Guc cocuklarda artık?Eski anne babalarla gunumuz anne babaları arasında inanılmaz bir fark var. Kendi eğitim surecimi duşunduğumde; ne okul oncesi ne de sonrası hic kimse benim kişiliğimi neyin etkileyeceğini duşunup, psikolojimin bozulmasından korkup, yaşamlarına en kucuk sınır ya da engel koymadı. Tartışmalar, kavgalar, sorunlar uluorta yaşanır ve korkup bir koşeye sindiğimiz fark edilmezdi bile. ‘Aman şımarmasın’ diye pek sevilmezdik, ama ne ilginctir ki, yine de sevildiğimizi bilirdik.
Gunumuzdeki gibi, ‘takdir alırsan sana telefon alırım’, ‘Fen Lisesini kazanırsan, sana bilgisayar alırım’ diyen yoktu. ‘Okursan seni okuturum kızım, ama okumazsan kendin bilirsin okuldan alırım’ dendi ve bir daha bu konu uzerine konuşulmadı bile. Hep calışmak zorundaydık, ailemiz bizi okutsun diye. Coğumuz benzer bir şekilde buyutulmedik mi? Artık cocuktur anlamaz donemi bitti; şuan anne karnında başlayan bir ozen soz konusu. Elbette ozenli, duşunceli, hassas olmalıyız; bu cok onemli. Ancak genel olarak icine duştuğumuz yanlış bir durum var ki; “dikkat edeyim, aman cocuğumun kişiliğini olumsuz etkilemeyeyim” diye cocuklarımızın her istediğini yapan, kural sınır koymayan bir tutum sergilemeye başlamışız. Evde kumanda elinde, her istediğini yaptıran, her istediği alınan cocuklar var artık. Yani farkında olmadan kucuk krallar ve kraliceler yetiştiriyoruz.
Coğunlukla gerceklerden uzak, aslında olmayan sahte bir dunya yaratıyoruz. Biz demiyoruz ki, her şeyiniz gizli, sahte ve yapmacık olsun. Amac, samimi, icten, sevgi dolu ancak gerektiğinde “DUR” diyebildiğimiz bir ortam yaratmak. Bunu nasıl yapacağız peki? Aşağıda sıralamaya calıştım:
Cocuğu sevmek ve ona saygı duymak demek, onun buyume surecindeki yıkıcı davranışları karşısında şaşkınlığa duşup, her yaptığı davranışı onaylamak demek değildir.
“Cocukla arkadaş olmak” sozu “cocukla kendini bir tutmak” şeklinde anlaşılmamalı. Siz anne/babasınız ve dolayısıyla iki gomlek ondesiniz. Onun davranışlarını belirlemek ve toplumsal uyum becerilerini geliştirmek sizin gorevinizdir. Aksi halde cocukla arkadaş olacağım diye cocuğunuzdan fazla cocuklaşmaya başlarsınız ki bu durumda onun kafasını karıştırmaktan başka bir şey yapmamış olursunuz. Cunku dunyanın her yerinde cocuklar, buyuklerden kendilerine yol gostermesini isterler. Gayriihtiyarî yaptıkları davranışların guzel olanlarını ve hoş olmayanlarını bizim soylememizi isterler ve kişilik gelişimi icin buna ihtiyacları vardır. Bir sonraki adımı bizim tutum ve davranışlarımıza gore ayarlarlar.
Cocuğa saygı duymak demek, ona sınırlar ve yasaklar koymak demektir. Yapmasını istediğimiz davranışı anlayacağı tatlı bir dille soylemek, aynı şeyi gereğinden fazla tekrarlamamak ve alınan kararın uygulanmasına donuk tavırlar sergilemek demektir. Cocuk kural ister!!
Cocukların isteklerinin sınırsız olduğunu bilmek gerekir. İsteklerine karşı duyarlı olmak demek, istedikleri her şeye boyun eğerek, her şeyi yapmalarına izin vereceğimiz anlamına gelmez. Kral değil ki bu yaramazlar, her istedikleri anında yerine gelsin! İsteği vardır, yerine gelir. İsteği vardır yerine gelmez, hatta oyle ki sonsuza kadar hic yapamayacağımız şeyleri bile talep edebilirler. Yaşlarına ve gelişim sureclerine gore durumu acıklamamız yeterlidir.
Cocukların ortalama her davranışına bir yanıt vermemiz gerekir. Bu yanıtlar mumkun olduğunca şiddet icerikli olmamalıdır. Orneğin oyun oynarken bize baktı, gulumsedi. Biz de uzaktan gulumseyip, opucuk atabilir veya onu cok sevdiğimizi soyleyebiliriz. Veya yemeğini yedi masadan kalkıyor, “Aferin benim tatlı kızıma yemeğini cok guzel yedin.” Diyebiliriz. Hatta yemekten sonra teşekkur etmesini istiyorsak, cok şirin ve esprili bir ifadeyle: ” Aferin benim tatlı kızıma, yemeğini cok guzel yedin. Peki tatlı anneye ne denirrrr?? Ellerine sağlık anneciğim denilir, değil miiii?” gibi. Boylece cocuk yaptığı olumsuz davranış hakkında tatlı ve kalıcı şekilde uyarılırken, yaptığı olumlu davranışa karşı da tatlı ve kalıcı şekilde uyarılmış olur.
Bir cocuğun butun olumsuz davranışlarını icselleştirerek, uyarmadan, mudahale etmeden yaşayıp giderseniz, cocuk tum dunyanın da onun onunde diz cokeceği hayaline kapılır. Oysa siz uyarmasanız da uyaran birileri cıkar. Siz ses cıkarmasanız da onun davranışlarından rahatsız olarak sert tepki gosteren birileri cıkar. Bu durumda cocuk kasılır. Neye ve kime gore hareket edeceğini bilemez. İkileme duşer.
Başka aileler oyle yapıyor diye her şeyi herkese gore duzenleyemezsiniz. Her ailenin kendi ic kuralları vardır. Cocuğunuzun bu kuralları oğrenmesi onemlidir. Fakat tum ulkenin gorgu ve insanlık kuralları ortaktır! Bu ortak kurallar gozetilerek cocuk buyutulmelidir. “Bizim evde elektronik eşyanın kıymeti yok, cocuklar parcalar, biz yenisini alırız!” diye buyutemezsiniz cocuğunuzu. “Yavrucuğum o elindeki oyuncak değil, zarar vermeden bakmak istersen yardımcı olayım, sonra yerine koyalım tamam mı?” diyerek incelemesine ve merakını gidermesine yardımcı olursunuz ve eşyayı oyuncak haline getirmezsiniz. Zira gittiği gezmede de aynısını yapmak isteyecektir. İzin vermeyenin “malı kıymetli” damgası yemesi doğru mu sizce? Evinizdeki kurallar ortalama “zarar verme” ilkesi uzerine işletilmelidir ki evrensel olsun!
Cocuğunuzu yetiştirirken “kendisine ve başkalarına saygı” konusunda taviz verilmez. Cunku insanlar arası ilişkileri guzelleştiren ve diğer insanlarla bir arada yaşamayı sağlayan temel kuralları oğrenmek zorundadır. Bu temel kurallar “insanı insan yapan değerler ve insanlığa giriş anahtarı” durumundadır. Dolayısıyla 3 yaşından sonra, gittiği bir yerde eşyaları karıştırması, dolapların icini merak edip bakmaya calışması, cicekleri yolması, koltukların tepesinde koşturması, eline aldığı bir yiyecekle ortalıkta gezinmesi, arkadaşlarına vurması… gibi davranışlarına mudahale etmelisiniz. Girdiği ortamı bozmasına, yıkmasına musaade etmemelisiniz. Gerekcesini yaşına uygun şekilde anlatıp, davranışını duzeltmesini sağlamalısınız. Ve misafirlikte vazo kırdığında, ev sahibinin uzulduğunu gorduğunuzde “malı kıymetli” diye gucenmemelisiniz.
Durtuleriyle baş başa bırakamazsınız cocuğunuzu. Kontrol edip, durtuleriyle başetmeyi oğretmek zorunda olduğunuzu unutmamalısınız.
Ulkemizde pek cok anne/baba cocuklarını “korumak” ile “her yaptığını gormezden gelmeyi” birbirine karıştırıyor. İyi anne/baba olmak demek, cocuğun her yaptığını gormezden gelmek değildir. Veya ağlatmamayı korumak zannediyor. Oysa bazen omur boyu ağlamaması ve durtulerini kontrol etmeyi oğrenmesi icin, kısa sure ağlamasına dayanabilmemiz gerekiyor.
Cocuğu kucuk duşurmeyen tatlı kurallar, cocuğun olumsuz davranışlarını durdurduğu gibi, anne/babasına daha fazla guvenmesini sağlar. Cunku aklı ermeye başladığında, kendisine konulan kuralların, davranışlarını guzelleştirdiğini ve ozsaygısını artırdığını gorur.
Cocuğa tamam deyip başımızdan savmak, kurallar konusunda tutarlı ve kararlı olmaktan cok daha kolaydır. Kolay yolu secmeyip cocuğumuzu doğru şekilde eğitelim ki, hayatta kendi ayakları uzerinde durabilen, guclu, dengeli ve sağlıklı bir kişilik geliştirsin.
Aslında işin sırrı, her şeyi dengeli yapmakta sevgili anne babalar. Cocuklarımızı seviyoruz; bunu kimse irdeleyemez. Ancak lutfen onları insanların rahatsız olup uzaklaştığı insanlar haline getirmeyelim. Hem kendimize, hem cocuğumuza zorlaştırmayalım hayatı.
Cok ilginc değil mi? Bir cocuğun aklına her eseni yapmasına izin verdiğimizde, yetişkin hayatında OZGUR OLMASINA FIRSAT VERMİYORUZ demektir! Cocuğumuzu seviyorsak, ne eski anne babalar gibi olalım, ne de tum inisiyatifi cocuğuna veren pasif anne babalar olalım. Kendimizi bu konuda geliştirebilir ve cocuğumuzu yeni tutumumuza yavaş yavaş alıştırabiliriz. Ancak KURALLI, TUTARLI VE KARARLI OLMAK. Eski tutumumuza azıcık benzer bir davranış, bizi cok daha kotuye goturebilir.
Yeni bir tutum geliştirmek ve uygulamaya koymak sancılı bir surectir; bunu cok iyi biliyorum. Ancak sonuclarını duşunduğumuzde, değeceğini gorebilirsiniz. Anne ve baba olarak kendi aranızda tutarlı olabilmek icin oncelikle ne gibi kararlar alacağınızı oturup ayrıntılı konuşmalısınız. Bu cok onemli. Tutum farklılıkları olursa, asla yol alamayız.
Hepinize kolaylıklar dilerim…
[h=2]İzmir Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Guc cocuklarda artık?
Sağlık0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Guc cocuklarda artık?