Bircok faktore bağlı olmakla birlikte yaşın artmasına bağlı oluşan , kırışıklıklar, kıvrımlarda ve kontur hatlarında oluşan cokme ve belirginleşmeleri hafifletmek ve dudak kalınlaştırmak amacıyla dolgu malzemeleri kullanılır.

İdeal dolgu malzemesi; cok pahalı olmamalı, kanserojen olmamalı, vucuda uyumlu olmalı, alerjik reaksiyona yol acmamalı ve uzun omurlu olmalıdır. Dolgu malzemeleri kalıcı ve gecici olmak uzere 2 ana sınıfa ayrılır. Kalıcı dolgu malzemeleri ise kendi arasında; vucudumuzdan elde edilen (otojen), başka canlılardan elde edilen( biyolojik) ve sentetik olarak uce ayrılır.

En sık kullanılan urunler ortalama 4-6 ile 9-12 ay arası kalan gecici dolgu malzemeleridir. Vucutta bulunan yapısal maddelerden ya da bu yapısal maddelerin yerine konabilecek kimyasal maddelerden oluşan gecici dolguların, allerji potansiyelinin daha duşuk olması ve uygulama sonrası oluşan istenmeyen etkilerin dolgunun kalıcılık suresi ile sınırlı olması tercih nedenidir.

Gecici dolgu materyalleri icinde yer alan hyaluronik asit tum canlıların derisinin dermis tabakasında yer alan bir maddedir. Deri dışında goz, eklem ve kas dokusunda da bulunur. Su tutma ozelliği sayesinde cilt elastikiyetinin sağlanmasında rol alır.

Doldurulacak olan bolgeye gore farklı molekul ağırlığındaki hyaluronik asit maddesi secilir. Hyaluronik asit ile dudak, kaz ayağı, kaş arası, burun kenarı olukları gibi bolgelerin gecici dolgusu yapılabilir. Hyaluronik asitle yapılan dolgu işlemlerinde oluşabilecek yan etkiler, enjeksiyon yerinde ağrı, şişlik, nodul ve renk değişikliğidir. Nadiren granulom ve apse oluşumu gorulebilir. Dolgu uygulamaları sırasında dikkat edilecek en onemli husus, kullanılan urunun steril ve uygun şartlarda muhafaza edilmesi ve kişiye ozel uygulanmasıdır. Sağlık alanı dışında kullanılan hicbir malzeme, dolgu malzemesi olarak kullanılmamalıdır.

[h=2]İstanbul Plastik Cerrahi uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]