Org.Tolon’un ozel arşivinde yapılan aramada Org. Buyukanıt’ın kişisel ve ailevi bilgilerinin yer aldığı bir klasor bulundu. Tolon, 'istesem belgeleri yok ederdim' dedi.

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un arşivinde yapılan aramada Genelkurmay Bakanı Orgeneral Yaşar Buyukanıt’ın kişisel ve ailevi bilgilerinin yer aldığı bir klasor bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki sorgusu sırasında bu klasorun varlığını kabul eden Tolon, 6 Temmuz gunu 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sorgulandıktan sonra tutuklanmıştı.

Tolon’un o gun tutuklanması oncesinde hakim Sedat Sami Haşıloğlu’nun sorularına şu yanıtları verdiği oğrenildi:

"Orgeneral Buyukanıt’la ilgili kişisel ve ailevi bilgilerin bulunduğu belgeler, Ege Ordu Komutanlığım sırasında kimin tarafından gonderildiğini bilmediğim belgelerdir. Ozel kalem mudurum tarafından rutin arşivleme sistemine tabi tutulmuş, emekli olunca da evime intikal ettirilmiştir."

O belgeleri emekli olunca Ege Ordu’dan eve intikal ettirdim

50 senelik askerlik hayatımda yeminime sadık kalarak yasadışı hicbir eyleme yonelmedim. Hicbir yasadışı orgutlenmeyle irtibatım olmadı. 2001 yılından beri fiilen oğlum Ali’nin oturduğu evde bulunan CD’lerden birisinden cıkan belgelerin Ergenekon yapılanması ile ilgili belgeler olduğunu emniyette oğrendim. Hayatımda ilk kez bu belgeleri gorme fırsatım oldu. Orgeneral Yaşar Buyukanıt ile ilgili kişisel ve ailevi bilgilerin bulunduğu klasor eki belgeler bana Ege Ordu Komutanlığım sırasında kimin tarafından gonderildiğini bilmediğim belgelerdir. Herhangi bir ozel maksat gudulmemiştir. Ozel kalem mudurum tarafından rutin arşivleme sistemine tabi tutulmuş gorev değişikliği ile ilgili belgeler 1. Ordu Komutanlığı’na oradan da emekli olunca da evime intikal ettirilmiştir.

Gunlukleri tekzip etmedim Umit Sayın’ın raporu bana gelmedi

Kamuoyunda darbe gunlukleri olarak bilinen gunluklerde benimle ilgili kısımlarda herhangi bir yanlışlık gormediğim icin bu konuda tekzip yapma ihtiyacı hissetmedim. Cunku herhangi bir şekilde kişilik haklarım zedelenmemişti.

Umit Sayın’ın kendisi ve kurumu ile ilgili rapor arzetmek istemesinin sebebini ziyaretlerinde anladım. Bu rapor doğrudan bana teslim edilmemiş 1. Ordu Karargáhı’na verilmiştir. Kendisi bana ’devletin bekası ile ilgisi olduğunu’ soyledi. Calıştığı kurumun bolucu orgut mensupları tarafından kadrolaştığını ve aynı zamanda irticai yapılanmanın da buyuduğunu bunu da yeni rektorun payının bulunduğunu ima etmiştir. Ben burada Kuvayı Milliye Derneği’nde calışan ve bu dernek tarafından kendisine istihbarat yapma-sağlama gorevi verilen Erkut Ersoy adlı kişinin oğlum Ali Tolga ile irtibat kurduğunu oğrendim. Tolga bana bu kişiden hic bir suretle bahsetmemiştir.

Abdulkadir Aksu’nun şeceresi tarafımdan saklanan gizli evraktı
Fişleme olarak bilinen ve kişilerin dunya goruşleriyle ilgili notlar iceren evrakta Ege Ordu Komutanlığım sırasında bana gonderilen belgelerin, ozel kalemim tarafından arşivlenmesiyle oluşmuştur. Herhangi bir şekilde kimseyi fişlemek gibi bir kastım yoktur. İcişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ile ilgili şecere calışması da yukarıdaki acıklamalarım ışığında değerlendirilmeledir. Bilgi notlarının arşivimde bulunmasının hicbir yasal sakıncası yoktur, cunku bizzat benim tarafımdan gizlilik derecesi takdir edilen evraktır. İki kişi arasındaki goruşme tutanakları da yine yukarıda acıkladığım gerekce doğrultusunda elime gecmiştir.

Yaşımı, statumu dikkate alın isteseydim belgeleri yok ederdim
Benim ayrıntılı yapılanmasını burada oğrendiğim bu tur bir orgutlenme ile ne dun ne bugun ne de yarın ilişkim olabilir. Bu tur yapılanmada bulunan kişilerle hicbir ortak paydam bulunmamaktadır. Vereceğiniz kararda yaşım sağlık durumum ve sosyal statumunde dikkate alınmasını talep ederim.

Ben bu davayı bir yıla yakındır bilirim, eğer boyle bir orgutun icinde olmuş olsaydım, beni ele verecek diğer şuphelilerin tutuklanma gerekceleri arasında gosterilen belgeleri yok ederdim.

(Hurriyet)