gorme tembelliği kalır. Ayrıca ilk 2 yaş icinde bebeklerde katarakt alındıktan sonra gozici merceği yerleştirmenin ceşitli problemlere yolacabileceği bilindiğinden 2 yaşa kadar olan bebeklerde sadece katarakt alınmakta gozici merceği yerleştirilmemektedir. Fakat bu bebeklerde gorme tembelliğinin oluşmaması icin gozluk veya kontakt lens kullanması sağlanmalıdır. 2 yaşından sonraki kataraktlarda ise gozici merceği kullanılabilir. Yine de bu konuda goz hekimleri arasında değişik duşunceler ve tartışmalar halen mevcuttur. Ancak, uygulama ne olursa olsun, doğuştan kataraktlı bebeklerin gorme dereceleri %100'e cıkmamakta gormelerinde hafif, orta veya ağır derecede bir zayıflık kalmaktadır. [h=3]KATARAKTIN TEDAVİSİ NASIL YAPILIR ?[/h] Katarakt'ın bugun icin tek tedavi şekli cerrahidir (ameliyattır). Cocuk veya yaşlı kataraktlarının ameliyatlarında teknik olarak bazı faklılıklar olmakla birlikte katarakt ameliyatında yapılan işlem, kataraktın alınıp yerine bir gozici merceği yerleştirilmesinden ibarettir. [h=3]KATARAKT AMELİYATI[/h] Katarakt ameliyatı cocuklarda genel anestezi ile erişkinlerde ise lokal anestezi ile yapılmaktadır. Lokal aneztezi enjeksiyonla (iğneyle) veya enjeksiyonsuz (iğnesiz); damla ile yapılabilir. Gunumuzde katarakt ameliyatı, halk arasında ''laserle katarakt ameliyatı'' olarak bilinen tıbbi adı ''FAKOEMULSİFİKASYON'' veya kısaca ''FAKO'' olarak isimlendirilen bir teknikle yapılmaktadır. Bu teknik, halk arasında ''dikişsiz katarakt ameliyatı'' olarak isimlendirilmektedir. Gercektende bu teknikte dikiş gerekmemektedir. Dikişli ameliyat olarak bilinen eski teknikte ise ameliyat yeri dikiş ile kapatılmakta idi. FAKO ameliyatı, laserle katarakt ameliyatı olarak bilinmektedir. Fakat burada kullanılan enerji, gercekten laser enerjisi olmayıp ultrason (ses titreşimleri) enerjisidir. Fako tekniğinde katarakt, ultrason enerjisiyle kucuk parcalara ayrılıp emilerek tumuyle temizlenmekte, ancak kataraktın kapsulu yerinde bırakılmaktadır. Yerinde bırakılan kapsulun icine de, gozici merceği yerleştirilmektedir. Gozici mercekleri sert, katlanabilir olmak uzere iki ceşittir. Katlanabilir gozici mercekleri, daha kucuk bir kesi yerinden gozicine takılabildiği icin birtakım ustunlukleri vardır. Gozici mercekleri polimetilmetakrilat, akrilik, silikon gibi değişik materyallerden uretilmektedir. Bu materyallerin ceşitli avantaj ve dezavantajları mevcuttur. Cerrah, bunları ameliyat olacak gozun ozelliklerini gozonunde tutarak hangi tur gozici merceği kullanacağını onceden planlar veya ameliyat esnasında da duruma gore plan değişikliği yapabilir.
KATARAKT CERRAHİSİ (FAKOEMULSİFİKASYON)
Ameliyatta yaşananlar

Ameliyatların hemen hemen tamamı outpatient denilen hastanede yatmaya gerek olmadan yapılır. Ameliyattan 1 saat once gelmeniz yeterlidir. Ameliyata başlamadan once gozbebeğinizi buyutmek icin,enfeksyon riskine karşı ve ağrıyı engellemek icin bazı damlalar damlatılacaktır.Goze veya etrafına cok ozel durumlar haric iğne soz konusu değildir,tam uyuşma sadece demlalarla sağlanmaktadırve ağrı da soz konusu değildir. Heyecanı gidermek icin kol damarından cok hafif ve cok kısa etkili bir ilac verilmektedir. Bu uyanık kalmanızı engellemez,sadece rahatlatır. Sizden istenen ani hareket etmemeniz ve tam karşınızda duran mikroskopun ışığına bakmanızdır. Herhangi bir rahatsızlık veya oksurme veya hareket etme ihtiyacı olursa konuşabilirsiniz ve gereken yapılır.Ameliyat genellikle 15 dakika icinde bitmiş olacaktır. Goz 1 gun icin şeffaf bir koruyucu ile kapatılır. Ameliyat sonrası biraz dinlendikten ve evde yapılacaklarla ilgili talimatı aldıktan sonra yaklaşık 1 saat icinde eve gidebilirsiniz. Ertesi gun kontrole beklenirsiniz.

KATARAKAT AMELİYATI

Modern katarakt ameliyatı mikroinsizyon tekniği ile yapılmaktadır.Bu hasta icin ameliyat esnasında ve sonrasında sıkıntı yokluğu,ameliyat sonrası gormenin hızla duzelmesi ve geniş kesili eski tip ameliyatlarda gorulen astigmatın yaratılmaması ve sonucta daha az gozluk ihtiyacı demektir. Aşağıda mikrokesili modern katarakt cerrahisinin etapları olan fakoemulsifikasyon ve goz ici mercek yerleştirilmesi safha safha gosterilmektedir. Bu halen en modern tekniktir.Bu safhalar ve icindeki incelikler elbette gozden goze , kataraktın tip ve sertliğine gore hatta doktordan doktora farklılıklar gosterbilir.


Standart olarak 2.65 mm. Tunel şeklinde kesi yapılır.Cok kucuk ve tunel şekli yaranın gozici basıncı ile valf gibi kapanmasını sağlar,dikişe gerek kalmaz.


İkinci adım kataraktlı lensin on zarında yuvarlak bir acıklık yaratmaktır. Bu zar milimetrenin bindebirinden ince olduğundan cok dikkat gerektirir.Goz icindeki dokuları ameliyatın her safhasında korumak icin viskoelastik dediğimiz bal yapısında koruyucu bir madde kullanılır.



Fakoemulsifikasyon esnasında ultrasonik titreşimler kullanılarak kataraktlı lens parcalanır ve bu parcacıklar aynı aletle emilir.






Ustteki resim profilden fako ucunun lense gomulerek parcalanan dokuları ve emilişi gostermektedir.

Ortadaki sert cekirdek fako ile alındıktan sonra etrafındaki korteks denilen daha yumuşak doku pasif su akışı ve aktif emilme ile alınır.Sadece arka kapsul dediğimiz ve icine suni merceğin yerleştirileceği kısım bırakılır.





Bu suni mercek akrilikten yapılmış olup katlanarak2,65 mm.lik delikten goz icine yerleştirilir,goz icinde acılan mercek 6 mm.capındadır.


Optik denilen kısım kendi merceğimize tekabul eder.Bunu sabit ve merkezi tutabilmek icin haptik denilen 2 bacak sağlam bırakılmış kapsul yuvasının kenarlarına dayanır.
Profilden kapsul icine yerleştirilmiş merceği gormektesiniz.Lensin hicbir yeri sinir,damar veya başka canlı bir dokuyla temas halinde değildir.Bu şekilde ,orijinal yerindeki lens rahatlıkla tolere edilmektedir.Bu safhada ameliyat sona ermiştir.


Katarakt AMELİYAT SONRASI

Şeffaf veya pamuklu bir bant ile eve yollanan hasta ertesi gun kontrole beklenir.İlaclara genellikle aynı gun başlanır.Bu ilaclar 1 aya kadar kullanılırlar.İlk haftalarda goz oğuşturulmamalı,duş alırken dikkat edilmeli , aşırı fiziksel efordan kacınmalı ve temizliğe azami dikkat gosterilmelidir.

Hastanın yaşına,kataraktın sertliğine ve ameliyatın zorluk derecesine gore en iyi ve stabil gormeye ulaşmak birkachafta surebilmekle birlikte genellikle 2-3. gun cok iyileşmiş olur.Hastaların coğu ertesi gun normal aktivitelerine,işlerine donebilirler.Gozu gormek amacıyla kullanmak ve zorlanmak goze zarar vermez(t.v.,okumak,bilgisayar gibi).Eğer gozluk gerekecekse genellikle 4-5. hafta her şey stabilize olduktan sonra verilir.Eğer hasta elindeki gozluklerle idare edemiyorsa 1. hafta gecici okuma gozlukleri verilebilir.

Ameliyat olanların buyuk coğunluğu onceden gozluk takan insanlardır.Bu mudaheleden sonra coğu en azından uzak gozluğune ihtiyac duymayacaklardır.Eğer multifokal lens konmuşsa yakına da gozluk gerekmeyecektir.Hastaların coğu yıllardır gormedikleri kadar net ve renkleri canlı gorduklerini ifade etmektedirler.

Katarakt ameliyatının potansiyel riskleri

Tum cerrahi turleri arasında katarakt ameliyatı en başarılı ve hasta tatmini veren mudahele olmakla birlikte yine de komplikasyonlar olabilir.Hafif bir iltihaptan gozun kaybına kadar değişik onemde sıkıntılar yaşanabilir.Cok ciddi kayıp 10000 de 1 lerle ifade edilen ciddi enfeksyon ve goz ici kanama (ekspulsif hemoraji) ile olur. Yıllar sonra da gelişebilen retina dekolmanı da tekrar ameliyat gerektiren ciddi bir durumdur ve modern teknik ve sıkıntısız ameliyat sonrası oranı % 1 in cok altındadır. Daha sık olarak onemsiz ve gecici kornea odemi,yuksek goz ici basıncı,kapak kısıklığı,batma,kamaşma gibi hafif sıkıntılar yaşanır.

Yeni merceğin arkasındaki zar zamanla kalınlaşabilir,buna ikincil katarakt veya kapsul kalınlaşması denir ve aylar-yıllar sonra yavaşca gelişebilir.Bu kalınlaşma bulanıklık yaratırsa cok basit bir şekilde ofiste birkac saniye Yag laser ile acılır.

Ameliyatların %99 u sıkıntısız biter ve %95 inde gorme artışı soz konusudur.Gorme artışı yaşanmayanlarda ya ameliyat esnasında yaşanmış sıkıntılar veya daha onceden var olup gorme artışını engelleyecek yaşa bağlı makula odemi,diyabetik retinopati,damar tıkanıklığı veya tembellik gibi rahatsızlıklar soz konusudur.Zaten bu rahatsızlıkların olup olmadığı ve hastanın ameliyattan fayda gorup gormeyeceği ameliyat oncesi detaylı muayenede belirlenmelidir.



[h=2]Kayseri Goz Doktoru uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]