BİLİŞSEL DAVRANIŞCI TERAPİ
Bilişsel Davranışcı Yaklaşım
Bilişsel davranışcı yaklaşım, bireylerin gunluk yaşamda ustesinden gelemedikleri guclukler ve yaşam problemleri ile karşılaştıklarında onlara yardım etmek icin, oğrenme kuramlarını uygulayan, problem odaklı, şimdi ve burada ile ilgilenen davranışcı psikolojik danışma kuramından temel alınarak geliştirilmiş bir tedavi şeklidir (Demiralp ve Oflaz, 2007). Bu terapi, insanların duygu ve duşuncelerini mantıklı bir şekilde, uygun yerlerde ve zamanda ifade edebilmelerini sağlayan onemli bir yontemler butunudur.
Yaklaşık son 30 yıldır bilişsel davranışcı terapiler giderek onem kazanmakta ve dunya capında coğunlukla kullanılmaktadır. Coğu ulkede olduğu gibi ulkemizde de bilişsel davranışcı terapilere ilgi oldukca fazladır. Terapi teknikleri bireysel danışmalarda kullanıldığı gibi grup calışmalarında da kullanılmış ve yayınlarda da bunlar ortaya konulmuştur. Genclerin, depresyon, anksiyete, ofke, yeme bozuklukları, oğrenme problemleri, otizmi iceren problemlerinde bilişsel davranışcı terapi başarı ile kullanılmıştır. Bu yaklaşım duşunceler, duygular ve davranışların etkileşimi uzerinde odaklanmıştır. Temel varsayımlarından bir tanesi ise bilişin duygu ve davranışı etkilediği yonundedir

Bilişsel davranışcı terapi, buyuk olcude, bir kişinin kendi duşunce biciminin ic konuşmalarında kullandığı cumlelerinin yeniden duzenlenmesinin, o kişinin davranışlarında uygun bir duzenleme yaratacağı varsayımına dayanır. Michenbaum (1977), danışanların bilişlerinin, doğrudan gozlemlenebilen acık davranışlarda olduğu gibi oğrenme kuramı cercevesinde değiştirilebileceğini belirtir. Dolayısıyla; klasik koşullama, model olma ve davranışın prova edilmesi gibi davranışcı teknikler daha gizli ve nesnel surecler, danışanın duşunme ve ic konuşmalarına da uygulanabilir.
Beck, bircok rahatsızlığın ozellikle de depresyonun bireylerin kendileri, dunya ve gelecekle ilgili olumsuz duşuncelerinden kaynaklandığına inanır. Bu işlevsel olmayan inanclar veya olumsuz şemalar, secici soyutlama veya keyfi cıkarsama gibi bir veya daha fazla onyargı veya mantık hatası ile surer. Beck’in Bilişsel Terapisinin amacı hastayı danışma odasının hem icinde hem de dışında olumsuz şemaları uygun şekilde değiştirecek deneyimlerle hazırlamaktır. Terapist mantıksızlığı tetikleyen olumsuz şemanın, şemayı tetikleyen olumsuz kısır dongusunu kırmaya calışır.

Bu yaklaşımda otomatik duşunce kayıtları, olumsuz otomatik duşunceleri durdurma ve değiştirme, monitoring (kendi kendini izleme), kayıt tutma, aktivite izleme kaydı, problem cozme, gevşeme, tedavi protokolu, izleme, nuksu onleme (onceki hale donmeyi engelleme), model alma, sistematik duyarsızlaştırma, marka ile odullendirme, meditasyon, biofeedback, sosyal beceri eğitimi, atılganlık eğitimi, maruz bırakma, taşırma, stres aşılama, farkındalık eğitimi, adım adım kas gevşetme eğitimi ve bilişsel yeniden yapılandırma kullanılan onemli teknikler arasındadır. Bunların yanı sıra danışan ve danışman, gundemi belirleme, geribildirim, amac oluşturma, ev odevi, sokratik sorgulama gibi durumlarda da birlikte calışırlar.
Bilişsel davranışcı terapiler cok geniş bir alanı kapsadığı icin aşağıda danışana yardım stratejilerinde onemli role sahip yaklaşım ve teknikler uzerinde durulacaktır.

1. Albert Ellis’in Akılcı Duygusal Davranışcı Terapisi

Akılcı duygusal davranışcı terapi, bilişsel davranışcı terapilerin icerisinde yer alır ve insanların inanclarının onların psikolojik sağlıkları ile ilişkili olduğunu savunur. Bu terapi, insanın duşunce, duygu ve davranışına odaklanan tedavi ve eğitimi iceren kapsamlı bir yaklaşımdır. Akılcı duygusal davranışcı terapinin (ADDT); duşunmeyi, yargılamayı, karar vermeyi, analiz etmeyi ve uygulamayı vurgulaması acısından biliş ve davranışa odaklanan terapilerle de ortak yonleri vardır. ADDT’nin temel varsayımı, insanların olayları ve yaşadıklarını yorumlama bicimlerinin yaşadıkları psikolojik gucluklerin oluşumunu belirlediğidir. ADDT duşuncelerin, duyguların ve davranışların onemli olcude birbirlerini etkilediği ve karşılıklı bir neden sonuc ilişkisine sahip olduğu varsayımına dayanır. ADDT bu uc alanı ve aralarındaki ilişkiyi surekli vurgulamış, dolayısıyla butunleştirici bir yaklaşım oluşturmuştur.

ADDT duygulanımın esas olarak inanclarımızdan, değerlendirmelerimizden, yorumlarımızdan ve yaşam durumlarına tepkilerimizden kaynaklandığını vurgular. Terapotik iletişim sırasında danışanlar edinilen, kendi kendine yapılan ve şu anda kendi kendine duşunce aşılama yoluyla korunan akılcı olmayan inancları tanırlar ve kabul etmemek icin gerekli olan becerileri oğrenirler. Bu etkisiz duşunme yollarını etkili ve akılcı duşunme bicimleri ile değiştirmeyi oğrenirler. Terapotik surec, danışanların ADDT değişim ilkelerini sadece belli bir soruna değil, yaşamlarında karşılaştıkları veya karşılaşabilecekleri bircok probleme de uygulamalarını sağlar.
Temel Kavramlar
İnsan Doğası Goruşu
Akılcı duygusal davranışcı terapi, insanların hem akılcı ya da mantıklı, hem de mantık dışı ya da hatalı duşunme potansiyeline sahip olarak doğdukları varsayımına dayanır. Ellis; ‘kendi ic konuşmalarımızın bulunduğunu, surekli olarak kendi kendimizi değerlendirerek kendimize bir değer atfettiğimizi ve kendi kendimizi etkilediğimizi’ belirtir. Sevme, onaylanma, başarı isteği gibi temel tercihlerimizle gereksinimlerimizi birbirine karıştırdığımızda duygusal ve davranışsal gucluklerle karşılaşırız. Ellis, buyumeye ve kendimizi gercekleştirmeye doğuştan eğilimimiz olduğunu ancak oğrendiğimiz kendi kendimizi alt etme yontemleri ile buyume yolundaki ilerleyişimizi sabote ettiğimiz goruşunu ileri surer.
Duygusal Rahatsızlık Goruşu
Mantık dışı inancları cocukluğumuzda bizim icin onemli kişilerden oğreniriz. Buna ek olarak kendi kendimize de mantık dışı ve batıl inanclar yaratabiliriz. Daha sonra kendimizi, alt eden inanclarımızı kendi kendine telkin ve kendini tekrarlama işlemleriyle ve bunlar yararlıymış gibi davranarak destekleriz. Dolayısıyla bu durum aslında, icimizdeki işlevsel olmayan bizim onceden kendimize aşıladığımız mantıkdışı duşuncelerimizin tekrarından ibarettir.
Ellis, coğu duygusal rahatsızlığın merkezinde kendini suclamanın olduğunu savunur. Dolayısıyla bir nevrozdan ya da kişilik bozukluğundan kurtulabilmek icin kendimizi ve başkalarını suclamaktan vazgecmeliyiz. Bunun yerine kusurlarımıza rağmen kendimizi kabul etmeyi oğrenmeliyiz. Ellis, tutku ve tercihlerimizi zorunluluk ifade eden ‘yapmalısın’, ‘yapmak zorundasın’, ‘yaparsan iyi olur’ lara istek ve emirlere donuşturmeye yonelik guclu bir eğilimimiz olduğu varsayımını savunur. Uzulduğumuzde sahip olduğumuz dogmatik ‘yapmak zorundasın’ larımıza ve mutlakcı ‘yapmalısın’ larımıza bakmak iyi bir fikirdir. Bu istekler zorla araya giren duygular ve işlevsel olmayan davranışlara neden olur. Kişinin kendisini zarar veren akılcı olmayan duşunceleri kişide, kaygı, depresyon, ofke ve duşmanlık gibi olumsuz duygu durumlarının yaşanmasına neden olabilir.

A-B-C Kişilik Kuramı

ABC kişilik kuramı ADDT kuramının ve uygulamalarının merkezi durumundadır. A; bir olgu veya olayın varlığı veya bir kişinin davranışıdır. C; bireyin duygusal veya davranışsal tepkisi veya izleyen sonuclardır. A; olayın kendisi, harekete geciren guc, C’ ye (duygusal sonuc) yol acmaz. C ‘in oluşumunda asıl rol oynayan surec kişinin A hakkındaki inancı olan B’ dir. Kısaca tanımlamak gerekirse, A harekete geciren olay, B-A hakkındaki bireyin inancı, C-duygusal ve davranışsal sonuclardır. Bu bileşenlerin arasındaki ilişki aşağıdaki gibidir.
A (Olay) (Activating Event)←B (İnanc) (Belief)→C (duygusal ve davranışsal
sonuc) (Consequence)

D (mudahale) (Disputing Intervention)→E (etki) (Effect)→F(yeni duygu)(New
Feeling)
Şekil 1 ABC Kişilik Kuramı (Corey, 2005)
İşlevsel olmayan kişiliğimizi değiştirmek icin gerekli olan yaşam bicimini
değiştiren yapılanmayı iceren adımlar şunlardır:
1-Kendi duygusal problemlerimizin yaratılmasında kendi kendimizin sorumlu olduğunu kabul etmek,
2-Bu rahatsızlıkları değiştirebileceğimiz duşuncesini kabul etmek,
3-Duygusal problemlerimizin buyuk olcude mantıkdışı (irasyonel) inanclarımızdan kaynaklandığını anlamak,
4-Bu inancları acıkca kavramak,
5-Bu tur kendini tahrip edici inanclarla mucadele etmenin, tartışmanın onemini anlamak,
6-Eğer değişmek istiyorsak, inanclarımızı ve onları takip eden işlevsel olmayan davranışları onlemek icin duygusal ve davranışcı bicimde calışmamız gerektiği gerceğini kabul etmek,
7-ADDT’nin kotu sonucları kokunden yok etme veya değiştirme yontemlerini yaşamımızın geri kalan kısmında uygulamak .
Terapotik Teknik ve Yotemler
Bilişsel Yontemler
Mantık Dışı İnancları Tartışma (Disputing irrational beliefs): Terapide en cok kullanılan bilişsel yontemdir. Terapist danışanın mantık dışı inanclarıyla aktif olarak tartışır ve danışana bu mucadeleyi tek başına nasıl yapacağını oğretir. Danışanlar mantık dışı inanctan vazgecene kadar birtakım ‘yapmak zorundasın, yaparsan iyi olur’larla yaşayabilirler. Onemli olan danışanın bu inanclarla yuzleşmesidir.
Bilişsel Ev Odevlerini Yapma (Doing cognitive homework): Bu teknikte danışanlardan sorunların bir listesini yapmaları, mutlakcı inanclarını belirlemeleri ve bu inancları tartışmaları istenir. Bu odevler danışanların icselleştirilmiş kişisel mesajlarının bir parcası olan mutlakcı ‘yapmalısın ve yapmak zorundasın’larını bastırmalarının bir yoludur.
Bireyin Kullandığı Dili Değiştirme (Changing one’s language): ADDT kesin dil kullanımının bozuk duşunme sureclerinin sebeplerinden biri olduğunu ileri surer. Danışanlar ‘yapmak zorundasın’, ‘yaparsan iyi olur’, ‘yapmalısın’ ların secenekler ile değiştirilebileceğini oğrenmelidir. ‘…….yaparsam cok korkunc olurdu’ demek yerine ‘……yaparsam cok uygunsuz olurdu’ demeyi oğrenirler.
Mizahın Kullanımı (Using humor): ADDT duygusal rahatsızlıkların kişinin kendisini fazla ciddiye almasından ve yaşamda karşılaştığı olaylar hakkında bakış acısı ve mizah duygularını kaybetmelerinden kaynaklandığını one surer. Mizah, danışanların hic taviz vermeden korudukları belli duşuncelerin anlamsızlığını ortaya koyar ve danışanların kendilerini daha az ciddiye almalarında yardımcı olur.
Paradoksal Niyet (Paradoxical İntention): Burada terapist danışana, semptomlarını surekli tekrarlayarak ya da abartarak gostermesini soyler. Bu teknik ozellikle her şeyde başarısız olmak istemeyen danışanlar icin faydalı olabilir.
Duygusal Teknikler
ADDT uygulamalarında oncelikle danışanlara kendilerini koşulsuz kabulleri oğretilir. Davranışlarını kabul etmek ne kadar zor olsa da kendilerini değerli bireyler olarak gormeye karar verebilirler. Danışanlara algılanan eksiklikler icin ‘kendini aşağılamanın’ ne kadar yıkıcı olduğu oğretilir. Terapide kullanılan diğer duygusal teknikler aşağıda sıralanmıştır
Akılcı Duygusal Hayal Kurma (Rational-emotive imagery): Danışanda yeni duygusal oruntuler oluşturmak amacıyla tasarlanmış yoğun bilişsel bir uygulama şeklidir. Danışanlar kendilerini olmasını istedikleri gercek hayatta gibi duşunurken, hissederken ve davranırken hayal ederler. Ayrıca onlara başlarına gelebilecek kotu bir şey hayal ettirilip duygularını ve davranışlarını gormeleri sağlanarak nasıl olumluya cevirebilecekleri de oğretilir.Bu hayal kurma tekniği icerisinde kullanılabilecek negatif hayal kurma ve geleceği hayal etme etkinlikleri de vardır. Danışanın irrasyonel duşuncelerinin tespitinde onemli olcude kullanılır.
Rol Oynama (Role playing): Danışanlar oturum esnasında sıkıntılarını ve bunların altında yatan nedenleri acığa cıkarmak icin bazı davranışlarını prova edebilirler. Burada odak nokta olumsuz duygularla ilgili altta yatan mantıksız inanclar uzerinde calışmaktır. Kişinin yapmaktan cekindiği bir olayı canlandırması ve hayali olarak bunu yapması sağlanır.
Utanca Mudahale Alıştırmaları (Shame-attacking exercises): Hem duygusal hem de davranışcı bileşenler iceren alıştırmaların temel noktası, başkaları onları onaylamadığı zamanlarda bile danışanların utanmamaya calışmalarıdır.
Alıştırmalar, danışanlara utanma ile ilgili duşuncelerin coğunun kendileri ile ilgili gercekliktanımlarıyla ilgisi olduğunu gormelerine yardımcı olmanın yanı sıra kendini kabul ve olgunluk sorumluluğunu da arttırmayı amaclamaktadır. Orneğin; danışanlar, otobuste veya trende istasyon isimlerini yuksek sesle soyleyebilir, dikkat cekmek icin tasarlanmış ilginc kıyafetler giyebilir, var gucuyle bağırarak şarkı soyleyebilir, derste aptalca bir soru sorabilirler.
Guc ve Caba Kullanımı (Use of force and vigor): Ellis guc ve enerji kullanımının danışanlara entelektuel icgoruden duygusal icgoruye gecmelerinde yardımcı olacak bir yol olduğunu savunur. Ayrıca danışanlar kendilerine onaylanmamış inanclarını acıkladıkları ve bunlarla yoğun bir şekilde tartıştıkları guclu diyaloglar kurmayı da oğrenirler. Terapist bazen danışanın kendini tahrip eden felsefesine sıkı sıkıya tutunarak tam zıttı işlevsel olmayan rol oynamayı deneyebilir. Bu durumda danışandan terapisti bu disfonksiyonel duşuncelerinden vazgecmeye ikna etmesi icin ciddi bir tartışmaya girmesi istenir. Guc ve enerji kullanımı utanca mudahale alıştırmalarının temel bir parcasıdır.
Risk Alma Alıştırması (Risk taking exercises): Danışanlar değişim yapmak istedikleri konularda kendilerini risk almaya zorlamalıdırlar. Orneğin; topluluk onunde konuşma kaygısı yaşayan birisinin herhangi bir radyo kanalında konuşma yapmayı denemesi danışanın yararına olacaktır.
Davranışsal Teknikler
ADDT uygulayıcıları, edimsel koşullanma, kendi kendini yonetme ilkeleri, sistematik duyarsızlaştırma, gevşeme teknikleri ve model olma gibi standart davranışcı terapi tekniklerinin coğunu kullanırlar. Gercek hayat durumlarında uygulanacak odevler oldukca onemlidir. Bu odevler sistematik olarak yapılmakta ve bir forma kaydedilip analiz edilmektedir. Bunların bircoğu duyarsızlaştırma, beceri eğitimi ve atılganlık eğitimini icerir.
2. Aaron Beck’in Bilişsel Terapisi
Beck bircok rahatsızlığın ozellikle de depresyonun, bireylerin kendileri, dunya ve gelecek ile ilgili olumsuz duşuncelerinden kaynaklandığını savunur. Bilişsel terapi duşuncenin bireyin duygu ve davranışlarını nasıl etkilediğine odaklanır ve bunları formule etmeye calışır. Aşağıdaki şekil bu duşuncesini acıklamaktadır.
Olumsuz uclu
(Kendilik, dunya ve gelecek konusunda karamsar bakış acısı)
↓ ↑
Olumsuz yaşam olayları ile tetiklenen olumsuz şema ve inanclar
(Orneğin; mukemmel olmalıyım varsayımı)
↓ ↑
Bilişsel tutarsızlıklar, celişkiler

DEPRESYON

Bu terapide, şemalar cok onemli bir değere sahiptir. Şemalar, deneyimlerden ve davranışlardan oluşan bilişsel yapılardır. Bireyin davranışları bu şemalar aracılığı ile surdurulur. İşlevsel olmayan inanclar veya olumsuz şemalar, secici soyutlama ve keyfi cıkarsama gibi bir veya daha fazla mantık hatası ile surer. Beck’in bilişsel terapisinin amacı: hastayı danışma odasının hem icinde hem de dışında olumsuz şemaları uygun şekilde değiştirecek deneyimlerle hazırlamaktır.(Davison ve Neale, 2004).
Bilişsel terapide, bir olayın ve rahatsızlığın nedenini anlamak icin bireyin olaya veya duşunce akışına tepkisinin bilişsel iceriği uzerinde odaklanmak gerekir. Amac merkezdeki şemalara ulaşmak icin kendi otomatik duşuncelerini kullanarak danışanların duşunme şekillerini değiştirmek ve şemayı yeniden yapılandırma fikrini vermeye başlamaktır.
Bilişsel Terapinin Temel İlkeleri
Beck, duygusal sorunları olan insanların objektif gercekliği kendinden hoşlanmamaya doğru yonlendiren belirli mantık hataları yapma eğiliminde olduğunu belirtir. Bilişsel terapi psikolojik problemlerin hatalı duşunme, yetersiz ve yanlış bilgiye dayanarak yanlış cıkarımlar yapma ve duşle gerceği birbirinden ayıramama gibi genel sureclerden kaynaklandığını ongorur. Bilişsel bozukluklar olarak adlandırılan hatalı varsayım ve yanlış anlamalara yol acan bazı sistematik hatalar aşağıda sıralanmıştır.
Keyfi Cıkarımlar (Arbitrary inferences): Destekleyici ve ilgili kanıtlar olmadan sonuclar cıkarmadır. Bu durum facialaştırmayı yani coğu durumda en kotu ve en kesin senaryo ve sonucları duşunmeyi icerir.
Secici Soyutlama (Selective abstraction): Bir olayın bir koşesinde kalmış bir ayrıntısına dayanarak sonuclar cıkarmaktır. Bu surecte diğer bilgiler goz ardı edilir ve toplam iceriğin onemi yitirilir.
Aşırı Genelleme (Overgeneralization): Tek bir olaya dayanarak genel inanclar oluşturma ve bunları farklı olay ve durumlarda uygunsuzca uygulamaktır.
Abartma, Kucumseme (Magnification, minimization): Bir durum ve olaya hak ettiğinden daha az ya da daha fazla değer vermektir.
Kişiselleştirme (Personalization): Aslında bir ilişki kurmak icin bir neden olmadığı halde bireylerin kendileri dışında gelişen olayları kendileri ile ilişkilendirme eğiliminde olmalarıdır.
Etiketleme ve Yanlış Etiketleme (Labeling and mislabeling): Bir kişinin kimliğini o kişinin gecmişteki kusur ve hatalarına gore tanımlamak ve onlara bir kişinin gercek kimliğini tanımlamaları icin izin vermektir.
Kutuplaşmış Duşunce (Polarized thinking): Her şeyi “ya hep ya hic” şeklinde duşunmeye, yorumlamaya veya yaşantıları “ya ole, ya da boyle” şeklinde sınıflamaya denir.
Beck, bilişsel terapiyi en geniş anlamıyla hatalı duşunceleri duzelterek psikolojik sıkıntıları bastıran yaklaşımların tumu olarak tanımlamıştır. Ona gore işlevsel olmayan duygu ve davranışları değiştirmenin en doğrudan yolu yanlış ve işlevsel olmayan duşunce bicimini değiştirmektir. Bilişsel terapist, danışana bu bozuk ve işlevsel olmayan bilişleri nasıl tanımlayabileceğini değerlendirme sureci aracılığıyla oğretir. İş birliğine dayalı caba sonucunda danışanlar kendi duşuncelerini gercekte meydana gelen olaylardan ayırt etmeyi oğrenirler. Bilişin duygular, davranışlar ve hatta cevresel olaylar uzerindeki etkisini oğrenirler. Danışanlara kendi duşunce ve varsayımlarını, ozellikle de olumsuz otomatik duşuncelerini tanımlamaları, gozlemlemeleri ve takip etmeleri oğretilir. Daha sonra aktif sokratik diyalogda bulunmak, odevleri yapmak, varsayımlar ile ilgili veri toplamak, bu verilerin kaydını tutmak, alternatif yorumlar getirmek suretiyle gercekliğe karşı olan otomatik duşunceleri kendilerinin lehinde ve aleyhinde olan kanıtları incelemek uzere danışman tarafından eğitilirler. Bu terapi, icinde bulunan zamandaki problemlere odaklanır. Odev verme ve bibliyoterapi bilişsel terapinin birer parcasıdır. Danışanlardan bilişsel terapinin felsefesi ile yayınlar okumaları beklenir.Bu terapide amac, hem otomatik duşunceleri, hem de işlevsel olmayan varsayımları acığa cıkarmak ve bu duşunceleri ve varsayımları olumlu ve işlevsel duşunce ve varsayımlarla değiştirmektir.
Bilişsel Teknikler
Otomatik Duşuncelerin Tanımlanması ve Acığa Cıkarılması (Bringing out and identifying automatic thoughts): Danışman, once, danışanın duygu, duşunce vedavranışları arasındaki bağlantıyı gormesini sağlar. Danışana otomatik duşunceleri oğretirve tanımlaması icin eğitir. Eğitirken danışanı ceşitli sorularla yonlendirir. Yani danışanısorgular. Danışan bu duşuncelerini hatırlayamazsa rol oynama tekniğini deneyerek acığacıkarmaya calışır. Danışanın gormesi icin bu duşunceleri tahta ya da cizelge kullanarakyazabilir. Danışana ev odevleri verebilir. Danışma esnasında danışanı, bu duşunceleriyakalayabileceği konusunda cesaretlendirir.
Otomatik Duşunce Kayıtları: Danışanın duşunce, duygu ve davranışlarını tanımlaması icin kullanılan yazmaya dayalı bir yontemdir. Genellikle danışanın problemi ile ilgili yaşamış olduğu durumlardaki otomatik duşunceleri bulması ve kaydetmesi istenir. Fonksiyonel olmayan duşunce kaydı ya da ornek bir duşunce kaydı olarak soylendiği de olur.Terapi icinde ya da dışında danışanların otomatik duşuncelerini fark etmeleri acısından oldukca faydalı bir tekniktir.
Otomatik Duşunceleri Doğrulama ve Gercekliği Test Etme (Reality testing and correcting automatic thoughts): Burada sokratik sorgulama, bilişsel hatalarıtanımlama, bu hataların yerine alternatif tepkiler koyma, akılcı tepkiler, hayal etmeteknikleri, rasyonel tepkiler, rasyonel tepkilerin gunluk kayıtları kullanılır.Bu teknikler danışanın otomatik duşuncelerini gormelerini, kabul etmelerini vedeğiştirip akılcı tepkiler geliştirmelerini kolaylaştırır.
Olumsuz İnancların Tanımlanması: Danışmanın danışanın otomatik duşuncelerinin altında yatan inanclarını tanımlamaya calıştığı bir surectir. Bu surecte danışman, inancları acığa cıkarmak icin ceşitli ev odevleri verebilir. Bu ev odevleri daha sonra oturumlarda gozden gecirilir.
Olumsuz İnancların Değiştirilmesi: Danışanın olumsuz inanclarının yerine olumlularının koyulduğu bir surectir.Once danışanların olumsuz inancları tanımlanır. Daha sonra danışan, danışman yardımı ile yerine mantıklı inanclar belirler ve olumsuz inanclarla yer değiştirmeyi oğrenir.
Davranışsal Teknikler
Aktivite programlama, aktivite değerlendirme skalası, rol play teknikleri, davranışsal deneyimler, ev odevleri ve rahatlama teknikleri davranışsal tekniklerden bazılarıdır.
Aktivite Programlama (Activity scheduling): Danışman ve danışan, danışandaki aktiviteleri geliştirmek icin saat saat gunluk bir zaman cizelgesi, aktivite programı hazırlar. Bu aktiviteler danışanın ruhsal durumunu geliştirici aktiviteler olmalıdır. Oturumlarda danışanın yaşadıkları paylaşılır.
Beceri ve Memnuniyeti Oranlama (Rating mastery and Pleasure): Anksiyete ve depresyondaki hastalar yaptıkları işlerden zevk almada ve baş ettiklerini yada bu işleri becerdiklerini duşunmede sıkıntı yaşarlar. Bu oranlama skalasında danışan,yaptığı aktiviteleri 0-10 arasında memenuniyet ve beceri durumuna gore oranlar.
Ruhsal Durum İzleme Skalası (Mood Monitoring): Depresyonda olan hastalar icin kullanılabilen danışanların ruhsal durumlarını oranladıkları davranışsal bir yontemdir. Kişi her bir gun ruhsal durumuna 0 ile 100 arasında puan verir. 0 depresyon durumunun yokluğuna işaret eder. Bu skala uzun donemdeki ruhsal durumları belirlemek icin kullanılır. Danışan tuttuğu bu skalayı her gun işaretler ve terapide yanında goturur ve danışmanla birlikte değerlendirirler.
Derecelendirilmiş Gorevler (Graded tasks): Danışman, danışana başarmadaki olumsuz inanclarını ortadan kaldırmak amaclı, basitten zora doğru odevler verir. Her odev danışma oturumlarında konuşulur ve danışman danışanı başarabildiği ve daha sonraki odevleri başarabileceği ile ilgili cesaretlendirir.
Bilişsel ve Davranışsal Provalar (Cognitive and behavioural rehearsals): Danışman, danışana bir gorev verdiğinde, bu gorevi once danışma oturumlarında hayalindeyaptırır. Bu hayalde, odevle ilgili karşılaşılan guclukler ve bunların sonucları gorulmuş olur
Aktivite İzleme Skalası (Activity monitoring): Bu skalaya danışan verilen zaman diliminde sık sık bir hafta suresince her gun gunluk aktivitelerini yazar ve bu aktiviteleri 0 ile 10 arasında memnuniyet derecesine gore derecelendirir.
Ev Odevi (Homework): Bilişsel terapide ev odevleri onemlidir. Bilişsel ve davranışsal becerilerin geliştirilmesini ilerletmek icin ev odevleri verilir. Ev odevleri, danışanın kendini gozlemesi, aktiviteleri değerlendirmesi, inanclar ve otomatik duşuncelerin altındaki gercekliği gorme, bilişsel ve davranışsal becerileri geliştirme, akılcı olmayan inancları yeniden duzenleme ve akılcı tepkiler koymayı icerir.
Gevşeme Teknikleri (Relaxation): Danışanların bedenlerini stres durumundayken gevşetme ve rahatlatma amacı ile kullanılır. Terapide danışana rahatlama yontemleri oğretilir.Danışan bu rahatlama yontemlerini gunluk hayatta karşılaştığı stres ve gerginlik durumunda kullanmayı oğrenir.
Tedavi Protokolu (Treatment protocols): Danışan ile danışman arasındaki işbirliğini arttırıcı tedavinin ya da danışmanın başında yapılandırılan oturumların kac hafta sureceği hangi tekniklerin kullanılacağı gibi bilgilerin olduğu, danışan ile danışmanın imzaladığı bir protokoldur. Psikolojik danışmanın gidişatı icin ve başarıya ulaşmasında onemlidir.
Nuksu, Kotuleşmeyi Onleme (Relapse prevention): Tedavinin en onemli parcasıdır. Danışman oturumu bitirirken danışana şayet davranışlarında kotuleşme sezinlerse umutsuzluğa kapılmaması bunun yerine yapabildiklerine odaklanması gerektiğini anlatır. Grupta nuksu onleme icin tedaviden sonra arada sırada takip oturumları ve destekleyici oturumlar yapılabilir. Destekleyici oturumlar tedavideki guclu olan oturumlardan secilerek planlanır.
3. Donald Meichenbaum’un Bilişsel Davranış Değişimi
Danışanların kendileri ile ilgili ifadelerini değiştirmeye odaklanır. Meichenbaum (1977)’a gore, benlik ifadeleri bir kişinin davranışlarını başka bir kişinin ifadeleri kadar etkiler. BDD’nin ileri surduğu onemli goruşlerden birisi danışanların davranış değişimi icin nasıl duşunduklerini, hissettiklerini ve davrandıklarını, diğerleri uzerinde sahip oldukları etkiyi fark etmeleri gerektiğidir.Bu yaklaşımda bireyi rahatsız eden duyguların, uyumsuz duşuncelerin bir sonucu olduğu varsayımı hakimdir. Daha cok bireylerin kendi ic konuşmalarının farkına varmalarını sağlayan kendi kendini eğitme programı cercevesinde hareket ederler. Terapide rol oynama ve bilişsel yeniden yapılandırma cok onemli iki teknik olarak kullanılır.
Davranış Değiştirme: Meichenbaum (1988), davranış değişiminin, ic konuşmaların, bilişsel yapıların, davranışların ve bunların sonuclarının etkileşimini iceren birtakım birleştirici sureclerin sonucunda ortaya cıktığını ileri surer
Birinci Aşama-Kendi kendini gozlemleme aşaması: Değişimin surecindeki ilk adım danışanların kendi davranışlarını nasıl gozlemleyebileceklerini oğrenmeleridir. Bu surec onların duşuncelerinde, duygularında, hareketlerinde, psikolojik tepkilerinde ve başkalarına tepki verme şekillerinde aşırı bir hassasiyet yaratır. Orneğin, depresyondaki danışanlar yapıcı değişiklikler gercekleştirmeyi umuyorlarsa oncelikle olumsuz duygu ve duşuncelerin kurbanı olmadıklarını anlamaları gerekir. Daha cok kendi kendilerine tekrarladıkları ifadelerin, ic konuşmalarının kendilerini nasıl etkilediğini gozlemlemeleri beklenir. Terapi ilerledikce danışanlar problemlerini farklı bir acıdan ele almalarını sağlayacak yeni bilişsel yapılar edinirler.
İkinci Aşama-Yeni bir icsel diyalog başlatma: İlk aşamalarda danışanlar uyumsuz davranışlarını fark etmeyi oğrenirler ve uyumlu davranışsal alternatifler icin secenekler oluşturmaya başlarlar. Terapi surecinde danışanlar icsel diyaloglarını değiştirmeyi oğrenirler.
Ucuncu Aşama-Yeni beceriler oğrenme: Bu surecin amacı, danışanlara gercek yaşam durumlarında daha etkili başa cıkma becerileri oğretmektir. Orneğin; başarısızlıkla başa cıkamayan danışanlar başarısız olma korkusuyla ilgili faaliyetlerden kacınırlar. Bilişsel yeniden yapılandırma olumsuz goruşlerini değiştirmelerine yardımcı olur ve istenilen faaliyetlere katılmada daha istekli olurlar. Aynı zamanda kendilerini yeni cumleler kurmaya ve bunların sonuclarını gozlemleme ve değerlendirmeye odaklanmaya devam ederler.
Bilişsel Teknikler
Başa Cıkma Beceri Programları: Başa cıkma beceri programlarının amacı, bilişsel yapımızı nasıl değiştireceğimizi oğrenerek stresli durumlarla başa cıkmada daha etkili stratejiler edinmektir. Aşağıdaki işlemler başa cıkma becerilerinin oğretilmesi icin tasarlanmıştır:
*Danışanları rol oynama ve hayal kurma aracılığıyla kaygı yaratan durumlara maruz bırakmak
*Danışanlardan kaygı duzeylerini değerlendirmelerini istemek
*Danışanlara stresli durumlarda yaşadıkları kaygı yaratan bilişlerin farkına varmayı oğretmek
*Danışanların, kendilik ifadelerini tekrar değerlendirerek bu duşunceleri incelemelerine yardımcı olmak.
Duşunce Durdurma (Thought stopping): Bu teknik 1963 yılında J.G. Taylor tarafından tanıtılan bir tekniktir. Terapist tarafından danışanın irrasyonel duşunceleri ardı ardına geldiğinde ve bu duşunceler yoğunlaştığında aniden duşunce kesilir. Daha sonra danışana icinden kendisinin duşuncesini durdurması oğretilir. Ev odevleri ile guclendirilen ve faydalı bir tekniktir.
Bilişsel Yeniden Yapılandırma (Cognitive restructuring, reframing): Bircok adımı iceren kapsamlı bir tekniktir. Oncelikle problem durumunda danışanınolumsuz duşunceleri tanımlanır. Daha sonra başa cıkma duşunceleri bu duşuncelerin yerinekonur. Başa cıkma duşuncelerini olumsuz duşuncenin yerine koymak icin diğer olumsuzduşunceyi ya da duşunceleri tespit etmek, kayıt tutmak icin sık sık ev odevine başvurulur.Kişinin benliğini guclendirecek sozler ovguler verilebilir ve etkinlikler yapılır. Ev odevlerive takip calışması onemlidir.
Stres Aşılama (Stres inoculation): Başa cıkma beceri programının uygulamalarından birisi, danışanlara stres aşılama (Stres inoculation) yontemi ile stresle başa cıkma teknikleri oğretmektir. Bireylere nispeten hafif stres uyarıcıları ile başarılı şekilde başa cıkma fırsatı verilir, boylece daha guclu uyarıcılar icin kademeli olarak tolerans geliştirilir. Bu eğitim, stresli durumlardaki performansımızla ilgili inanclarımızı ve benlik algımızı değiştirerek stresle başa cıkma yeteneğimizi etkileyebileceğimiz sayıtlısına dayanır. Stres aşılama eğitimi; bilgi verme, sokratik tartışma, bilişsel yeniden yapılandırma, problem cozme, gevşeme eğitimi, davranışın prova edilmesi, kendini yonetme, kendini eğitme, kendini pekiştirme ve cevresel durumları değiştirmenin bir bileşimidir. Bu programın bir parcası olarak danışanlar, gevşeme eğitimi, sosyal beceri kazanma eğitimi, zaman yonetimi ve kendi kendini yonetme eğitimi gibi ceşitli davranışsal mudahalelere maruz kalırlar.
Meditasyon ve Rahatlama (Meditation and relaxation): Son yıllarda kullanımı bilişsel davranışcı terapistler arasında artan bir tekniktir. Danışana stres durumlarına, kaygıda, kriz durumlarında, iş ve yaşamdaki zorluklarla karşılaşıldığında ve finansal başarısızlıkta ve kişilerin diğer cıkmazlarında meditasyon teknikleri ile rahatlama sağlanan tekniktir (James ve Gilliland, 2003).
Biofedback: Bu teknikte anksiyeteyi azaltmak ve davranışsal tepkileri değiştirmek icin bireyin bilincli olarak algılamadığı, normal tepkileri gostermek ya da normal olmayan tepkileri değiştirmek amacı ile terapistler, ceşitli alet ve elektronik donanımlar ve monitor kullanarak, danışanın vucudunda olan değişimleri kendisine gosterirler. Gevşeme ceşitli ses ve goruntulerle desteklenir. Hasta ne kadar gevşerse o kadar hoş bir goruntu ya da ses dalgası yayılır. Gevşemeyi durdurursa bu ses ve goruntuler kesilir ya da azalır. Diğer tekniklerle birlikte kullanıldığında insan psikolojisi ile ilişkili olan yuksek tansiyon, stres ile ilişkili bozukluklarda, mide bağırsak problemleri ve kronikleşen ağrılarda danışana yardımcı olunabilecek bir tekniktir.

Uzm. Psikolog Reyhan Nuray Duman

[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]